Gece yarısı gördüğüm kabusla gözlerimi açmıştım. O sırada yanımda yatmış, saçlarımı okşayan Minho'yu farketmiştim.
"Merak etme meleğim, geçti bak ben terk etmedim seni?"
"Ne? Terk etmek mi?"
"Rüyanda seni terk ettiğimi görmüyor muydun?"
"Yoo, zombi istilası vardı"
"Jisung.. siktir git canım.."
"Bi dakika yoksa beni terk mi edeceksin?"
"Hayır, genellikle sevgililer böyle kabuslar görür ya o yüzden demiştim ben.."
Ben minho'ya mal mısın bakışları atarken bana gülümsedi ve kendine daha da çok çekerek sarıldı. Ben de onun okyanus kokusuyla güzel bir uykuya daldım.
[Y/N: bunu yazarken gece yarısıydı, ama silmiyorum aq dkdkkd][time skip: 2 ay]
Annem bu yaşta hala onunla aynı evde yaşadığım için beni Minho'nun evine taşınmaya zorlamıştı. Seungmin ve Jeongin'e nasıl anlatacaktım acaba. Çünkü eve gelirlerse beni bulamayacaklardı. Ryujin de Yeji'yle yaşamaya başlamıştı zaten. Şimdi ise Minho ile birlikte bir kaç eşya almaya gelmiştik, evi yenilemek amacıyla.
Elimde tuttuğum eşyayla Minho'ya döndüm "bunu alalım mı?"
"Sung, o elini yıkamaya boyu yetmeyen çocuklar için"
"Yani?"
"İhtiyacımız olmayan şeyi almamıza gerek yok bence meleğim"
"Ben ne zaman ihtiyacımız olmayan bir şeyi aldım ki?"
"Kronolojik sırayla mı istersin alfabetik mi?"
Ofladım."Ama ihtiyacımız olur belki.."
"Peki... al hadi."
Söylediği şeyle zıplaya zıplaya alışveriş sepetine gidip kutuyu koydum.
Minho da beni gülümseyerek izliyordu
"Başka neye ihtiyacımız var?"
"Hmm, oyuncaklarım için dolapta yer var mı?"
"Sanmıyorum.. gel onu da alalım sonra gideriz."
Oyuncak dolabımı da seçtikten sonra kasaya doğru yola koyulduk.-Minho-
Jisung gördüğü her gereksiz şeyi almak istiyordu, tabi şirin göründüğü için hayır da diyemiyordum, sepetimiz şu an gereksiz şeylerle dolup taşmıştı. Sonunda kasaya doğru ilerlerken Jisung'un yanımda olmadığını farkettim. Arkama baktığımda kollarında 15-20 tane ambalajla geldiğini gördüm
"Onlar ne meleğim?"
"Oyuncak dolabımı süslemek için çıkartma!"
Sesi çok heyecanlı geliyordu, kıyamazdım ben ona zaten.
"Hadi koy bakalım sepete."
Jisung aldıklarını sepete koyduktan sonra bana sarıldı
"Seni çok sevdiğimi biliyorsun değil mi?"
"Ben de seni çok seviyorum meleğim" kafasına bir öpücük koyduktan sonra kasaya doğru ilerlemeye devam ettik.Eşyaları yerleştirdikten sonra dışarıya çıkıp dondurma yemiştik, biraz yakınlardaki bir parkta yürüdükten sonra da eve gelmiştik, saat geç olmuştu zaten, biz de uyumaya karar vermiştik.
—————
Be yazdığım hakkında en ufak bir fikrim yok dkkdkld
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Malice || Minsung
Short Story|TEXTING + NORMAL| Minho kütüphaneden aldığı kitabın içinde bir Soysal medya ID'si bulur ve bulduğu kişiye mesaj yazmaya karar verir...