Cheiro No Cangote 🍁 Jikook 지국 ✔

15

Danbi'nin evinde macera dolu bir filmi izliyorduk. Oturma şeklimiz Jungkook'la ben ortada Yun solumda Danbi ise Jungkook'un sağ tarafındaydı. Danbi hep dediklerimin tersini savunuyordu. "Hayır Danbi, o kızın Max'le gitmesi gerekiyordu. İleri dakikalarda bunun olacağına da eminim." "Tanrı aşkına, saçmalama Jimin! Kız en doğru yolu seçti. Eğer Max'i tercih etseydi canı tehlikeye girebilirdi!"

İç çektim ve Yun'a döndüm. O da bu durumdan çok sıkılmışa benziyordu. Jungkook'a baktığımda ise gayet halinden memnundu. Onu böyle görmek güzeldi fakat Danbi sinir bozucu olmaya başlamıştı. Eskiden yakın arkadaşlardı ama araya uzun bir zaman girmişti. Bu kadar yakın olmaları garibime gidiyordu.

Film sıktığı için etrafı izlemeye başlamıştım. Jungkook ve Danbi'ye döndüğümde Danbi'nin Jungkook'un ağzına mısır götürmesiyle bardağı taşıran son damla olmuştu.

Sinirle yerimden kalktım. Mutfağa doğru ilerlerken Jungkook seslendi. "Jimin, bir şey mi oldu?" Histerik bir gülüş attım. "Saçmalama! Ne olabilir ki? Sadece susadım." Sert adımlarla mutfağa ilerledim. Şuan tek isteğim eve gitmekti.

Tezgaha yaslanıp su içerken mutfağa Jungkook girmişti. Bardağı elimden alıp tezgaha koyarken konuştu. "Sorun ne Jimin?" Uzatmak istemiyordum. "Eve gidelim Jungkook. Film sıktı artık." "Danbi'ye ayıp olmuyor mu sence de?" Bunu demesiyle kafamı kaldırıp yüzüne saçma bir bakış atmıştım. Şuan ciddi anlamda saçmalamıştı işte.

"Asıl bana ayıp olmuyor mu sence de Jungkook?" Konuşacağı sırada devam ettim. "Uzun bir süredir görüşmemenize rağmen bu kadar yakın olabiliyorsunuz ve beni görmüyorsun bile. Arkadaşınla takrar eski samimiyetinizi bulmanız güzel bir şey fakat biraz fazla değil mi sence de?" "Ben... Üzgünüm Jimin. Böyle olduğunun farkında değildim." "Her neyse sadece gitmek istiyorum buradan." Ellerimi tuttu. "Filmin bitmesine az kaldı. Biraz bekleyemez misin?" Oflayıp kafamla onayladım onu. "Hadi içeriye geçelim." Ellerimizi birbirine kenetledi ve odaya doğru ilerledik.

"En önemli kısmı kaçırdın Jimin!" Danbi'ye bir bakış yolladım. Cevap bile vermedim. Yerimize oturduğumuzda başımı Jungkook'un omzuna koydum.

●●●

Gözüme vuran güneş ışınlarıyla gözlerimi araladım. Üzerimde ki Jungkook'un kolunu görünce gülümsedim. Dün gece film bittikten sonra Jungkook benim evimde kalmıştı. Yun ise Danbi'de. Danbi'ye kızacağına emindim.

Sola dönerek Jungkook'un kusursuz yüzünü izlemeye başladım. Dudağının altındaki beni delicesine öpmek istiyordum. Kendimi tutamadım ve hızlı bir şekilde beni öptüm. Geri çekilirken Jungkook belimden kavradı. Şaşırmıştım. Uyumuyor muydu o?

Gözleri yarı kapalı bir şekilde güldü. "Beni öpmeyi çok seviyorsun sanırım hm?" Yutkundum ve geri çekilmeye çalıştım. "Dudağının altındaki ben çok hoş duruyordu. Ne yapabilirim!" Geri çekildi ve kıkırdadı. "Seninim Jimin-ssi. İstediğin zaman öpebilirsin." Bana göz kırptı ve yataktan kalktı. Bu çocuk beni öldürmek istiyordu.

●●●

Tüm günü Jungkook'la evde geçirdikten sonra akşam yemeği için dışarıya çıkmıştık. Menüden yemek seçimimizi yapmıştık. Yemeklerimiz geldiği sırada gözüm kapıdan içeriye gelen Yoongi ve Tae'ye takıldı. İşte şimdi sıçmıştık. Çünkü henüz onlara aramızda olanları anlatmamıştık.

Tae de beni gördüğü sırada şaşkınca suratıma baktı. Utanarak gülümsedim. Jungkook benim bu halimi görüp arkasına baktı. O da görünce benim gibi bir tepki vermişti. Tae Yoongi'nin kolundan çekiştirip bizim masaya gelmişlerdi. Tae konuşmaya başladı. "Hey çocuklar! Ne yapıyorsunuz burada? " Yoongi de konuşmaya atıldı. "Birlikte takıldığınızı bilmiyorduk."

"İlk önce oturmaya ne dersiniz?"dedi Jungkook. Yanımıza oturdular. Ben nedense heyecanlanmıştım. Ters bir tepki vereceklerini düşünüyordum. Bardağıma su kattım ve içmeye başladım. "Biz sevgiliyiz hyung."

Jungkook'un dediği şeyle beraber su genzime kaçmıştı. Öksürmeye başladım. Diğerleri ise adeta donmuştu.

Bölüm sonu :)