Hedef Kim?

169 8 0
                                    


      Günün ilk ışıkları pencereden içeri vuruyordu.Serkan uyuyamamıştı.Aklında hala dün ki olaylar vardı.Peki bu cani katilleri nasıl bulacaktı? Hemen duş aldı üzerine temiz ütülü beyaz gömleğini, altına pantolonunu ve üzerine ceketini aldı. Silahını kontrol edip beline taktı. Bilgisayarına oturup maillerini kontrol etmeye başladı. Siber güvenlik ekibinden bir mail vardı. Şüpheli maili atan cihazı keşfettiklerini fakat cihazı boş bir depoda bulduklarını bu cihazın eski bir dizüstü tarzı bilgisayar olduğu yazılıydı. İncelemesi için Merkezde onu beklediklerini eklemişlerdi. İyice sabırsızlanan Serkan hemen yola çıktı ve merkeze ulaştı. Büşrayı gördü ve aklına dün akşam ki konuşmaları geldi utangaç ve biraz da mahçup bakışlarla:

-Merhaba. 

Diyebildi.

Büşra gülümseyerek:

-Merhaba Başkomiserim.

Serkan masasında duran dizüstü bilgisayarı gördü. Hemen incelemeye koyulmak için masasına oturacağı sırada Büşra kahveniz diyerek ona bir bardak uzattı.

Serkan:

-Teşekkürler. Dedi mutlu bir ses tonuyla.

Ne kadar belli etmemeye çalışsa da hem dün gece ki konuşmalardan dolayı utanıyor hem de sevgili olduğu için üzülüyordu.

      Nihayet bilgisayarı açtı ve bilgisayarı kurcalarken içinde sadece 3 dosya olduğunu gördü 1. dosya cinayetler 2. dosya kurbanlar 3. dosya ise Biz. Serkan'ın ilgisini direk Biz yazılı dosya çekti. Tıkldı fakat o şifreli bir klasördü. Zaman kaybetmeden videolara tıkladı. Videolar klasörü tamamen vahşice katledilmiş insanların çığlıkları, kanları ve ölümleriyle doluydu. Serkan şaşkınlık ve biraz da tedirgin bir şekilde videoları inceliyordu. Bu videoları biraz inceledikten sonra 2. dosya Kurbanlara tıkladı bu klasörün içinde şimdiye kadar ölen herkesin ismi yazılıydı. Serkan diğer kurbanların da yazılı olma ihtimaline karşı incelemeye devam etti. Şaşkınlıkla bir isme bakıyordu. 'Serkan Yıldırım' Sıralama da ismi vardı. Gerçekten ürkmüş ve tedirgin bir şekilde olanlara anlam vermeye çalışıyordu. Durun bir saniye listede onun adından önce olan biri daha vardı. Evet bu ondan önceki gelen ve istifa eden Başkomiser 'Adem Arslan'. Hemen can havliyle masasından fırladı ve yanına merkezden 5 kişi alarak Adem Arslan'ın evine doğru yola çıktı.

       Geç kalmaktan korkuyor ve arabayı çok hızlı kullanıyordu. Bir süre sonra sonunda Adem!in evine vardı. O da ne evin camında Kan izleri vardı. Kim bilir belkide erken gelmese o kan izleri çok geç fark edilecekti. Hemen kenara çekti ve arabadan fırladı. Diğer ekibi de yanına alarak kapıyı kırdı ve içeri girdiler. Ekiptekiler evin içine dağıldılar çünki belli ki bu olay yeniydi. Serkan hemen kan izi olan camlı odaya çıktı. Adem Arslan kanlar içinde kerde yatıyordu. Göğüs bölgesine bıçak darbeleri aldığı belliydi. Haykırarak :

-Arka Bahçede. Dedi.

Serkan ekibine bağırarak:

-Arka bahçeye bakın! Diye haykırdı.

Ekiptekiler koşar adımla bahçeye çıktılar ve tellere tırmanmaya çalışan bir şahıs gördüler. Dur diye 3-4 kez seslendiler ve dur ihtarına uymayan bu şahıs tam vuracakları sırada telleri atlatmayı başarıp bahçeden çıktı. Arkasından ateş etseler de vuramadılar. Sonra 5 kişilik ekip Serkan'a anons ederek:

-Şahıs kaçıyor peşindeyiz. Dedi

Serkan ekibin gittiğini duydu çaresizce Adem Arslan'ın başında bekliyor ve ölmemesini umut ediyordu. Bu sırada arksından gürültülü ayak sesleri duymaya başladı. Tam arkasını döneceği sırada başına çok sert bir darbe aldı ve oracıkta yığılıp kaldı. Gözlerini açtığında başının çok şiddetli bir şekilde ağrıdığını hissetti. Sanki beyni içten içte parçalanıyor gibiydi. Fakat görüntü netleştikçe şaşırtıcı bir yüz gördü..

KATLİAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin