2. Bölüm

184 7 0
                                    

MEDYA AYLİN KÜKRER

"Bakın Aylin Hanım, bu cinayeti araştırmanızda size yardımcı olabilmek için geldim."

Gözlerimin içine bakan bu beden belki de bana yardımcı olacaktı. Ama emin olabilirsiniz buna ihtiyacım yoktu.

"Afedersiniz, sözünüzü kesiyorum ama, yardıma ihtiyacım olsaydı ben size bunu adamlarımdan biriyle iletirdim."

"Bu inatçılığınızın nereye kadar devam edeceği son günlerde en çok düşündüğüm soru efendim." dedi ukala ve bir o kadar da masum bir dille..

"Ne kadar meraklı bir kişiliğe sahip olduğunuz da benim son günlerde en çok düşündüğüm şey Koray Bey! Bu cinayet konusunda kimseye güvenmediğimi söylediğimi umuyorum." dedim karşımda duran bedene.. İlk defa adıyla hitap ettiğim onda da kızgın bir surat ifadesini kullandığım kişilik bana duygu sömürüsü yaparak kazanabileceğini sanıyordu.

"Lakin, ben sizin babanızın en yakın ark..."

"Babamın en yakın arkadaşlarından biri olsanız bile..!"

Koray Önder.. Babamın en yakın arkadaşı dediğime bakmayın. Henüz 24 yaşında ki bu adam benim gibi ailesini kaybetmiş bir dostumuz. Masmavi gözleriyle güven veren ve bakışlarıyla nefret fışkırtan bu çelişkili kişilik bana yardım için gelmeseydi evimden çoktan kovulmuştu.

İnatçılığımı en sonunda kabullenerek gitmek için arkasını döndüğü sırada henüz hiçbir şey için geç olmadığını düşündüm.

"Koray Bey?"

Tek kaşı havada ve umutsuz bakışlarıyla bana dönerken söyleyeceğim sözcükleri belki dikkatli belki de umursamaz bir havayla bekliyordu.

"İsterseniz bu işte beraber olalım. Yani cinayet işinde.."

Hafif bir şaşırma tüm suratını kaplarken küçük bir tebessümle şaşkın suratına karşılık verdim. Daha sonra çokta bilmiş olmayan lakin yeterince usta bir bakışla sırıtarak kafasını evet anlamında salladı.

3 sene boyunca tek başıma yeterli bir bilgiye ulaşamamıştım. Anlamıştım bir dişi olarak pek yol katedemediğimi.. Koray'a güvenmek zorundaydım. Ve sanırım tek çarem buydu.

Tam arkasını dönüp gidecekken birden yüzünü ve bedenini tekrar bana çevirdi:

"O zaman bunu bir akşam yemeğiyle kutlayalım."

"Neden olmasın." diyerek elmayı prensese uzatan cadı kadar korkunç bir gülüşün arkasına saklandım. Daha sonra o da kahkahama katılarak beyefendi tavrından kurtuldu.

Geniş salonumuzdan çıkarken son kez selam verdi ve söz istedi.

"Akşam 8 gibi sizi alırım Aylin Hanım."

Cevap verme gibi bir gereksinim duymadım ve sessizce gitmesini bekledim.

Koray Bey'le bu akşam yemeğe çıkmak her ne kadar onun için aramızdaki buzları eritmek olsada; benim için öyle değildi. Benim için herşey şuan başlıyordu. Her ne olursa olsun ben insanlardan nefret ediyordum. Koray'la da işimi görüp onu da atacaktım. Tabi ilk başta intikamda bana yardım etmesi gerekiyordu.

Saat henüz öğlen 1 idi. Hazırlanıp evden çıkmam gerekiyordu ama o kadar yorgundum ki... Hiçbir şey yapmadan yattığım yere geri uzandım. Bugün kolumu bile kıpırdatmayacaktım. Gözümü her kapattığımda intikam geliyordu aklıma.. Suçlu bir bedenin işkence çekmesini izlemiyor, bizzat kendim o işi hallediyordum hayallerimde.. Cinayet kokan hayallerime dalmışken evimin o çirkin suratlı hizmetçisi salona girdi.

SİYAHIMSIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin