|•|5.Bölüm|•|Bir Canavar Yarattın

4.2K 592 293
                                    

       "Bağırdıkça rahatlasa da susarak herkese eziyet ederdi..."

      "Tanrım! Ne günahım vardı acaba?"

          Tüm evi zorla, yana yakıla temizleyen Brett ağrılar içerisinde koltuğa yattığında Allia çıkan gürültü ile başını hafifçe çevirip genç adama baktı. Gözleri gece boyu evde dolanıp çamur yaptığı yerlerin parıl parıl parlayan parkelerindeydi.

           En azından artık evi böyle kirletmenin uygun olmadığını  öğrenmişti.

        Gözleri tekrardan pencere camına döndü. İblisin temizlik yaptığı tüm bu süre boyunca hiç durmadan ormanı izlemişti. Bıraktığı yeme gelecek çok vahşi hayvanları vardı onun...

        Hepsini yöneten o başa ulaşmak için önce kollarını sonra bacakları koparmalıydı ve dün ilk adımını da atmıştı. 

        Yokluğu fark edilen iki iblisi aramak için birilerinin geleceğine emindi.

         Sessizce durduğu sıra gözleri yüzüne vuran güneş ışığıyla kısıldı. Kendi gezegeninin aksine güneş bu gezegene daha yakındı.

           Kısılmış gözü önüne elini kaldırdı ve  gözlerine siper etti. Biraz olsun görüşü düzeldiğinde duyduğu yüksek ses ile olduğu yerden sıçrayarak kalkmıştı.

       Siyah gözleri aniden maviye dönerken bir homurtu duydu.

        "Şşşş... Sakin ol Allia, o  ses mikrodalga fırından geldi. Pascal'ın sütünü ısıtıyorum." Diyen adama uzun uzun baktı. Dediklerinden hiçbir şey anlamasa da hareketlerinden tehlike olmadığını anlayarak gözlerini gelen başka bir gürültüye çevirdi.

        Beyaz tüylü yaratık sağa sola salladığı kuyruğuyla tepiniyordu.

         Başını hafifçe yana eğip bir kaşını havaya kaldırdı. Ne yapmaya çalıştığını anlamadığı için yüz ifadesi fazlaca komik gözüküyordu. Sessiz sessiz Pascal'ın yanına yürüdükten sonra baktığı kutuya bakmaya başladı.

      Bir anda çıkan tiz ses ile ışıkları sönen şeye bakan Allia şaşkınca gözlerini kırpıştırdı.

       "Ne çabuk ısındı? Yorgunluktan ölüyorum..." diyerek ağlaya ağlaya gelen Brett açtığı mikrodalga fırından çıkardığı sıcak sütü etrafını tavaf eden köpeğine gülerek verdi.

      Allia, hevesle beyaz şeyi içen yaratığa baktıktan sonra garip kutunun içinde daha fazla var mı diye kontrol etti ama içinin boş olduğunu gördü. Tek kaşı hafifçe yukarı kalkarken siyah gözleri sinsi sinsi Pascal'ın içtiği kaptaki beyaz sıvıya döndü.

         Yavaşça elleri üzerine eğildi ve dizlerinin üzerinde emekleyerek kalçasıyla zavallı köpeği ittirip çıkardığı dilini beyaz sıvıya uzatmıştı ki Brett gördüğü manzarayla bağırarak genç kızın omuzlarını tuttuğu gibi ayağa kaldırdı.

         "Hayır ! Hayır!"

         Allia, tehlike olarak var saydığı tepkiyle gözlerini neon mavisine çevirdiği sıra Brett zorla gülümseyerek genç kızın siyah saçlarını okşadı.

        "O köpeğin Allia, bizim kahvaltımız başka..." diyerek ellerini genç kızın beline sarıp tezgaha oturttu. En azından onu böyle oturtunca Brett bir şey demeden oradan inmiyordu...

        Allia, üst dudağını emerek yerdeki yaratığın mutlulukla içtiği beyaz sıvıya baktı. Resmen gözü kalmıştı...

        "Allia..." gelen ses ile gözleri hemen Brett'e dönmüştü.  "Öyle bakınca, deli saçması güçlerinle köpeğime zarar vermenden korkuyorum..." diyerek mırıldanan Brett derince nefes aldı ve buz dolabından çıkardığı gevrekleri iki ayrı kaseye eşit parçaya böldü. Sonrasında içerisine süt döküp birer kaşık aldı ve salonun kenarındaki masaya götürdü.

Bir Canavar Yarattın Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin