Kampa Dönüş

2.4K 187 220
                                    

Merhaba! Ben fark ettim ki aşırı saçmalamışım. Hepsi bu bölümde düzelecek ve kamp alanına geri dönecekler. İyi okumalar!

~1 hafta sonra ~

  Her şey geçmişti. Şuan huzurumuzu mutluluğumuzu bozacak bir şey yoktu. Tümörcüğüm gitmiş, adının Ava Jones olduğunu öğrendiğim kadın hapse girmişti. Her şey son bulmuştu. Bugün kampa geri dönüyorduk. Yani Adrien ile ben. Alya'ya daha fazla yük olmak istememiş onu bir kaç gün önce göndermiştim.

   Kadını nasıl alt ettiğime gelirsek, ona bir kaç sahte belge getirdim. Aslında kanmasını beklemiyordum. Fakat düşündüğüm gibi olmadı. Kolayca yakaladılar.

   Uçaktaki yerimi aldım. Adrien da yanıma oturdu. Başını omzuma koydu. Sanırım yolculuk boyunca uyuyacaktı ve benim omzum felç geçirecekti.

***

Omzum için kötü benim için güzel olan yolcuğulun ardından kampa geldiğime çok sevinmiştim. Kulübeye girdiğimizde yüzümde bir tebessüm vardı. Özlemiştim burayı. Kendimi hemen yatağıma bıraktım. Uykum yoktu. Sadece uzanmak istiyordum. Neler olacağı bilinmezdi. Dinlenmeliydim.  Tabii dinlenmeye çalışırken sizden puding yapmanızı isteyen bir Adrien varsa asla dinlenemezsiniz.

"Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Mari Ma-"

"Yeter! Tamam yapacağım. Sadece biraz sus. Ve dinleneyim. Çünkü eğer dinlenemezsem puding yapamam."

"Off ama Mari, neden puding yapmıyorsun?"

"Çünkü dinlemek istiyorum Adrien. Hem sen neden bir çocuk gibi davranıyorsun?"

"Çünkü ben bir çocuğum Mari."

"Hayır sen bir çocuk değilsin, sen gençsin."

"Ama bu haksızlık eğer bir çocuk olsaydım puding yapacaktın öyle mi?"

"Umm, evet." bunu onu kızdırmak için söylemiştim.

"Ama ben senin biricik sevgilinim."

"Adrien, biraz beni düşünüp dinlenmeme izin verirsen yapacağım."

"Peki o zaman sen dinlen. Bende bana puding yapacak başka birini bulayım."

"Başım ağrıyor Adrien dinlenmeliyim. Biraz uslu çocuk olup oturursan yapacağım."

"Bu bahane başka bir şey için değil miydi?"

"Adrien!"

"Tamam, tamam sustum."

  Her ne kadar çocuk gibi olsa da onu seviyordum. Çocuk gibi olması hoşuma gidiyordu. Çok şirin oluyordu çünkü. Sonunda huzurlu bir kaç dakikanın ardından yine konuşmaya başladı.

"Marientte, beni seviyor musun?"

"Tabii ki seni seviyorum Adrien."

"Peki çocuk gibi davranmamı seviyor musun?"

"Emin ol o zaman çok tatlı oluyorsun. Ama gerçekten buna bazen son verip olgun biri olmalısın. Ya da olgun biri gibi davranmalısın."

"Yani ben olgun biri olamam öyle mi?"

"Nasıl anlarsan."

"Görürsün, olgun biri olacağım!"

"Umarım."

"Ama önce bana puding yapar mısın?"

Kıkırdadım  ve "Tamam, yaparım." dedim. Tam bir çocuktu.

  Küçük bir tencereye süt, un, şeker, mısır nişastası ve kakao koydum. Ocağın altına yaktım ve karışım kaynayana kadar karıştırdım. Karışım kaynayınca içine biraz tereyağı ve bir paket şekerli vanilin ekledim. Ve ta ta ta tam hazırdı! Adrien kokuyu almış olacak ki -çok güzel kokuyordu- mutfağa geldi. İçine pudingi daha yeni döktüğüm kaseyi aldı ve

"Seni seviyorum bebeğim." dedi ve mutfaktan çıktı.

  Bende mutfaktan çıktım ve tekrardan yatağıma uzandım. Şimdi rahatça dinlenebilirdim.

***
Bir bölümün daha sonu!

Hikaye kapağı iyi mi? Değiştirmeli miyim?

Bölüm nasıldı?

Sağlıklı kalın! Kendinize dikkat edin!

Eğer yazık şuna bir kapak yapayım bari, diyeniniz varsa bana özel mesaj atabilir.

SOĞUK SAVAŞ | yaz kampında | AdrinetteHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin