[11]Parti

569 40 619
                                    




Selam millet 🤟🏼 nasılsınız ?

Kokainiz bitmiş hemen tazeliyorum.

Bir kaç gün ortalıkta yoktum bunun sebebi antrenmanlarım başlayacak ve evde sürekli kendimi spora adamam dan dolayı fazla giremiyor oluşumdan kaynaklıydı. Bildirimler ime sıçtığınız için teşekkür ederim. 

Elimden geldiğince pazar gününe bölüm yetiştirmeye çalışacağım. Artık fazla giremeyeceğimi söylemek isterim.

Medya da ki şarkının sözleriyle, bu bölümün alakası var.

Bu arada Peter Parker karakteri geçen bölümler de üniversiteyi bitirmişti. Daha önceki bölümler de biyoloji okuyor dedim ama değiştirdim. Yazılım mühendisliği mezunu olduğunu söylemek isterim.








Onunla tanışana denk ben, ben değildim?

Benim tek bildiğim şey araba sürmek ve tamir yapmaktı. O ise bana bilmediğimi şeyleri öğretiyordu ve bu yaptığı hoşuma gidiyordu.

Onun için her şey de yeniydim. Şehvetim onun ellerinde, nefesim onun nefes indeydi.

Onu tanımlayın deseler tanımlayamam. Onun bir çok özelliği vardı ve bu özellikleri birbirinden güzeldi. Herkeste olmasını isteyeceğim özelliklere sahip ve benim de onda bulmamdı.

İçimden ondan hoşlandığımı söyleyebilirim ama ne ağzımdan ne de yazarak bunu söyleyemezdim. Bu büyü bozulur gibi geliyordu. Onu her tanıdığımı zannederken yeni şeylerini keşfediyordum.

Onun dünyası acı ve karanlıktı ama onun da kendine göre renkleri vardı. O normal değildi, bende ise kendimi normal bilirdim.

Erkek arkadaşım olsaydı, daha rahat olabilirdim. Seks arkadaşım olsaydı, basıp gidebilirim. Sadece arkadaş olsaydık sevgili gibi takılmazdık. Biz hiç bir şeyiz.

Benimle gerçekten de ilgileniyordu. Buraya geldiğimden beri fazla gezememiştim. Santa Monica, Hollywood sokaklarında gezinip duruyordum. O ise bilmediğim yerlere götürdü. Beni bir şeylerle tanıştırıyordu sürekli. Açıkçası bundan hoşlanıyordum.

İkimizde arabaları benim bilmediğim bir sokağın içine park etmiştik. Ona Clint'e buluşacağımızı söylemediğimi söylemiştim. O da beni anlayışla karşıladı. Bu aramızda ki çekimin kötü sonuçları olduğunu biliyordu.

Beni arabamın içinde uyumamı söylemişti. Kendisi ise yardımcısı Happy'i bekliyordu. Kendi kendine yine plan yapmıştı ve onu uyguluyorduk. Bu adamın zekası farklı çalışıyordu ve bu beni cidden de tahrik ediyordu.

Arabayı kameraların olmadığı sokağa çekmişti ki dikkat çekmemek içindi. Happy çaldığımız arabayı, Tony kendi arabasını sürerek, iki arabanın plakasını da değiştirmiştik. Arabayı ise satmak için hurdalık alana götürerek bu işlerle ilgilenen kişilere veriyorlardı.

Camın tıkırtısını duyduğumda, takım elbiseli biraz kilosu olan ama yüzünde tatlı gülümsemesi olan tanıdık biri vardı. Elimin tersiyle gözümü oluştururken bir yandan da kapıyı açıyordum.

"Günaydın Bay Rogers." Bende onu gülümseyerek, "Günaydın Happy. Happy di değil mi?" Kafasını onaylar şekilde salladıktan sonra bakışlarımı Tony'e yönlendirdim. Biriyle telefonda konuşuyordu.

"Sana kıyafet getirdim. İstersen arabanın içinde giyin bende o zamana taksi çağırayım." Elinde ki poşeti bana uzattıktan sonra arabanın içine geri girdim. Happy'e baktığımda arkasını dönük şekilde etrafına bakıyordu.

Normalde sokakta üstümü değiştirmeye utanırdım ama sokakta kimse olmadığı için rahat rahat giyinebilirim. Poşetin içinden kıyafetleri çıkardığımda, yeni alınmış olduğu belli oluyordu. Normal de adetim değildir ama kıyafetin dokusu çok güzel olduğu için hangi marka diye baktığımda gözüm bir açıldı. Saint Laurent yazısını görmeyi planlamıyorum. Daha fazla kimseyi bekletmeden poşette ki kıyafetlerle, kendi kıyafetlerimi değiştirdim. Eski kıyafetleri poşete sıkıştırdıktan sonra spor çantamı da alıp, arabadan çıktım.

TOXIC  [STONY]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin