Karanlığın Dostları

2.bölüm

Hogwarts'ın ilk haftaları olaysız geçmişti. Derslere giriyor,yemek yiyor ve uyuyordu.
Arada bir Sirena dan mektup geliyordu. Hatta bir tanesinde Ron'la arkadaşlık kurduğu için iki ton azar işitmişti.Buda yetmezmiş gibi cisimlenmeyi ancak Tom amcasına felsefe taşını verdiğinde öğrenebilecekti.Tabi onuda verebilirmiydi? Bir fikri yoktu.

Tam yatağına girecekken kapısı çalındı:
- Harry, dostum gelebilir miyim?
- Gel Draco
- Sana çok önemli bir şey söylemeliyim?
- Ne oldu Draco yine saçına sürdüğün krem mi bitti?
- Hayır daha önemli bir şey.
- Hadi uzatma!
- Tamam tamam, Dumbledor haftaya okuldan ayrılıyormuş.
- Bak işte bu iyi haber. Kimden öğrendin bunu.
- Snape söyledi.Yaşlı bunak hala ona güveniyor.
- O zaman bir hafta daha beklemek zorundayız demek. Hmm...Aklıma bir fikir geldi.Bu bir haftada boş durmayalım ortalığı iyice karıştıralım.
- Tamam da. Ne yapacağız ki.
- Sırlar odasındaki basiliksi salacağız.
- Sen deli olmalısın.
- Yavaş yavaş o yolda ilerliyoruz.

Onlar öyle konuşurken yanlarına doğru gelen Ron'u farketmemişlerdi .
- Hadi yemek yemeye gidelim kurt gibi acıktım.
- Sen doyuyor musun ki Ron.
- Benimle uğraşma Malfoy
- Tamam Weasley

Hep birlikte aşağı indiler Ron ne var ne yok mideye indirirken Harry'le Draco da havadan sudan sohbete dalmıştı. Yanlarına gelen Pansy ' yi bile farketmemişlerdi en sonunda Pansy patladı.

-Aloo!Kime söylüyorum ben.
-Pardon Pansy.
- Griffindor'a yeni bir bulanık gelmiş.Hermione Granger. Neden 1 ay geçmesini bekliyor hiç anlamadım.
-İlk kurbanımız geldi Malfoy.
-N-ne kurbanından bahsediyorsunuz siz?
-Galiba sanada anlatmamız gerekicek.Okulda bir basilisk var.Salazar Slytherin'e ait.
-Siz delirmiş olmalısınız.Ya bizede zarar verirse.
-Pazar günü onunla konuşmaya gideceğim.
- Kiminle?
- Arkadaşımla,Ron.
-Arkadaşınla bende tanışayım mı?
- Bunun pek mümkün olduğunu düşünmüyorum.
- Ihmm...peki o zaman.
- Hadi  gelin çocuklar.
- Ben daha tabağımı bitirmedim.
- O beşinci tabağın Ron!
- Neyse siz gidin ben biraz Blaise'le takılayım.
- Tamam Ron. Hadi çocuklar.
- Tamam Harry.

Salondan çıktıktan sonra doğru ortak salona girdiler.Salonun boş olması işlerine gelmişti.
Hava serin olduğu için şömineye yakın oturdular.Harry konuşmaya başladı.

- Yarın cumartesi ne yapmayı planlıyorsunuz.
- Bahçede yürürüz diye düşündüm.Hogsmade'e   gidemeyeceğimize göre.
- Bencede bahçeye çıkalım gölün oraya gideriz.
- Bence yasak ormana gidelim.
- Orası yasak biliyorsun Harry.
- Off Pansy biraz abartmadın mı?Alt tarafı girip çıkacağız.
- Senin girip çıkmak dediğin bütün ormanı gezmek oluyor,dostum.
- Bu sefer ciddiyim.Sadece 10 metre derine gideceğiz.
- Peki ama sadece 10 metre.
- Sonunda ikna ettim. Merlin! Ne kadar korkaksınız.
- Sen ne dersen de. Ben o ormana 5 metre'den fazla girmem. Siz isterseniz sonuna kadar gidin.
- 10 metre anlaştığımızı zannediyordum.
- Çocuklar 5 dk'ye quirrell'in dersi var. Hemde griffindorla.
- İyi ya kurban buluruz.
-Hadiiii!
- Tamam Pans.

Hep birlikte sınıftan çıkıp ksks dersi için sınıfa girdiler. Boş buldukları bir yere oturup griffindorlara ölümcül bakışlar atmaya başladılar.Pansy'nin bahsettiği bulanık kızın ardından profesör Quirrell sınıfa girdi. Yine kekeleyerek anlamsız şeyler söylemeye başladı.
Neyseki 3'üde önceden 1. sonıf müfredatını bitirmişti.

- M-mer-rha-ba ço-cu-uklar. E-evet b-bu g-gün
s-siz-le-lerle......
~~~~~~~~~~~Sirena ~~~~~~~~~~~~~
Sirena yarım saattir Narcissa ve Lucius'un laflarını dinliyordu. Ne yapmıştı ki? Onlara göre sorunda buydu. Hiçbir şey yapmamıştı.
Harry'e güveniyordu onu yetiştirmeye başladığından beri yüzünü hiç kara çıkarmamıştı.

- Ne yapmayı planlıyorsun. Kuzenin şu anda aptal bir adamın kafasında zorla yaşıyor ve sen burada oturmuş hiçbir şey yapmıyorsun.
- Hiçbir şey yapmıyor muyum!!!! Daha ne yapmamı bekliyorsun? Felsefe taşının yerini öğrendim. Başka ne yapabilirim ki? Hogwarts'a  giremiyorum. Bana yardım edebilecek tek kişi Harry.
- En azından girmeyi denesen . Belki  kalkanı yaracak bir büyü bulursun.
- Bulsam bile onu yapmak için asa lazım ve benim asam kayıp.
- Ona ihtiyacın yok ki
- Yanılıyorsun.Asasız sihir yapabilsem bile o kalkanı yıkmak için asa lazım.( Ki öyle bir büyü var mı? Onu bile bilmiyordu.)

- Bence Lorddan önce azkabandaki ölüm yiyenleri kurtaralım. Nasılsa kurtaracağız. Şimdi halledelim.
- İyi. Yarın halletmeye çalışırız.
- Oh Merlin!Bella geliyor!!!
- Çok mu özledin?
- Hemde nasıl. Kesin daha fazla delirmiştir.
- Hiç şüphen olmasın.
- Ölü yiyenler azkabanda kaçıncı katta olduğuna dair bir bilgin var mı Lucius?
- Hayır. Ama hemen gidip öğrenirim.
- Harika.Hadi sen hemen öğren gel bizde kalan işleri halledelim.

Lucius gittikten sonra Harry'e bir mektup yazmaya başladım.

Sevgili Potter,

Yarın azkabana ölüm yiyenleri kurtarmak için gideceğim.Felsefe taşının yerini sana söylemiştim.O işi bir an önce halletmen gerekiyor.Basiliskle tanışmışsındır herhalde. Ona selam söyle.O çok tanışmak istediğin deli Bella'yıda getireceğim.En yakın zamanda kaleye çağırırım.
 
Sevgilerle SS

Harry'e mektup yazdıktan sonra beyaz bir baykuş ile yolladım. Yakın bir vakitte herkes burada olacaktı tabi bir aksilik çıkmaz ise.