ARK, Survival Evoled: zamanın dışında bir yer

Bölüm9: yalnız değilim

Dışarıdan gelen insan sesini duyar duymaz, hemde bunun "imdaaaat  yardım ediiiiin" diye gelen bi ses olması beni allak bullak etmişti elim ayağıma dolanırken hızlıca dışarı çıktım ve ilerideki tepeden korkunç birşeye tanık oldum;
İleride üç kişi ellerindeki mızraklar ile siyahi ve neredeyse tamamen çıplak olan adamı kovalıyorlardı bunu görür görmez hemen kaçan adamın dikkatini çektim, bana doğru koştuğunu gördüğümde ise onu koşa koşa evime götürdüm...
Ortalık biraz sakinleşip o üç adam bir dinazordan kaçmaya başladıklarında önce adama, kendisini konuşturacak birşey söylemeyip kendisine biraz su (daha önceden evin yirmi metre uzakta bir dere bulduğumu söylemiştim) ve birazda mejo meyvesi verdim, maalesef etin tamamını yemiştim, kendisine birazda et vermek iyi olurdu, kendisinden gelen mide guruldaması seslerini duymak kanımın çekilmesine neden oluyordu.
Adam bir seksen boylarında ve yaklaşık 70-80 kilo civarındaydı vücudu kasla kaplı olan bu adamın belirgin bir şekilde koyu bir teni ve birkaç yerinde ise yaralar vardı.
Adam bir süre dinlendikten sonra konuşmaya başladı "beni oradan kurtardığın için sana çok teşekkür ederim sen olmasaydın beni çoktan yakalamışlardı" bu dediklerinin ardından "peki seni neden yakalamak istiyorlar" diye soruncada "ben bu dünyaya yanlışlıkla geldim, ben aslında avusturalyalıyım ve oradaki bir hayvan koruma merkezinde çalışıyordum, birgün dışarıdan gelen büyük bir patlama sesi ile uyanıp sesin geldiği ve patlama olduğunu düşündüğüm yere geldim oraya varıncada bir kreter gördüm kraterin tam ortasında ise bir kapsül görüp yanına yaklaşıncada (bileğindeki ark, benim değimimle çipi gösterip) bu şey bileğimin içine girdi ve kendimi burada açtım"
Bu dediklerinin ardından ona kendimi tanıtım ve buraya gelme hikayemi anlattım, anlattıklarımı dinledikten sonrada adamda kendini tanıttı
- buraya düşmeden önce hayvan koruma merkezinde bekçi olarak çalışan yusuf, benim gibi 22 yaşındaymış, ailesini 13 yaşında bir yangında kaybeden yusuf bir yurtta büyümüş ve yirmi yaşında ise avusturyadaki lüks bir restorantta garson olarak işe girmiş, fakat restorant kurallarını çiğneyip başka bir garson ile sevgili olunca işten kovulmuş. Yusuf bunun kendisi ve sevgilisi için daha iyi olduğunu evlenmeleri için önlerinde bi engel kalmadığını düşünmüş fakat sevgilisinin onu kandırıp başka biriyle çıktığını, kendisini ise yalnızca kullandığını öğrenen yusuf o kız ile konuşmuş ve çelimsiz (o zamanki hali tabiki) ve fakir olduğu için onu yalnızca kullandığını kendi ağızından duymuş.
Bir hiç uğruna işinden kovulan yusuf kendini geliştirerek vücut çalışmış ve iki sene içinde çelimsiz bir yusuftan pazıları, göğüs ve bacak kasları olan bir yusufa dönüşmüş.
Yaptığı bu kaslar sayesinde ve bide dediğine göre yoğun olan hayvan sevgisinden ötürü bir koruma merkezinde işe girmiş işe girdikten bir yıl sonrada o meteor ve kapsül olayı ile buraya gelmiş.
Yusufun hikayesini heyecanla dinleyip kendisine buraya geldikten sonra ne olduğunu sordum.
- Yusuf buraya benden yaklaşık bir hafta önce gelmiş benim aksime bir iki gün sonra bir insan topluluğu ile karşılaşınca onların yanında kalmanın daha iyi olduğuna karar vermiş fakat kendisini görür görmez üstlerine mızraklar ile kendisine yaklaşan üç kişi görünce mecburen teslim olmuş, birkaçgün koyunca ne yemek nede su tüketen yusuf, bulunduğu yer altı kafesinde (bir çukura atılıp üstüne bir kapak kapatılır) birçok böcek ile uğraşmak ile kalmayıp adamların eğlence için kendisine attıkları taşlarlada birkaç yara almış, fakat en sonunda adamların bir anlık dalgınlığından yararlanan yusuf kaçmaya başlamış ve koşa koşa yardım çığlıkları atmaya başlamış, tam umudunu yitirip teslim olacağı sırada ise karşısına ben çıkmıştım e zaten gerisinide biliyoruz.