014

10.1K 386 229
                                    

[uyarı!: 013. bölümün devamıdır.]

Tom Riddle;;

Hogwarts, şu an Umbridge tarafından denetim altındaydı. Dumbledore, duyduğuna göre Zümrüdüanka Yoldaşlığı'nın yanına gitmişti. Bunu bilen sayılı kişiler vardı çünkü Dumbledore bunu güvendiği kişilere ulaştırıyor.

Umbridge, Dumbledore'un sana güvendiğini biliyor. Bu yüzden seni sorgu altına çekmek istiyor. Onu nerede görsen kaçıyorsun ve arkadaşlarını bu işe katmamak için onlardan uzak kalıyorsun.

Dersten çıktıktan sonra arkadaşın seni tutuyor ve köşeye çekiyor. Ona ne olduğunu anlatmanı istiyor. Israrlarına dayanamayıp anlatmaya başlıyorsun.

"Dumbledore'un bir planı var. Bu yüzden burada değil. Umbridge, benim bunu bildiğimi biliyor. Sorguya çekmek istiyor, size zarar gelmemesi için sizden uzak kalıyorum. Çünkü o kadının ne yapacağı belli olmaz."

Arkadaşın sana bakıyor ve seni kendisine çekip sıkıca sarılıyor. Sarılmaya ihtiyacın olduğu için karşılık veriyorsun. Ayrıldığınız zaman ona el sallıyorsun ve ortak salona gitmek için yürümeye başlıyorsun.

Biraz yürüdükten sonra, Umbridge karşına çıkıyor ve seni gördüğü gibi sıkıca kolundan tutup sürüklüyor. Teneffüs olduğu için koridor fazlasıyla kalabalık. Sadece öğrenciler değil, profesörler de sizi görüyor.

Kimse bir şey diyemiyor çünkü Umbridge ile muhattap olmak isteyen yok, en azından sen öyle düşünüyorsun. Tom, karşısınıza çıkıp sizi durdursaya kadar. "Onu nereye götürüyorsunuz?"

Umbridge bir süre cevap vermeden bakıyor ardından, "Cezası var." diye kestirip atıyor. Senin kolunu daha sıkı tutuyor ve Tom'un yanından geçip yürüyor. Tekrar duruyorsunuz çünkü Tom senin boşta olan kolunu tutuyor.

Bir kolunu Umbridge, bir kolunu Tom tutarken ikisinde de gözlerini gezdiriyorsun. Tom'a daha dikkatli bakıyorsun çünkü ne yaptığını anlamaya çalışıyorsun. Tom sinirli bir şekilde gözlerini pembeler içindeki kadına dikiyor.

"Ceza sonrası benim odama gelecek." Ardından bileğini bırakıyor ve yürümenize izin veriyor. Umbridge sizi izleyen öğrencilere bakarak, "Derslerinize! Hemen!" diye bağırıyor.

Onun odasına gittiğinizde etrafına bakıyorsun. Aynı kendisi gibi pembelerle dolu bir oda. Kusuyormuş gibi yapmamak için zor tutuyorsun kendini. Umbridge kolunu bırakıyor.

Sandalyesine oturuyor ve önündeki sandalyeyi gösteriyor. Gösterdiği sandalyeye oturuyorsun. Seni dikkatle izliyor. "Dumbledore'un yerini biliyor musun?"

"Hayır."

Sana daha dikkatli bakıyor. Sonra çekmecesinden kalemini çıkarıyor ve önüne bir kağıt koyuyor. "Kağıda, 'Yalan söylememeliyim.' yaz."

Gözlerini deviriyorsun ve yazmaya başlıyorsun. Elinde bir acı hissetmenle eline bakıyorsun. Kağıda yazdığın, 'Yalan söylememeliyim.' yazısı eline de yazılıyor. Bu canını gerçekten acıtıyor ve Umbridge, seni gülümseyerek izliyor.

Bir süre daha yazdıktan sonra cezan bitiyor. Eline bakıyorsun ve içinden küfürler ediyorsun. Odadan çıkıp koridorlara doğru ilerliyorsun. Herkesin derste olduğuna seviniyorsun çünkü kimsenin seni böyle görmesini istemiyorsun.

Elinde tekrar bir acı hissedince, tekrar eline bakıyorsun. Eline bakarak yürürken, birine çarpmanla duraksıyorsun. Kafanı kaldırdığında bunun Tom olduğunu görüyorsun. "Benimle gel." Yürümeye başlıyor, peşinden gidiyorsun.

Biraz ilerleyince odasına varıyorsunuz. Sana sandalyeye oturmanı söylüyor ve kendisi odasında dolaşıyor. O sırada sende elindeki yazıya bakıyorsun. Önünde durduğunda, "Elini uzat." diyor.

"Bir şeyim yok." diyorsun ve uzatmıyorsun. Ona doğru düzgün bakma fırsatı yakalayınca, kafanı kaldırıp bakıyorsun. Beyaz gömlek giydiğini ve üstteki birkaç düğmesinin açık olduğunu görüyorsun.

Tom sana doğru eğiliyor ve elini önüne çekiyor. O sırada, "Nasıl bir yalan söyledin?" diyor.

Her şeyi anlatmak istiyorsun ama Dumbledore'un sana güvendiğini hatırlayınca, "Hiç." diyorsun ve eline bakıyorsun. Tom, eline ne olduğunu anlamadığın bir şey sürüyor. Ne sürüyorsa, acını hafifletiyor.

Yakınlığınızdan dolayı biraz geriye çekiliyorsun. Geriye çekildiğinde elinde biraz geriye gidiyor. Tom gözlerini kaldırıp sana bakıyor. "Benden uzaklaşırsan sana yardım edemem Y/N."

Elini tutup kendine doğru çekiyor. Ardından elini sarıyor ve yarayı kapatıyor. Tekrar sana bakıyor ve önüne gelen saçını kulağının arkasına sıkıştırıyor.

Yakınlığınızın yanlış olduğunu hatırlayıp geriye çekiliyorsun. Tom, senin bu hareketine karşı gülümsüyor. Sen de onun gülümsemesine karşılık gözlerini deviriyorsun.

"Bu senin teşekkür etme şeklin galiba." diyor Tom alayla. Kollarını önünde birleştiriyorsun ve bir şey demiyorsun. Tom, gözlerine bakmayı sürdürüyor.

"Canını tekrar yakarsa bana gel

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Canını tekrar yakarsa bana gel. Bu sefer ona kibar olmaya çalışmam."

📚// Buyrun bakalım devamı. Biraz saçma olmuş olabilir. İdare edin güzellerim.🖤 Sınır 20 vote.

----
sadist karı bi sal

harry potter ᱬ imagine ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin