[2] Santa Monica

876 77 772
                                    



Oops! Millet medyaya müzik ekledim. Belirttiğim yerde bu müziği açarak okumanızı tavsiye ediyorum.

Medya The Crew - Get Low [GMV] Birde medya da ki müzik videosu çok güzel olduğu için özellikle seçtim.

Telsiz konuşmaları farklı yazı tipiyle olacak anlarsınız zaten.

Şu ana kadar yazdığım en uzun bölümlerden biri oldu. Darısı başka bölümlere artık. 3370 kelime

İlk bölümü yayınladıktan sonra tepkileriniz benim için o kadar önemliydi ki, yorumlarınızı okuyunca çok duygulandım. Hepinizi çok seviyorum. Hepinize çok teşekkür ederim. İyi okumalar ✌️





Trafik lambası kırmızı yandığını gördüğümde yavaşça frene basarak, durdum. Lambanın renk değiştirmesini beklemeye başladım. Sol elimi direksiyondan çekip, camdan dışarıya doğru sarkıttım. Radyodan çalan müziğe eşlikte ediyordum. Karşıdan karşıya geçen insanlar elinden geldiğince hızlı davranmaya çalışıyordu. Sanki kırmızı ışıkta bekleyen arabalar, onları her an ezecek gibi. Karşıdan karşıya geçerken hızlı davranmak, bu bir iç güdü muydu yoksa refleks bir davranış mıydı?

O insanların içinde araba kullanmayı bilenlerde elbette vardı. Peki yaya olduğu zamanlar da sürücüleri, sürücü olduğu zaman neden yayaları suçluyorlardı. Hiç bir zaman suçu kendimizde bulmayız. Hep karşı tarafta bir hata olduğunu düşünürüz. Ya hatalar bizsek.

Kafamda ki felsefik düşünceler peşimi bırakmıyordu. Ta ki telefonuma bildirim gelene kadar. Trafik lambasına baktığımda hala kırmızı olduğu gördüm. En son Bucky ve annemle görüntülü konuştuktan sonra telefonu yan koltuğa fırlatmıştım. Yan koltukta ışığı yanan telefonu elime aldım.

Clint Barton: Steve neredesin?
00.04

Steve Rogers: Doğu LA deyim. Nerede buluşacağız.
00.04

Clint Barton: Santa Monica gel ve bugün çok şanslı bir günündesin.
*konum*
00.05

Steve Rogers: Bir problem yok değil mi? Kırk dakikaya orada olurum. Yarış olacak değil mi?
00.05

Clint Barton: Yarış olacak ama şans dediğim şey bugün Tony Stark yarışmayacak. Bu iyi bir şey. Çabuk gel.
00.05

Son yazdığı cümleyi içimden bir kaç kere okuyordum. Onun adını bir kaç kere duymuştum. Tony Stark.

O Los Angeles şehrinin sahibi. LA 'de kimsenin onu geçemediği, araba tutkusu olduğunu ve pahalı oyuncakları olduğunu biliyordum. O gereğinden fazla önemli biriydi. Benim gibi sıradan bir insana göre oldukça önemliydi. Her yeri toz duman eden adam. Bu şehirde en son karşılaşmak isteyeceğim kişiydi. Kafamda kurduğum planlarımda yarışmaları kazanıp, hak ettiğim paralarla kendi şehrime gitmekti. Tony Stark. Yani Tony Stark yarışlara katılırsa kazanma şansım düşük olurdu. Ama benim en önemli özelliğimi unutuyordu. Ben sıradan bir Brooklynlı çocuğum.

🔥

*medyayı burada açın*

"Santa Monica'ya hoş geldim." İçimden söylendiğim kelimeler adeta gördüğüm manzaraya eş değerdi. Kırmızı arabamı, herkesin toplandığı caddeye doğru sürmeye başladım. Her yaklaştığım metrelerde müziğin sesi daha yakından geliyor ve bu beni ortama ayak uydurmamı sağlıyordu. Gözlerimle etrafı iyice taradığımda, boş yer gördüm. Bazı insanlar arabayı süzerken bazıları da yoldan çekiliyordu. Arabayı gözüme kestirdiğim yere dikkatlice bıraktıktan sonra arabanın açma kapama düğmesini döndürdüm. Gözlerimi kapattım ve derin nefes aldım. Ya şimdi geri dönecektim ya da o yarışa girecektim. Bu son şansımdı geri dönüş yoktu. Gözlerime açtığımda cevabım hazırdı. O yarışa ne olursa olsun girecektim.

TOXIC  [STONY]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin