"lan o kadar adam var kafede. Ama canları sıkılıyor gibi gözüküyor." Dedi İlyas. O gün Elânın arkasından koşmuş ve kendisinin de Elâyı sevdiğini söylemişti.
Şimdiyse sevgililer. Haliyle İlyas Elâyla sevgili olduktan sonra epeyce akıllanmıştı. Kafası iyi çalışıyordu.
"O zaman biz de canlı müzik yaparız !" Dedi bir anda Barış. Wtf ?
"Ne ?" Dedim.
"Ya Selin senin sesin çok güzel. Bizim hepimizin sesimiz de çok güzel. O zaman neden canlı müzik yapmıyoruz ?" Dedi Barış. Bence haklıydı. Canlı müzik yapa bilirdik.
"Tamam." Dedim.
Barış, "o zaman biz başlıyoruz." Dedi ve elimden tutarak beni öne çıkardı. Kafedeki herkesin gözleri bir anda bize çevrilmişti.
"Bu günden sonra burada canlı müzik olacak." Dedi eline mikrafonu alıp konuşarak Barış.
Her kes alkışlamaya başlamıştı bile. Murat çok iyi gitar çaldığı için müziği o çalacaktı.
Barış benim de elime mikrafon verdi ve Murat'ın kulağına fısıldadı. Her halde çalacağı şarkıyı söylüyor olmalı.
Müzik sesini duyunca gülümsemiştim. Bu şarkıyı severdim.
Ve Barış gözlerime bakarak söylemeye başladı.
"Dur, biraz konuş, bir şey de
Birini bu kadar sevmek yasaklanmalı...""Sen bir dur, bir sus, bir duy, bir dinle
Birini bu kadar seven biri kaldı mı ?""Ben varım, kaçmam hiç aşkın harbinden
Dünya kötü bir yer olabilir, dayanırım...
Aşktan konuşalım, üzerime alınırım...
Sen son nefesim ol, yine sana sığınırım...""Bir kez bana bir bak, o bakışa inanırım...
Sensiz ben bir hiçim, ve siyaha sarılırım...
Yalnız senin için yaşıyormuş sayılırım..."İkimiz aynı anda şarkının sonunu getirdik.
"Bu ev senin, biz elden sayılmayalım."
Şarkı bittiğinde kafedeki herkes alkışlamaya başladı. Gözlerimden bir damla yaş düştüğünde Barış eğilerek yaşımı sildi. Ve gülümsedi.
"Ağlamak yok." Dedi. Ben de gülümsedim.
Önden çekildik ve çocukların yanına gittik.
O sıra İlyas Elâyı ikna etmeye çalışıyordu. Muratta Işılı.
"Ya lütfen ama Elâ. Sesimiz çok güzel lütfen." Dedi İlyas.
"İstemiyorum lan !" Diye bağırdı Elâ.
Elânın yanına gittim ve elimi omzuna koyarak yavru kedi bakışımı attım.
Elâ bana baktı ve bıkkınca konuştu. İlyasın elini tutup gitmeden önce söylediği şeye sırıtmıştım. "İşini biliyorsun."
Elâ ve İlyasta öne çıkıp Murat'ın kulağına bir şeyler fısıldadılar. Muratta gülerek kafa salladı ve müziği çalmaya başladı. Şarkıyı duyduğum gibi sinirlenmeye başlamıştım. Ama kendimi tutmam gerek.
Ve İlyas söylemeye başladı.
"Bu saatten sonra farketmez,
Doğruyu yordamıyla çözeriz bir artık.""Geçmişindeki hikâye beni üzmez,
Nasılsa yenisini yazıyoruz artık.""Gözümün önünde bin bir gece masalları,
İnandığım aşk var ki devirmez mi dağları.""Sen yaz yeter ki akılda kalanları,
Tamamlarız eksiğini gediğini ayrı ayrı..."Bir birlerine baktılar ve aynı anda söylemeye başladılar.
"Ve herşeye tepki diye dünyaya gelmişsin,
Nasıl zerafet Allah'ım çok güzelsin.
Biraz kusur be bari olan var olmayan var,
Ayarı yok harbi kırk yılda bir gibisin."Şarkı bitti ve ne kadar Barışla bana alkışladıkları kadar olmasa da onları da herkes alkışladı.
Teşekkür ederek yanımıza geldiler. Şimdi sıra Murat ve Işıldaydı.
Murata yazık be hem çalacak hem söyleyecek. Aman bana ne.
Öne çıktılar ve Murat gitarı eline alarak müziği çalmaya başladı. Sonraysa Murat söylemeye başladı.
"Ben hiç sevilmedim ki, sevmeyi nerden bileyim?
Acımaz oldu belki canım, katılaştım buz kestim.""Bana hiç dokunan olmadı, seni söyle nasıl sarayım?
Bir gecelik kaçamaklar bile uğramadı kalbime...""İçimde soğuk rüzgarlar, büyük hasarlar var
Yangınlar, uçurumlar, cehennem kadar...""Beni seve seve hadi canına bas
Her kes gibi tek bırakıp gitme...
Beni kaderimin elinden al
Sakınola pesetme...""Beni sara sara bir bakarsın
iyileşiverir tüm yaralarım...
Seni ben o zaman yedi harikadan Tac Mahalim yaparım..."Her kes çok güzel bir şekilde alkışlamıştı. Gerçekten şarkıyı çok güzel seslendirmiştiler.
Onlar da teşekkür ettikten sonra yanımıza geri döndüler.
"Çok güzeldi!" Dedik hepimiz.
____
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANONİM || K.İ.S.F
Romanceİlyas Yalçıntaş ve Sancak sever misiniz ? [ 29.03.2020 - × ] ©epicriamania