Beraber Savaşacağız!

710 57 19
                                    

Kim Jongin evine girdiğinde, eşi demeye bile tiksindiği kadın, kollarını bağlamış ayakta onu bekliyordu. Yüzünde iğrenç tebessüm vardı. Jongin sinirle iç çekip yanından yürüyüp geçti. 

"Yine kavga ettin, değil mi kocacım?"

Kocacım? Kim Jongin midesinin bulandığını hissetti. Sabırla arkasını döndü. "Sanane."

Kadın sinsi gülüşü ile ellerini Jongin'in omuzlarına koydu. "İstersen üzerinde ki stresi alabilirim."

Jongin sinirle elleri üzerinden itti. "Yalnızca midemi bulandırıyorsun!" Kadın iğrenç bir kahkaha attı. "Senden kurtulacağım Min-Ju, her şey ortaya çıkacak, göreceksin!"

Kadın yüzüne sahte bir üzüntü yerleştirdi ve elini karnına götürdü. "Baban öyle söylemek istemedi bebeğim.. üzülme olur mu?"

Jongin'in gözleri fal taşı gibi açılmıştı. "Sana bir kez bile dokunmadım!"

"Bunu ailene kanıtlayamazsın Kim Jongin. Yıllar önce kanıtlayamadığın gibi."

Kim Jongin zaten üzerinden atamadığı siniri ile eşine (!) tokat attı. Kadın beklemediği darbe ile yere savrulurken hızlıca evden çıktı. Gidebileceği tek yer vardı. Motorunu oldukça hızlı sürmeye başladı. Arkasından söylenen küfürler umurunda değildi. Tanıdığı binaları görünce hızını düşürdü ve bir binanın önünde durarak koşar adımlarla içeri girdi.

Kapıyı defalarca çaldıktan sonra Kyungsoo şaşkın ve korkak gözlerle kapıyı açtı. Konuşmasına fırsat veremeden küçük bedene sımsıkı sarıldı. 

"Jo-Jongin iyi misin?"

"Hayır.."

Kyungsoo koca bedenden ayrılarak içeri geçmesi için kenara kaydı. Koltuğa oturduktan sonra büyük olan küçüğün dizlerine başını koyarak uzandı. Kyungsoo hemen onun saçlarını okşamaya başladı. "Anlat bana Jongin, ne oldu?"

"Seni çok seviyorum Soo.." Kyungsoo dudaklarını ısırarak devam etmesini bekledi. "..ama tek başıma savaşamıyorum."

"Tek başına değilsin, ben buradayım."

Jongin dönerek Kyungsoo'nun yüzüne baktı. Elini uzatarak sevdiği adamın yüzünü okşadı. "Chanyeol'u öldürmek istedim.. ama yapmadım.." Kyungsoo sebebini anlayamamıştı, Jongin parmaklarını onun dudaklarında gezdirene kadar. "Benim yanıp tutuştuğum dudaklara öylece dokundu.." Kyungsoo onun gözlerinde o siniri tekrar gördü. 

Jongin'in saçlarını okşamaya devam etti Kyungsoo, şuan ne diyeceğini, onu nasıl sakinleştirmesi gerektiğini bilmiyordu. 

"Eve gittiğimde Min-Ju hamile olduğunu söyledi Soo.." Kyungsoo'nun, Jongin'in saçlarında ki eli durdu. "..sana yemin ederim ona bir kez bile dokunmadım!" Jongin ağlayacak gibiydi. "Yıllar öncede bunu yaptı ama gerçek olmadığı için düşük yaptım diyerek kendini acındırdı! Şimdi yine aynı şeyi yapıyor Soo.. ben ona hiçbir zaman dokunmadım!"

"Biliyorum.." Jongin gözlerini şaşkınca açtı. Bu kadar çabuk inanmış olması onu hem mutlu etmiş hemde şaşırtmıştı. Kyungsoo ona tebessüm etti. "Sana inanmıyor olsaydım, yanında olur muydum ?"  Kyungsoo, Jongin'in saçlarını geriye attı. "Ne olursa olsun, beraber savaşacağız."

Jongin yavaşça kalktı ve Kyungsoo ile yüz yüze geldi. Kyungsoo öpüşecekleri anı beklerken, alnına değen dudaklarla tebessüm etti. 

Karantina nasıl gidiyor gençler?

Bay Sapık // KaiSooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin