-12-

12 1 0
                                    

Mahkeme zamanı gelmişti...
Hep birlikte mahkeme solununun önünde oturuyorduk. Bana Bi fenalaşma gelmişti... Efe bana kantinden bana Bi su alıp gelmişti, elim ayağım titriyordu. Efe su içerken bana yardımcı oldu. Suyun kapağını kapatırken sessiz bir şekilde "aşkım ilaçlarını aldın mı?" dedi. "ee hayır aşkım, doktor iyileştiğimi söyleyince bıraktım" dedim Efe hemen sinirli bir şekilde "doktor sana iyileştin demedi iyileşiyorsun dedi ve ilaçları da bırkamanı söylemedi" dedi ve üzgün bir şekilde bana sarıldı. Hemen çantamdan ilaçlarımı çıkartıp içtim. Azra ile tuvalete gittik Azra Bi anda cırladı (ağğğğ). "ne oldu Azra" dedim ve tırnağım kırıldı diyerek ağlamaya başladı cidden çok salakça bence ama bazen ben de yaşıyorum aynı şeyi çünkü tırnak kısa iken çok kötü çok uzun iken de çok kötü görünüyor ben de bu yüzden tam hizasında uzatıyordum bazen uzun oluyordu bu kırılma işini de o zaman yaşıyordum. Azra tuvaletten çıkınca bana tırnağını gösterdi off Azra dedim "kanka kırılmasında değilim etim de soyuldu canım acıyor" dedi şaşkınca baktım ve "ben kırıldığı için ağlıyorsun zannetmiştim" dedim ve "hayır tırnak etim soyuldu, tırnak önemli değil zaten artık fazla uzatmıyorum ben ve Ozan bu durumdan fazla hoşnut değiliz biliyosun" dedi "bilmem miii" dedim ve gülmeye başladık. Ben Bi anda "Azra hemen gidelim bizi çağırırlar şimdi Hadii" dedim ve hemen tuvaletten çıktık. Efe ile Ozan'ın yanına geldiğimiz zaman bize aynı anda "hele şükür gelebildiniz" dediler ve güldüler biz ise Azra ile saçma saçma bakıştık ve bir süre sonra gülümsedik. Duruşma salonunun kapısı açıldı ve bir görevli isimlerimizi saydı:
-Azra Bakar
-Alya Kelebek
-Ozan Demetoğlu
-Efe Yılmaz
Dedi ve hep birlikte derin bir nefes alıp içeri girdik isimlerimizi okuyan görevli bişeyler daha dedi ama hatırlamıyorum. Azra avukatının yanına biz ise tanıkların veya tarafların yakınınlarının oturduğu yerlere dizildik. Hakim tokmağı ile masaya vurdu ve konuşmaya başladı
Sayın Azra Bakar, Sayın Mirzah Teoman'dan sözel istismar yüzünden şikayetçi olduğunuzu kabul ediyor musunuz?
Gibi şeyler konuşukduktan sonra duruşma bitti ve Mirzah 6 yıl hapis yatacağı söylendi ve bu durum bir nebze de olsa bizi mutlu etmişti...
(2 Ay Sonra...)
Bugün bizim düğünümüzdü. Ozan ben ve Efe konuşuyorduk. Ozan, Azra'ya bizim nikah yapılırken edebileceğini söyledi bizde kabul ettik.. Azra yanımıza geldi, Azra evlilik teklifi ediceğini biliyordu ama bugün ediceğini bilmiyordu biz Azra'ya gelinlik almıştık bu yüzden her şey tamamdı hatta nikah memurumuz bile aynıydı yani anlıyacağınız çifte düğün var. Azra'yı birkaç sözle kandırıp gelinliği giymesi için ama kanmadı ben de en son çareyi söylemekte buldum sevinçten yerinde duramıyordu ben de sakin olup bişey farkettirmemesini söyledim tamam dedi ve ciddileşti. Sanki ona gelinliği zorla giydirmişim gibi davranmasını istedim nikah başlamak üzereydi. Bahçeye geçtik (bu arada nikah Efe'lerin villasının bahçesinde oluyor) Azra dediğim gibi suratını asmış zorla giymiş gibi davranıyordu. Azra ve Ozan nikah şahidimiz olacaktı, herkes masalara oturdu ve nikah memuru sayın Alya Kelebek diyordu ki Ozan "Bi dakika bu evlilik 10 dakikalık erteleniyor" dedi ve herkes şaşkınca bakıyordu. Ozan, Azra'ya dönüp elini cebine soktu hemen diz çöktü ve "benimle evlenir misin Azraaaaaaaaa" diye bağırdı. Azra biliyorduk hazırlıklı geldim dercesine "tabi ki evet Ozan'ımmmmm" dedi. Nikah memuru unda bundan haberi olduğu için bozuntuya vermedi. İlk önce bizim nikahımız oldu ve sonra canımın içi Azra ile Ozan'ın... Akşam herkes çok mutluydu ve evliydi. Azra ile annemleri bana aldığı köylük yerdeki villada kalmıştık o gün ve burda 1 hafta daha kalmayı planlıyorduk. Efe ile Ozan'ı da çağırdık ve akşama kadar eğlendik. Havuza girdik, mangal yaptık, kilomuzu örçtük ve bu kilo olayı sonunda kavga çıktı. E normal tabi Azra 42 kilo neredeyse 22 yaşında ve Ozan ona iyisin dedi diye kendini şişman ilan etti salak şey...
(3 Gün Sonra...)
Rahatsızlanmıştım... Azra endişelenmişti Efe'nin haberi yoktu. Annemler artık yaşlanmıştı onlara hiç söyleyemezdim... Doktor Atilla bey içeri girdi ve ameliyatı olduğu için hızlıca anlatıp çıkıcaktı ve "Alya gayet iyisin bu iyileştiğinin simgesi, ara ara olur ama acıtmaz. Kendine iyi bak ve dengeli beslen yağlı yeme ve bol bol sebze tüket temiz hava al vesaire... İyi günler çıkabilirsiniz" dedi ve hemen çıktı. Efe'yi aradım ve bizi almaya gelmesini söyledim "nereye geliyim aşkım" dedi "hastanenin oradaki kafeye gel Ozan'ı da al gelirken" dedim "zaten yanımda" dedi "tamam gelin bekliyoruz" dedim. Biz Azra ile kafede bir masaya oturduk ve Efe'lerin gelmesini bekledik. Yaklaşık 10 dakika içinde geldiler. Güzel bir kahve içtik ve 30-40 dakika geçtikten sonra kalktık. Ozan "yenge senin villaya gidelim" dedi şaşkın şaşkın bakıyorduk ve "yenge mii" dedim hepimiz gülmeye başladık. Villaya gitmeyi onayladım ama önce annemleri görmek istediğimi söyledim çünkü 5 gündür annem ile görüşmüyordum. Onları çok merak etmiştim. Azra ile Ozan kendi arabaları ile yola çıktılar ben Azra'ya evin anahtarını verdim. Efe ile bende annemlerin yanına gittik... Annemlerin evinde varmıştık. Zili çaldık annem yorgun ve bitkin bir şekilde kapıyı açtı "hoşgeldiniz yavrularım" dedikten sonra bizi içeriye aldı Efe annemin ve babamın elini öptü ve içeriye geçtik biraz sohbet ettik ve giderken annem bana "Alya kızım babanın kalbine habire bir sıkışma giriyor ve doktora gitmek istemiyorum diyor beni çok endişelendiriyor lütfen babana bişey söyle ve hastaneye gitmeye ikna et kızım ne olursun beni çok endişelendiriyor. Kalbini tutuyor ve olduğu yere yığılıyor ve onu çok zor kendine getiriyorum" dedi. Endişelenmemiş de değildik aslında ama anneme "2 gün sonra gelip babamı bizzat hastaneye götüreceğim" dedim ve bir şey olduğunda hemen beni aramasını söyledim ve yola çıktık. Eve vardığımızda Azra ile Ozan yemek siparişi vermiş buna tabii ki çok sinirlenmiştim çünkü dolap yemek doluydu ama neyseki üşengeç tarafıma denk geldiler hiç birşey hazırlıyacak halim yoktu. Efe ellerini yıkamayı unuttu ve müstakbel kocamın kaslı karnına hafif bir yumruk indirip esprili bir şekilde "müstakbel kocacığım ellerini yıkasana" dedim ve bana dönüp şaşkınca "n-ne dedin, aşkım bir daha desene çok hoşuma gitti" dedi "müstakbel kocacığım ellerini yıkamazsan akşam tatlı niyetine seni yerim" dedi ve hemen üst kattaki lavaboya koştu gelince yanağıma bir öpücük kondurdu ve kulağıma "Ozan ile Azra nerde görünmüyorlar" dedi evet dercesine kafamı salladım. Bahçeye çıktığımızda Azra ile Ozan öpüşüyorlardı. Şaşırmadık bu duruma ne de olsa onlar Azra ile Ozan manyak ikili. Azra bizi görünce hemen Ozan'ın saçını düzeltir gibi yaptı ama ben "uğraşma Azra gördük seni bu akşam benimle yatıyosun" dedim "oha kanka abartma o kadar da değil, Ozan benim kocam" dedi ve güldük zaten şaka yapmıştım dedim ve "huu Azra hanım artistliğin kime benim de kocam var" dedim ve yapıştım Efe'nin boynuna ve beni kucağına alışı ile havuza atışı bir oldu "AŞK olsun kocacığım yapılır mı bu karıcığına" dedim ve gülmeye başladım ama bir anda aklıma babam geldi havuzdan üzgün bir şekilde çıktım ve üstüme bir havlu alıp üst kattaki yatak odamıza çıktım. Efe yanıma gelip "aşkım bana mı küstün?" dediğinde hayır babamlar aklıma geldi diye yanıtladım. Üstümü değiştirdim ve Efe odanın kapısını kilitledi. "Napıyorsun aşkım niye kitledik kapıyı" dedim. "ne yani Ozan saçlarını mı görsün" dedi "haklısın ama kapıyı kapatman yeterli olurdu" dedim "Ozan bu aşkım ne yapacağı belli OLMAZ" deyip gülmeye başladık
(2 Gün Sonra...)
Babam ile hastanedeydik. Babam odada yatıyordu bende telefonla konuşuyordum. Babam bana seslendi "kızım benim bişeyim yok gidelim" dedi ben telefon ile konuştuğum kişiye ona sonra dönüceğimi söyledim ve telefonu kapattım ardından babama dönüp "baba bişeyler saklıyorsun çok net farkındayız" dedim ve hemen doktor içeriye girdi "evet Alya hanım babanızın durumu iyi ama çok sigara içtiği için artık ciğerleri iflas etmiş ve bu durum kalbine de vuruyor yani kısaca sigarayı azaltması hatta bırakması çok iyi olur" dedi babama dönüp bir bakış attım doktor babama serumu bittiğinde gidebileceğini söyledi. Serum bittiğinde hemşire felan çağırmadım kendim çıkarttım çünkü biliyorsunuz ki ben de tıp okuyorum eğitimim var yani. Çıkış işlemlerini yaptıktan sonra babama "baba bundan sonra günde en fazla 3 tane sigara içebilirsin" dedim ve babamı arabaya bindirdim. Eve vardığımızda kapıyı daha çalmadan annem açtı "babanın neyi varmış kızım" dedi ve kardeşim de kapıdan çıkıp bana sarıldı "canım ablam seni çok özledim, benim bu yatılı yurt yüzünden görüşemiyoruz" dedi. Sıkıca sarıldım kardeşime ve hepsine hoşcakalın dedikten sonra arabaya binip evimize gitim evet evimize Efe ile benim evime. Çocuklarımızın bahçede dolaşıp oynayacakları eve...

DEVAMI GELECEK TAKİPTE KALIN LÜTFEN... 💜

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 08, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

"ÇARESİZ MAVİ"(ARA VERİLDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin