GİZLİ

28 12 2
                                    

Neredeyse bir saattir tuvaletteyim. Gelip giden yok. Sadece bir kız geldi ve bana cin görmüş gibi baktı. O çıktıktan sonra aynadan halime baktım. Aslında o kadar kötü değildi. Yani azıcık saçlarım dağılmış. Evet yakaladınız mahvolmuşum. Tamam onu yeni tanıyor olabilirim ama seviyorum işte anlayın. O resmen bir güneş. Ben, ben de onun dolunayı.
Kendimi düzelttiğim an dışarıdan bir ses geldi.
"Sikeceğim belasını!"
Sesi fazlasıyla sinirliydi. Kapıyı açmadan önce kendimi düzelttim. Suyu kapattım. Danggg!
Kapıya tekme atan Rüzgar, şok olan ben ve giden elektrikler. Yemin ederim ödüm koptu. Seste ona aitti. Demek Rüzgar sinirlenince küfür atabiliyor. 
"Nerdesin sen? Ağzına sıçtığımın otelinde iki saattir seni arıyorum!"
"R-rüzgar. . ."
Ne diyecektim şimdi?
"Ne Rüzgar ne Rüzgar'ı? Rüzgar mı bıraktın?"
"Şey bazı kadınsal meselelerden dolayı," Koray geldi ve bana senin sinir hastası olduğunu söyledi. Ben şimdi ona inanayım mı? Ha! Bir de ben seni seviyorum.
"İki saattir seni arıyorum. Bir şey oldu zannettim!"
"Tamam sorun yok dedim. Hadi gidelim,"
"Hadi,"
"Bu arada farkında mısın bilmem kızlar tuvaletindesin!"
Güldüm.
"Evet, evet fark ettim. Hadi!"
Önden ilerledi ve peşinden gittim. Kendimi her ne kadar rahatsız hissetsemde kendimi odaklamaya çalıştım. Arabaya bindik. Rüzgar arabayı sürerken Zin ve Eleysa ses çıkarmadan bize bakıyor. Mağaralara geldiğimizde Koray arabasının camına yaslanmış, telefonla oynuyor. "Abi içine girecek miyiz?" Zin bir umutla olsa da sordu. Yalvarır gibi baktı. Sonra gözlerini büyüttü. Resmen yavru köpek olmuştu.
"Tamam," Rüzgar onayladı ve mağaralara girdik. İçerisi fazla karanlıktı. Koydukları bir kaç gaz lambası hiçbir işe yaramıyordu. Karanlıkta bir el tuttum. Küçük olmasından dolayı Zin veya Eleysa olabileceği sonucuna vardım. Az sonra biri elimi tuttu. Bu defa büyüktü. Küçük olan geri çekti. Birazcık daha yürüdük. Telefonun ışığını açmak geldi içimden. Telefonu elime aldım. SİKTİR!
Şarj bitmiş. Sonra aydınlık bir yere yaklaştık. El kimin hâlâ bilmiyorum. Işığa yaklaştığımızda bıraktı. Ve gitti. Kendimi kötü hissediyorum. Neden bilmiyorum. Az sonra ışığın altında Rüzgar, Zin, Koray ve Eleysa oturmuş. Rüzgar Koray'a dik dik bakarken Koray, Zin ve Eleysa ile konuşuyor. Koray burada, Rüzgar'da. Kimdi o?
Kendimi gerçekten kötü hissediyorum.
"Esin gelip otursana," Rüzgar'ın sesiyle kendime geldim.
"Ah! Evet oturayım. Dalmışım,"
Az sonra tekrar karanlık koridorlardan geçtik. Bir el, elime çarptı ama. . . Bilmiyorum işte böyle bir şey olmamış ta olabilir.  Otele geri gittik. Koray peşimden geldi. Bu defa bir kadın ile asansöre bindim. Kurtulmuştum. Elimi cebime attım. Neden bilmiyorum asansör dışarıdan daha soğuk. Odaya girdim. Zin ve Eleysa yoktu. Kendimi yatağın üstüne attım.
Derin derin uyurum zannettim ama on dakika uyuduktan sonra tekrar uyanıyordum. Artık yatmaya çalışmıyorum. Beceremediğim şeyler listesine başka bir madde daha girdi.

Az sonra bel ağırısı ile kalktım. Zin ve Eleysa karşımda dikilmiş gülümsüyorlar.
"Ya Esin abla bizim de uykjmuz geldi hadi yatalım!"
"Tamam. Ben bir tuvalete gideyim."
Aslında tuvalet bahaneydi. Yaklaşık on beş dakika sonra gittim. İkisi de uyumuş. Zin'i biraz yana kaydırdım. Ben de yanalrına yattım.

Sabah uyandığımda üstümde ağırılar. Kendimi biraz kaldırdım. Ne! Koltukta mı yatmışım? Ve. . . Üzerimdeki battaniye ıslak. Zin ve Eleysa, Rüzgar ile beraber içeri girdi.

Rüzgar fotoğrafımı çekti.
"Yaaaa!"
"Sen altını mı ıslattın?"
"Ne?"
"Üzerinde ki ıslak,"
Gülmemek için kendini tuttuğu belliydi.
"Ben en son üç yaşında altıma ettim!"
"Tamam ya! Sinirlenme hemen!"
Dedi ve koştu. Arkasından bağırdım ama ses vermedi.
"Kızlar siz mi yaptınız?"
"Ağabeyimden uzak dur demiştik!"
"Demek siz!"
"Evet biz!"
"Tamam savaş mı istiyorsunuz?"
"Evet,"
"Ağabeyiniz bana aşık olacak görürsünüz!"
Ayağa kalktım. Koştum.
Yemek yemedim. Hiç canım istemiyor. Koray ortalıkta yoktu. Az sonra instagrama girdim.
Rüzgar'ın hesabını buldum.

Gönderdiği fotoğrafa baktım. Her zaman ki gibi kusursuz.

@Ruzgarsarincak : Ya ne kadar yakışıklıyım.

4567 beğeni - 124 yorum

@Tatlimelek : Ya yerim ben seni!
@Fanatikcan : Ben daha yakışıklıyım.
@Ruzgarsarincak : Yav he Can he!
@Suberil : Aşkım harikasın!
@Ruzgarsarincak : Sağol bebeğim.

. . .

Bu yorumdan sonrasını görmek istemiyorum.

Biraz daha gezdim ama güzel bir şey bulamadım.
Sonra Koray'ın hesabı karşıma çıktı. (İtiraf ediyorum kendim arattım)

Havuzda fotoğraf çekmiş.

@Korayeliturkay :  Sizi sevebilir miyim?

4028 beğeni - 46 yorum

@Cansubi : Sen kimi seviyon amk?
@Korayeliturkay : Ben de seni seviyorum bebeğim!

. . .

Yemin ederim ki sapık. Telefonu kapatmak yerine bir fotoğraf seçtim ve instagrama gönderdim. Lütfen Rüzgar görsün.

@Ruzgarsarincak fotoğrafınızı beğendi.

Yani stalklamasını beklememeliyim. Değil mi?

@Esinkalkan0 : Gezmelerde değilim. Eski bir fotoğraf

5087 beğeni - 204 yorum

@berilkaran : Bu ne güzellik.
@Esinkalkan0 : Thank you!
@Fanatikcan : Selam güzellik.
@Serinamerç : Canım.

. . .

Tüm yorumlara bakmadım. Ama az sonra gelen mesaj. . .

Bilinmeyen numara : Tekrar döndük. . .
Bilinmeyen numara : Sahalara. . .
Esin : Sen kimsin?
Bilinmeyen numara : Tuttuğun elin sahibini tanımıyor musun?
Bilinmeyen numara : Yazık.
Esin : Adın ne?
Bilinmeyen numara : Ama tatlı şey. . .
Bilinmeyen numara : Ben seni sen de beni tanıyorsun. . .
Bilinmeyen numara : Hem de çok yakından. . .

Görüldü.
Bilinmeyen numara engellendi.

KÜREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin