7

26 5 3
                                    

Sare'den...

Son kez bitmiş bir şekil de cevapladım.

"Ya Alya lütfen! Gelmek istemiyorum ben, bırak kolumu Allah aşkına!"

Olumsuz anlam da kafasını sallamış ve "geliyorsun" diyerek kolumu bırakmış ve yatağın üstüne koyduğu beyaz üstün de  kırmızı büyük papatya desenleri olan elbiseyi üstüme tutmuştu.

Gözlerimi devirdim şu yaptığı şeye, bu gün almıştık o elbiseyi ve şimdi de birisi sahil de parti veriyordu ve Alya da ne yapmış etmiş annemi ikna etmişti.

Neymiş efendim bunu giyicekmişim ve oraya gidicekmişiz.

"hayır" dedim üstüme tuttuğu elbiseyi ittirirken.

"lütfen ya lütfen?"

"hastayım ben ya! Hem beyaz olmaz ya bişi olursa, ayrıca git kendin işte ben gelmiycem."

Bütün bahanelerimi sunmuştum önüne, bunu da kabul etmezse ben pes edip gidicektim.

"Ağrın olursa geliriz, hem yanımıza çeket alacağım zaten. Bişi olmaz lütfennn? "

Sonda ki harfleri uzatıp yalvarmaya başladığın da pes edip kafamı salladım.

Hayır diyemiycektim belli ki ben bu kıza.

Elin de ki elbiseyi alıp banyoya ilerledim ve üstümde ki eşyaları çıkarıp giydim.

Fermuarını çekemediğim için uğraşlarıma son verip odaya geri döndüm.

Elbise dardı ve bu Fermuarını tek kişi çekebilmemi zorlaştırıyordu.

Arkamı döndüm ve o da bana gülümseyip fermuarı çektiğin de teşekkür ettim.

"ne demek bebişim! Şimdi makyaj" dediğin de gözlerimi devirsem de beni makyaj masama oturtu.

Eline koyu kırmızı tonlar da ruju aldığın da "hayır" dedim ama dinleyen kim.

"mat zaten bu, hadi lütfen ya?! Beni mi kırıcaksın?"

Uysal uysal bakışlarına yenilip, arkama yaslandım 'ne yapıyossn yap' dercesine.

Dudaklarımı koyu kırmızı mat ruju sürmüş ve ardından da ince ve uzun aylaynır çekip bırakmıştı.

Saçlarımı zaten salık bırakacağımı bildiği için onlara dokunmamış ve aşağıya inmişti.

Aşağıya inip anneme baktığım da bana bir kaç saniye hayret edercesine bakıp "çok güzel olmuşsun tatlım" demişti.

Kafamı sallayıp teşekkür ettim ve kırmızı  kaba spor ayakkabılarımı alıp ayağıma geçirdim.

Annem bana gülerek bakarken, Alya ise azarlar şekil de bakıyordu.

Tınlamayıp dışarı çıktım ve karşım da arabanın önüne yaslanmış, elleri siyah pantolonun cebin de Altay'ı görene kadar.

Bunun geleceğini niye kimse bana söylememişti ki?!

Son kalan merdiveni de inip Alya'yı bekledim.

"Çok beklettik mi esmer çaklıtım benim?"

Gözlerimi devirdim Alya'nın abisine istifaden şu konuşmasına.

Üstünde ki siyah gömleğin yakasını tek eliyle düzeltip yaslandığı yerden doğruldu ve olumsuz anlam da kafasını salladığı, yutkundum ve arabanın diğer tarafına adımladım.

Arka kapıyı açtığım da Alya benden önce davranıp açtığım yere girip oturdu ve teşekkür ettiğin de sabır diledim.

Kapıyı çekip kapattığın da gökyüzüne bakıp karşı tarafım da bana bakan kişiye baktım.

Bizden olmaz ¦ Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin