bölüm 14

647 45 45
                                    

Multimedia=) Dolunay

Bir hafta sonra
Onur'dan;

  Fadime'yi eve getirmiştik. Hastaneden çıktığından beri Meryem'de kalıyordu. Ben tabii ki hep yanlarındaydım. Geceleri gidiyordum ve boks maçlarına katılıyordum. Daha sonra eve gelip pansuman yapıp uyuyordum. Zaten genellikle kazandığım için çok bir değişiklik yani morarma olmuyordu. Fadime'nin hastaneden çıktığını duyan kuzeni Dolunay hemen gelmişti ve yanında Gökay isimli birini getirmişti. Çocuk yakışıklıydı ve Fadime'nin etrafında dönüp duruyordu. Bu beni çok sinirlendiriyordu. Geçen gün odada tek yakaladım zaten Fadime ile. Tabii ki birşey yapmıyorlardı ama elini tutuyodu. Sen kimsin de benim arkadaşımın elini tutuyorsun yani. Tabii ki kıskanmadım sadece çocuğa biraz yumruk attım o kadar.

Daha sonra Gökay odadan çıktı. Fadime ile yanlız kalınca yanına oturdum. Fadime konuşmaya başladı.

- Bak Onur senin tekrardan boks maçlarına başladığını duydum. Lütfen kendine zarar vermeyi kes. Bu herkesi çok üzüyor. Özellikle de anneni. Şeyma teyzeyi tanırım o herşeye üzülen bir kadın değildir fakat bu kadını çok üzdü. Geçen gün ziyaretime geldiğinde hüngür hüngür ağladı kadıncağız. Bunu eğer kendini düşünmüyorsan anneni düşünerek yapmayı kes.

Annemi ve beni düşünmesi hoşuma gitmişti açıkçası. Hafızasının bu denli yerine gelmesi beni ayrı mutlu etmişti. Ama ben oraya her gittiğimde Bahar da orda oluyor ve bu beni mutlu ediyordu. Ben o yüzden gidiyordum ama bunu asla söyleyemezdim. Ben de o yüzden bi yalan buldum.

- ben oraya sites atmak için gidiyorum Fadime bu yaşadıklarımız bana çok ağır geldi. Şu an annemi değil de kendimi düşünüyorum.

- Yapma Onur. Gittiğin yeri araştırdım daha önce. Orası Bahar'ın abisine ait. Oraya Bahar'ı görmek için gittiğini herkes biliyor. Kimseyi kandırmayalım lütfen. Ama en azından dışarıda buluşun orada değil.

Duyduklarımla şok olmuştum. Nasıl bu kadar iyi tanıyordu beni. Gerçekten çok iyi biriydi.daha sonra bunu düşünücem diyip odadan çıktım. Ben çıkar çıkmaz Dolunay girmişti odaya. Zaten bu Dolunay'ın gelmesiyle ve Gökay itini başımıza sarmasıyla beraber Fadime iyice bizim dörtlümüzden uzaklaşmıştı. Biz hep Alihan Meryem Fadime ve ben gezerdik ama artık Alihan Meryem ve ben geziyoruz. Kuzeninin gelmesiyle bizi iyice boşlamıştı Fadime. Zamanında ben de kuzenim geldi diye onlarla takılamamıştım ama Fadime hiç böyle şeyler yapmazdı.

3 gün sonra

  Fadime'nin kuzeni ve Gökay iti bir otele geçmişlerdi ve biz de rahat etmiştik. Yani sadece ben de diyebiliriz. Bu gün onlar otele gideli 3 gün olmuştu ve Fadime çok sessizdi. Ne konuşuyor ne de bizimle yemek yiyiyordu. Geçen bizimle konuşmadığı için mesajlaştık yan yana oturduğumuz halde. Ama ne yaptıysam yapayım bir türlü güldüremedim. Bu gün dışarı cıktı ilk defa. Ben de heralde Dolunay'la buluşacak demiştim ama Gökay aklıma gelince peşine düştüm. Mezarlığa gelmişti. Sonra annesinin mezarına gitti. Mezarı görmesiyle birlikte ağlamaya başladı. Ona sarılıp ağlama demek istedim ama yapamadım. Daha sonra konuşmaya başladı.

- Nasılsın annem. Biliyor musun ben kaza yaptım ve hafızamı kaybettim. Sonra geri geldi çok şükür. Ama senin öldüğünü de unutmuşum. Aynı acıyı tekrar yaşadım anne. Seni tekrar kaybettim annem. Seni çok özledim anne.simdi gelsen saçımı okşasan. 'Korkma kızım ben hep yanındayım. Bunların hepsi geçicek 'desen. Ama yok be annem.biliyor musun annem kaza yapmadan yani hafızamı kaybetmeden önce ben Onur'u seviyormuşum. Sen tabii ki biliyosundur. Eğer seviyorsam sana buraya gelip saatlerce anlatmış olmam gerek. Bilirsin konuşmayı severim.

Dedi ve yüzünde parası olmadığı için dondurma alamayan ama annesini üzmemek için gülümseyen çocuk gibi kırık bir gülümseme oluştu.

- anne o abim beni buruşuğa vermeye kalktı. Zor kurtuldum elinden. Anne abim beni neden sevmiyo. Hayır yani üveysem söyleyin bileyim. Şimdi burada olsaydın ' o nasıl söz sen benim öz kızımsın. Valla o ağızını kırarım senin düzgün konuş' derdin. Anne ben seni çok özledim.

Dedi ve hıçkırarak ağlamaya başladı. Dayanamadım tam gidip sarılacaktım ki birileri benden önce davrandı. O Gökay iti geldi ve ağlama diyerek Fadime'ye sarıldı. O sarılan kollarını kırasım geldi bir an ama Fadime var diye kendimi frenledim. Ah Fadime burada olmayacaktı görürdün sen. Ama duyduklarım beni çok üzmüştü. Hemen oradan gittim. Daha sonra Fadime'nin dediği aklıma geldi. Fadime herşeyi hatırlıyordu ama beni sevdiğini hatırlamıyordu. Bu beni çok üzdü. Ya beni sevdiğini hatırlamaz ve o şerefsiz Gökay' a aşık olursa ne olacak? Aman be olursa olsun. Zaten ben Fadime'yi sevmiyordum. Arkadaş olarak görüyordum. Onu üzmemiş olurum bu şekilde. Değil mi? Yoksa seviyormuydum. Ay kafam çok karıştı. Hemen eve gittim ve duşa girdim. Suyun altında saatlerce düşündüm. Dayanamadım ve Fadime'ye mesaj attım.

Gönderilen:  Fadime

Fadime akşam ikimiz yemeğe çıkalım mı? Hem senin kafan dağılır. Seni en sevdiğin restoranta götürürüm. Ne dersin?

Gelen: Fadime

Yok ya hiç havamda değilim hem akşam Dolunay ve Gökay bize gelicek istersen sende gel.

Gönderilen: Fadime

Olur gelirim.

Resmen beni ekmişti. Ama ben de Onur isem Fadime'yi o Gökay'a yar etmem.

Onur bu ne kıskançlık ya??

Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Yeni karakteri nasıl buldunuz? Dolunay güzel mi? Bir sonraki bölümde Gökay'ın resimi ile görüşmek üzere.

Mutlu kalın...

kurtarıcı meleğim [ TAMAMLANDI ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin