Güneş ışığınının,gözüme girmesiyle,gözlerimi huzursuzca kırpıştırarak açtım. Esta henüz hazırlanıyordu. Onu ilk defa sabah görüyordum. Ben ondan yarım saat kadar sonra kalkıyordum çoğunlukla. Hızlıca kalkarak karşısına dikildim. "sonunda seni yakaladım."diye seslendiğimde,irkilerek gerildi. "sana da günaydın Kosta rikalı,ve evet beni yakaladın!"diyerek bağırıp,alkışladı. "ne oldu? Rüyanda mı gördün beni. "diye sordu.kafamı hayır anlamında salladım.
"sana bir şey soracaktım. Sen sormadan,ben sorayım."dedim ve konuşmasına izin vermenden konuşmaya başladım. "herkes bu okulda,yapılan her iyiliğin bir karşılığı olduğundan bahsediyor. Bu karşılık ne olabilir? Mesela sen carmene,bana yardım etme karşılığında,ne verdin?"diye sordum. Kaşlarını çattı. "sen carmeni mi kıskandın,bana mı öyle geldi.?"dediğinde göz devirdim. "sana öyle gelmiştir. Cevap verecek misin?"diye sorduğumda omuz silkti. "her şey olabilir. Okula uyuşturucu sokmak,tütün,alkol ha bir de seks."dediğinde kaşlarımı çattım. "uyuşturucu mu? Ama bu suç."dediğimde göz devirdi. "insanları öldüren bir toplumdan bahsediyoruz. Uyan riaklı!"diyerek parmak şıklatığında,hemen dolaba ilerleyip,üstümü değiştirdim. Çantamı alarak,çıkacakken,arkamdan seslendi. "bu arada,carmene sana yardım etmesi karşılığı,bir paket sigara verdim. Bana fazlaya patladın!"diye bağırdığında,kapıyı kapattım. Bana içmediğini söylemişti. Ama ona inanmamam gerektiğini biliyordum. Koşarak,odanın çaprazına da ki banyoya girdim. Yüzümü hızlıca yıkayıp,rimel,parlatıcı ve allık sürdüm.
Örülü saçlarımı açıp,uçlarını biraz ıslattım. Aynaya bakıp,gülümseyip,öksürerek sesimi düzeltim. Telefonumda,numaraları tuşlayıp,aramaya başladım.
"kızım! Seni ne kadar merak ettim haberin var mı? neden aramadın beni?"diye soruları sıraladığında babam,iç çekerek konuştum.
"sen araya bilirdin baba. Hem meşguldüm. Burada neler oluyor bir bilsen!"diye isyanla konuştum. Soracağını bildiğinden anlatmaya başladım. "psikopat kızın biri beni kaçırıp,okulun deposunda tutsak etti. Tabi abartılacak bir şey değil. İki saat kadar kaldım.yüzümün ortasında,bir buçuk santimlik bir çizik var!"diye bağırdığımda,bağırdığımı farkına varıp,sustum. "iyi misin peki? Seni pis işlerime soktuğum için üzğünüm."dediğinde göz devridim. "biraz geç kaldın sanki. Hem iyiyim ben. Cruz adında bir çocuk beni kurtardı."dedim. ablamla olan,geçmişlerini anlatamazdım. "Marco Corberto cruz'un oğlu mu?"diye sordu .onaylayan mırıltılar çıkardım. "her kimse işte"dedim.
"Önün kim olduğunu farkında mısın sen?"diye bağırdığında,telefonu kullanımdan çektim. "Biliyoruz herhalde! Bende yeni anladım zaten! Sıkıntı çıkarmayacak!"diyerek sakinleştirdum onu."Sakın kendini kaptırma. Cruzların nasıl olduğunu bilirsin. Ne amaçla orda olduğunu unutma." Dediğinde onaylaysan mırıltılar çıkardım.
"başka bir gelişme olmadı mı?"diye sorduğunda,"hayır. Ufak tefek şeyler."dedim ve vedalaşıp telefonu kapattım. Bir kızın öldürülmesi baya önemsiz bir ayrıntıydı kesinlikle(!)
Banyodan çıkarak,okula doğru yürümeye başladım. Dün lenanın yanına gidecektik ama bay cruzun önemli işleri çıkınca bunu iptal etmek zorunda kalmıştık. Bugün tek başıma gitmeyi umuyordum. Okulun kapısında,beni bekleyen fe ile gülümseyerek yanına ilerledim. "günaydın hierro."diyerek tepkisine baktım. İsyankar bir şekilde,yüzü düştü. "sende mi eva? "dediğinde kıkırdayarak,okula girdik. "Fe ismi çok komik geliyor. Tabi hierro demlerinin sebebini anlamam uzun sürdü. "dediğimde koluma vurdu. "yapma be rikalı!"dediğinde aynı şekilde bende ona vurdum.gülüşerek ilerlerken,buraya doğru gelen grupla göz devirdim. Hierro elini beliem koyup,"yanındayım."diye fısıldadı. Gruba göz atığımda,esta,ablerto,Cruz ve birkaç geri zekalıdan daha oluşuyordu. Ha bir de yılanın başını unutmamak lazımdı. Elena. Halk arasında Lena.
Karşımıza dildiklerinde,esta ve carmen'e baktım. "tekrar karanlık tarafa geçmişsiniz. Tebrikler!"diyerek gülümsediğimde,esta kafasını aşağı eğdi. Onların yanında olmak istemediğine,emindim. Ama başka seçeneği yoktu,ya da kendini böyle kandırıyordu.
"sana da selam, Kosta rikalı "dedi,lena. sahtece gülümsedim. "seni şikayet etmedim diye sevinme,intikamımı alacağıma emin olabilirsin. Listeme ekledim"dediğimde güldü. "zavalı seni.Nerden,nereye. Daha dün,at dışkısı temizliyordun, şimdi gelmiş beni tehdit mi ediyorsun?"dediğinde kaşlarımı çattım. "bir haftayla paçayı kurtarıyorsun, ama bu elimden lkurtulacağın anlamına gelmiyor, elena" diyerek omzuna çarparak yürümeye devam ettim. Arkamdan koşarak gelen,hierro'yu durarak bekledim. Yanıma vardığında yürümeye başladım. " 'bir yıl kaçırdın' da ne demek"diye sorduğunda elimle başımı ovdum.
"önemli bir şey değil."diyerek sınıfa girdim. Kapıda bana bir süre bakdı ve ardından gitti. Şu an lenanın üstüne atlayıp,paralamamak için kendimi zor tutuyordum. Tüm sınıfın gözü üstümdeyken,sınıfa cruz girdi. Sinirle bakışlarımı ona çevirdim. Göz devirerek,arkama oturdu. Sinirle arkamı döndüm. "onu şikayet etmememi söyledin ve bende sana inandım! Lena umurunda değilmiş gibi bahsedip,Altan Altan onu korumana gerek yoktu!"diyerek bağırıp önüme döndüm. "onu koruduğum falan yok. o buranın hükmünü sürdükçe,olası bir savaşta kazanman zor."dediğinde hışımla arkamı döndüm. "yirmi birinci yüz yıldayız dostum. Kimsenin bu okulda hüküm falan sürdüğü yok. Uyansan iyi edersin."diye bağırdığımda bakışlar bize dönmüştü. Telefonumu alarak,sınıftan çıktım. Koşarak lavaboya girip,kabinleri kontrol etikten sonra,telefondan,babamı aradım. "baba benim evaleece! Bana bir şey göndermen lazım. Acil."dediğimde,şaşırdığını hissetim. "bu kadar çabuk mu? Ama plana uymamı-"derken sözün kestim. "başka bir şey için gerekli. Dozu on miligramda tutsan yeter.
Biraz değişiklikten zarar gelmez."diyerek istediğim şeyi nerden alacağımı söyledim.
"şu an ispanyadasın değil mi?"dediğimde "evet.söylediğin adresin,on beş dakika gerisindeyim."dedi. onaylayan mırıltılar çıkardım. "ev iznine daha var. Nasıl geleceksin."diye sorduğunda gülümsedim. "ben gelmeyeceğim. Buranın işleyişine dair bir kaç bilgi edindim. Birini gönderebilirim."dediğimde,iki gün sonraya anlaştık.
Telefonu kapatıp,aynaya döndüm. Saçlarımı düzeltip,gülümsedim.
Cidden kuralına göre savaşacağımı düşünüyorsa,kesinlikle yanılıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAŞAMIN SIRRI
Adventuremükemeliyetçi sanılan bir okul ve okulun haneye katığı bir takım sırlar.