.

1.2K 19 3
                                    

Ve ben dayanamayıp saklandığım yerden çıktım. Onlara doğru yürürken ikisi de birbirine bakıp gülümsüyordu. Yavaş adımlarla yürürken ikisi eğer birlikte olsaydı, Angelina Jolie ve Brad Pitt çiftinden sonra dünyanın en uyumlu çifti olabileceklerini düşündüm. Hatta evlendiklerinde, doğurdukları çocuklarla tek başlarına ülkenin gen havuzunu bile zenginleştirebilirlerdi. Ama sonra Emir'in Yasemin'e Juliet diye seslendiğini hayal ettim ve sebepsiz yere canım sıkıldı. Emir haklıydı galiba, benim vücudumun yarısı su yerine anlamsız kıskançlıkla doluydu. Ve diğer yarısını da çirkeflik huyum kaplıyorsa, pek de sevilesi bir insan olmasam gerekti...
Kafamdaki düşüncelerin etkisiyle elimdeki kahveyi fırlatır gibi Yasemin'e uzattım. O da korkarak uzanıp aldı. Emir ise haylaz bir gülümseme eşliğinde yüzünü koruyarak uzandı bardağa. Kendimi Emir'in yanındaki sandalyeye bıraktığımda Yasemin, "Hava almalıyım," diyerek kalktı ve gitti. Çikolatamın paketini yırtarak açtım ve koparırcasına ısırdım. Daha ilk lokmamı yutmadan Emir'e döndüm.
"Bakıyorum da Yasemin ile baya iyi anlaştınız."
Yana doğru kıvrılan dudakları kahvesinden aldığı yudumla ıslandı. Bana baktığında mavi gözleri parlıyordu.
"Tatlı kız," dedi omuz silkip.
Elimde olmadan gözlerimi devirip dudağımı  büktüm ve tekrar çikolatamdan koca bir ısırık aldım.
"Ona Çıkmaz'ın en güzel kızı diyorlar."
Bunu söylediğimde ciddi anlamda nasıl böylesine kıskanç biri olup çıktığıma inanamıyordum. Ne oluyordu bana? Emir yine bana yaklaştı.
"Sana ne diyorlar? Çıkmaz'ın en kıskanç kızı mı?"
Cevap vermedim ama gözlerimi devirip bir sandalye yana geçmem bile yeterince çocukça bir tepki olmuştu.
Kısa bir süre sonra saçmalamayı bırakıp Emir'e ciddi bir şekilde baktım.
"Teşekkür ederim..."
Gözlerime bakarken bu teşekkürün sebebini anlamıştı.
Zorla da olsa gülümsedi.
"Ona bir şey olsaydı kendine gelemeyeceğini biliyordum..."

Elmalı turta Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin