Suicide... |drarry|

2

Aradan birkaç gün geçmişti ve yeni kartlar iyice yayılmıştı. Artık herkes koleksiyona başlamıştı. Harry ise her konu açıldığında ya kavga çıkarıyor ya da sinirle uzaklaşıyordu. Bu kartlardan sonra Harry Draco'yu göz hapsine almıştı. Ne yaptığına dikkat ediyor hareketlerini izliyordu. Bir süre sonra Harry Draco'nun ne berbat bir durumda olduğunu anladı. Çok az yiyor, derslerden hemen sonra Pansy ve Blaise'i bile beklemeden biryerlere kaçıyordu. Dersler bittikten sonra ise Draco'yu bulmanizin mümkünatı yoktu. Harry Draco'nun nereye gittiğini acayip merak ediyordu. Ama asla o yeri öğrenecek kadar takip etmemişti. Draco'yu takip etmek  olabilirdi ama belli ki yanliz kalmak için gittiği tek yerde de onu bırakmamak işte bu olmazdı. O kadar da pislik değildi.

"Harry" şaşkınlık içinde gelen sese doğru baktı.

"Efendim Hermione"

"Sınıfa geldik" Harry aptal gibi gözlerini kırpıştırdı. Sonra iksir sınıfının önünde olduğunu fark etti "haaa pardon dalmışım"

Hermione ise Harry'nin son zamanlarda boyle olmasına alışmıştı, Ron ile beraber Harry'i rahat birakmaya karar vermişlerdi.

Harry ve Hermione sınıfa girdikten birkaç dk sonra ise Ron geldi (kitaplarını yatakhanede unuttuğu için gecikmişti).

"Pardon" demişti nefes nefese. Birkaç dakika sonra ise Profesör Slughorn sınıfa girdi. Harry birden tarafına bakın aya başladı, kendisi mi kördü yoksa Malfoy sınıfta değil miydi. Hayır,  kesinlikle sınıfta değildi. Malfoy'un iksir dersine gelmemesi görülmüş şey değildi. Hemen Ron'a dönüp "Malfoy nerede" diye sordu.

"Abi ben nered-  işte geldi" Harry kafasını zindanın kapısına çevirdi. Evet, Malfoy oradaydı işte.

"Çok özür dilerim Profesör, kitabım yatakhane kalmış bende fark edemedim"

"Peki, geç hadi içeri" dedi Profesör. Malfoy aceleyle yerine geçmeye çalıştı ve: GÜM!!!

Harry ayaklarının ucunda Malfoy'un iksir kitabını ve 1 metre ötede yerde yatan Malfoy'u gördü. Refleks ile yerden Malfoy'un kitabını aldı. Kafasını kaldırdığında Malfoy'un utanç içinde ona doğru bakan yüzü ile karşılaştı. Yanakları kıpkırmızı olmuştu.

"Kitabım"

"Ha?"

"Kitabımı ver Potter" Harry'nin jeton yeni düşmüştü. Bir elindeki kitaba bir de Malfoy'un eline bakıyordu... ve sargılı bileğine.

"Bileğine ne oldu?" 

"Bu seni hiç alakadar etmez Potter!"

"Bana cevap ver?" Harry Malfoy'un bileğini kavramış sıkıca tutuyordu.

"Ağh!!" Harry bir anda ne yaptığını fark etti ve hemen elini çekti.

"B-ben özür dilerim" Malfoy bileği serbest kaldığı anda Harry'nin elindeki kitabı alıp hızla yerine geçti.

O da neydi öyle? Malfoy'un bileğindeki sargılar ne olabilirdi ki? Ders boyunca yaptığı tek şey Malfoy hakkında düşünmek oldu. Hermione olmasa büyük ihtimalle iksiri patlatırdı, ders bittiğinde Harry, Malfoy'un hızla dışarı çıktığını gördü. Bu son dersti yani büyük ihtimalle şu sürekli gittiği yere gidiyordu. Harry'nin önünde iki seçenek vardı:

ya onu takip edecek ve nereye gittiğini öğrenip kendine birşey yapmasını engelleyecekti ya da herşeye tesadüf deyip onu kendi haline bırakacaktı. Düşünüyordu bi de tabiki de onu takip edecekti derken;
PAT!! Harry yaptığı daha doğrusu yaptıkları iksiri yere dökmüştü.  Panik içerisinde iksiri temizlemeye çalışırken işleri iyice berbat etti. En sonunda Hermione onu kovdu da Malfoy'u takip edebildi.

Nereden bildiği hakkında hiçbir fikri yoktu ama o anda bir ses ihtiyaçlar odasına gitmesini söylüyordu. Harry ise ne yapacağına dair hiçbir fikri olmadığı için bu sesi dinledi. Neden bilmiyordu ama koşuyordu, sanki hayatı buna bağlıymış gibi. İhtiyaçlar odasının önüne geldiğinde ise önünde bi kapı belirdi Harry hemen içeri girdi ve...

                                                     ***
Ehehehe piç yazar burada bitirdi. Biliyorum baya oldu ama bende family issues denen şeyden kamyonla var yani bu bölümü atmam bile bi mucize. Eğer family issues'e yakalanmazsam başka bölümler de gelecek
BYE~