12: Neler Oluyor Acaba?

711 89 35
                                    

Sevgili arkidaşlar, aslında yeni bölüm daha erken gelecekti ama ben kendi yazdıklarımı unutup, bu bölüm taslağını iki kere bok edince haliyle silmek zorunda kaldım. Sonra da araya başka çalışmalar girdi falan. 

Bu bölümün başlığı = kafamın içi öafknafpnı. Baktım kafam karışık, kendime olayların notunu yazdım. Size de hatırlatma olması için notumu buraya atıyor, sizleri yeni bölüm ile baş başa bırakıyorum. İyi okumalar!
Remus'un ruhu hastane kanadındaki Sirius'un bedeninin içinde; Sirius'un ruhu hala Regulus'un bedeninde ve Regulus'un ruhu kayıp, Remus'un bedeni en son başkanlar banyosuna giderken görüldü.
---------------------------

Sessizlik. Son birkaç ay içinde fazlasıyla yaşanan bir durumdu bu. Kimsenin ne diyeceğini bilemediği bir durum yaşanır ve akabinde insanın kanını donduran bir sessizlik başlardı. Regulus'un bedenindeki Sirius, James, Peter ve Sirius'un bedenindeki Remus... Üçü birbirine gergin gergin bakarken, en nihayetinde ilk konuşan kişi Peter oldu "Be-beyler, gidip en iyisi Remus'u bulalım yani onun bedenini." Sirius gibi görünen Remus'a baktı "En son neredeydin? Gidip bedenini bulalım." James başını salladı "Evet, tahminimce Regulus'un ruhu da senin bedeninde hapsolmuştur."

Remus gözlerini kırpıştırdı, düşündü ve başlamadan önce iç geçirdi "Pekala, sizinle tartıştıktan sonra, biraz rahatlamak için banyo yapmak üzere başkanlar banyosuna gittim. Oraya gidebildim, içeri girdim -bu arada şifre: Sirenlerin Şarkısı- hiçbir şeyim yoktu ama tam soyunuyordum ki birden bire titremeye başladım. Sanki elektrik akımına kapılmış gibiydi. Sonra da bayıldım. Eğer başkası bulup da buraya getirmiyorsa, hala başkanlar banyosunda olmalıyım." 

James anladığını temsilen başıyla onayladıktan sonra Regulus gibi görünen Sirius'a baktı "Biz gidelim." sonra Peter'a döndü "Sen en iyisi Aylak'a refakatçi ol." Peter canıma minnet dercesine Remus'un yanına oturdu, James ile Peter aceleyle çıkarak başkanlar banyosunun yolunu tuttular. Koşarlarken "Aslında haklısın!" dedi Sirius "Regulus'un ruhu kesin Remus'un bedenindedir. Başka ihtimali mi var!" 

Duydukları "Ne?" sesiyle ayaklarını yere vurarak durdular, onların durmasıyla Regulus'un arkadaşları etraflarını sardı. "Regulus," dedi Evan Rosier, kaşlarını çatarak "sen az önce ne dedin?" Sirius bir anlığına Regulus'un bedeninde olduğunu unutmuş, soruyu üstüne alınmamıştı ama James onu dürtünce "Ne var?" diye tersledi Regulus'un arkadaşlarını "Ne dediysem dedim. Bundan size ne!"

"Hayır!" diye çıkıştı Rabastan Lestrange, sanki bir açık yakalamış gibi "kendinden üçüncü kişi gibi bahsettin." Onun ardından Barty Crouch Jr. devam etti "Doğrusu, bu durum bize neden acayip davrandığını açıklar. Söylesenize, gerçek Regulus'a ne yaptınız?" Sirius kaşlarını çattı "Görme problemin mi var, Crouch? Yoksa arkadaşını yani beni tanımıyor musun?" 

"Seni tanımıyor değilim, tanıyamıyorum. Şimdi, bize neden Çok Özlü İksir kullanıp, Regulus'un yerine geçtiğinizi anlatacak mısınız yoksa biz mi zorla anlattıralım?" Sirius bir şey söyleyecek gibi oldu ama James onun daha fazla pot kırmasına izin vermeden "Kaybolun buradan!" diyerek onları tersledi. Beş çocuk birbirine bakıp durdu; James ile Sirius hem geliş hem de gidiş yolları kesildiği için hareket edemiyorlardı. 

Önce Evan, Barty, Rabastan derken James ve Sirius da asalarını çektiler ve Evan çabuk bir hamleyle Sirius'un elinden Regulus'un asasını alıp, inceledi "Regulus'un asası bu." Barty o asayı alıp üzerinde bir göz gezdirdi "Gerçek Regulus nerede ve onun gibi görünerek ne yapmaya çalışıyorsunuz?" 

"Ben zaten benim, çocuklar!" dedi Sirius, sakin bir tavırla "Neden kendim gibi görünmeye ihtiyaç duyayım." Rabastan alay edercesine "Kapa çeneni, Sirius!" diye gürledi "Daha aslında kim olduğunu bilmiyorum ama Sirius olduğun belli. James Potter'ın çantası sümsük Sirius Black." Evan kahkaha attı. Barty kıkırdadı ama diğerlerine göre daha sakin tepki verdi.

Easy? | Black BrothersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin