BÖLÜM 5#KALMON

274 34 12
                                    

Epeyce büyük bir odada, görkemli bir taht'ta suratının yarısı lavdan oluşan Albust oturuyordu. Dünyadaki oğlu meri'yi düşünürken kapı tıklandı, kapıyı tıklayan kalmon'du
kapıyı tıklayarak büyük salona girmişti. Kalmon albust'un önünde diz çökerek kralını selamladı.
"İstediğiniz gibi efendim mühür kırıldı, artık güçlenmesini engeleyen hiç birşey yok."

"Artık benim yanımdan çok onun yanında bulunman gerekecek Kalmon. Cennet savaşçıları onu bulmadan savaşacak duruma gelmeli, cehennemin tapınağı onu bu halde kabul etmez."

"Merak etme eski dostum onu gözlüyorum."

*

Meri gözlerini açtığında kendi odasındaydı, gözlerini tavana dikerek bir süre tavanı izledi.

"Uyanmana sevindim" Jean hemen meri'nin baş ucunda sandalyede oturuyordu.

"Hey neler oldu bana" meri başını tutarak yataktan doğruldu.

"Hey hey dur kalkmak için acele etme" Jean meri'nin yastığını düzelterek rahat bir pozisyon almasını sağladı meri'de geriye doğru yaslandı.

"5 gündür uyuyorsun aniden kalkman dengeni kaybettirir" Jean meri'yi dinlenmesi için uyardı.

"Neler oldu bana anlatırmısın jean"

"Anlatacak olan sensin, zohan seni bulduğunda yerde iki büklüm yatıyormuşsun, bize sinyal kristali ile sinyal gönderip yanına çağırdı ve seni alıp eve geldik."

"Aah hatırlamıyorum ve basım çok ağrıyor biraz dinlensem iyi olacak" meri başına geleni söylemek istemedi, böyle bir dünyada kimseye güven olmazdı. Özellikle 1 hafta önce tanıştığı insanlara.

Jean odadan çıkarak meri'yi yalnız bıraktı.

Meri düşüncelere daldı.
Ormandaki yabancı ne yapmıştı öyle? dantianına enerji yollamıştı ve acı çekmişti. Aklına dantianı gelince hemen kontrol etti yok etmesinden korkmuştu. Ama aksine yok etmemiş güçlenmesini engelleyen mühürü kırmıştı, enerji damarlarına enerjiler hucum edincede acı çekmişti ve yorgun düşüp bayıldı.

Meri merakına yenik düştü ve yataktan inip meditasyon pozisyonuna geçti. Zohanın hissetmesini söylediği enerjiyi artık hisedebilecekmiydi
odaklanmaya başladı odaklanmaya başlaması ile etraftaki enerjileri görmüştü. Meri 2 renk enerji görüyordu siyah ve mavi. Şimdi ne yapacağını bilemeden öylece enerjilere baktı.

Ustasına ne yapacağını sormak için meditasyonu bozup gözlerini açtı, gözlerini açması ile ilk gördüğü şey kırmızı cübbe olmuştu.

Kırmızı cübbeli yabancıyı karşısında görünce çığlık attı ama çığlıkları 2metre etrafını kaplayan kalkana çarpıyordu.

Yabancı adam bir enerji kalkanı oluşturmuştu hem kendi enerjisinin gizlemek için hemde bu gibi durumlar için.

"Sakin ol meri sana kendimi tanıtmaya geldim ben Kalmon senin yeni ustanım."

"Ne ustası ya? Benim zaten ustam var."
Meri ayağa kalkmak istedi ama kalmon kalkmasına engel oldu.
meri avazı çıktığı kadar bağırmıştı, ama kalkan diğerlerinin duymasınada engel oluyordu.

"Boşuna bağırıp zaman kaybetme"

Meri bağırmanın faydası olmayınca sakince adamı dinlemeye başladı.

"Baban tarafından buraya gönderildim ben meri. Baban cehennemin lordu ve sende varisisin.
Annen ise cennetin bir savaşçısı, baban ile annen kaçak aşk yaşadılar. Annenin rahmine sen düşünce cennetin kralı bunu istemedi ikisinden doğacak çocuk güçleri ile başa çıkılmaz hale gelebilirdi. Bunu herkes biliyordu o yüzden cehennem kendilerine güçlü bir varis geleceği için anneni korumaya aldı, cennet ise anneni ve seni yok etmek için arayışa girdi.
Bunlardan başka bir zaman uzunca bahsederim sana. Sen 2 çeşit enerji benimsiyorsun mavi cenneti, siyah cehennemi temsil ediyor normal insanlar ise beyaz enerjiyi benimserler. Unutma herkese beyazı benimsediğini söyleyeceksin.

ÖLÜMÜN SESİ 'MERİ'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin