Tabu oynamak için koltuğa geçtik.
Eser: Evet şimdi takımlar ben ile İbo, Yağmur ile sensin kardeşim.
Kaş göz hareketi yapıyorlar bide.
Oğuzhan: Hangi takım başlıyacak.
Eser: Tabikide biz.
Yağmur: Neden.
Eser: Yazı tura yaptım biz kazandık.
Oğuzhan: Keşke bizimde haberimiz olsaydı.
İbrahim: Of hadi başlıyoruz ben anlatıcam.
Yağmur: Ben kontrol ederim.
Oğuzhan: Süre baş-la-dı.
İbrahim: İrem'in soyadı ne?
Eser: Hangi İrem be?
İbrahim: Kalbimin tek sahibi?
Eser: Nurdan.
İbrahim: Lan oğlum manyak mısın? Şarkıcı olanın.
Eser: Hee de...
Oğuzhan: Süre bitti.
İbrahim: Ya yuh ya kalbimin tek sabibi diyorum Nurdan diyorsun.
Eser: Ne kardeşim Nurdan değil mi? Yoksa sen Nurdan'ı aldatıyor musun?
İbrahim: İrem'in soyadı ne diye sordum ben of tamam sıra sizde kardeşim. Yağmur sen anlat.
Yağmur: Tamam.
Eser: Ben bakıcam.
İbrahim: Baş-la-dı.
Yağmur: Az önce Eser ve İbo ne yaptı?
Oğuzhan: Tartıştılar, kavga ettiler.
Yağmur: 2. olan.
Oğuzhan: Kavga ettiler.
Yağmur: Kısalt.
Oğuzhan: Kavga.
Yağmur: Evet. Doğru.
Eser: E yuh.
Oğuzhan: Abi sus bi devam etsin kız.
Yağmur: Bastığın yerde ne var?
Oğuzhan: Halı.
Yağmur: Daha ince olanı.
Oğuzhan: Kilim.
Yağmur: Evvet.
İbrahim: Biiit-ti bitti bitti.
Eser: 45 saniyede nasıl 2 tane anlattın be. Neyse sıra bende gel İbo.
İbrahim: Düzgün anlat bak gerideyiz.
Eser: Tamam tamam.
Oğuzhan: Ben bakıyorum.
Yağmur: Başla.
Eser: Tamam eee bunu geç. Şey şey eee sen bunu biliyosun İbo.
İbrahim: Neyi biliyorum?
Eser: İbo söylesenee. Tamam geçtim geçtim. Uzayda olan birşey.
Oğuzhan: Eser uzay yasaklı kelime.
Eser: Of ya.
Yağmur: Bitti.
İbrahim: Bravoo çok güzel anlattın Eser.
Eser: Sanki sen anlattın.
Oğuzhan: Sıra bende
İbrahim: Ben bakıyorum.
Oğuzhan: Hazır mısın?
Yağmur: Hazırım.
Eser: Başla.
Oğuzhan: Bir tane kapı var ama bu kapıdan çıkınca ülke değiştirmiş olursun.
Yağmur: Sınır kapısı
Oğuzhan: Kes.
Yağmur: Sınır.
Oğuzhan: Evet.
Eser: Oha
Oğuzhan: Heh cok kolay bu şirinler nasıl evlerde kalıyor?
Yağmur: Eee şey mantar evlerde
Oğuzhan: Yani
Yağmur: Mantar.
Oğuzhan: Evvet.
Eser: Abi tamam anlatma kazandınız zaten.
O anın heyecanıyla Yağmur ile sarılmışız. Sarılmışız diyorum çünkü nasıl oldu anlamadım.a
İbrahim: Öhö öhö
Eser: Biz gidelim mi?
Yanımdaki koltukta duran yastığı alıp Eser'e fırlattım. Göbeğine geldi ama trambolin gibi sekti. Gece böyle devam etti.
(Sabaha karşı)
İnanamıyorum uyuya kalmışım ne olduğu anlamaya çalışırken göz göze geldik.
Oğuzhan: Ben uyuya kalmışım, beni niye kaldırmadın?
Yağmur: Kaldırmaya kıyamadım yani şey dünde hastanede uyumadın bugünde yorulmuşsundur diye kaldırmadım.
Etrafa bakındım sadece ikimiz vardık.
Oğuzhan: Eser ve İbo nerede?
Yağmur: Onlarda yeni gitti sayılır.
Oğuzhan: Aç mısın? Açsındır tabi benimkide soru kahvaltı yapalım mı?
Yağmur: Olur, bende sana yardım ediyim.
Oğuzhan: Tamam peki.
Birlikte kahvaltı hazırladık ve yedik. Yemek boyunca bana bakmadığı her fırsatta gözüne baktım. Gözleri çok güzeldi bakmaktan sıkılmazdım. Sanırım aşık oldum.
Yağmur: Ben artık eve gidiyim bugün çok işim var seninde işin vardır.
Oğuzhan: Tamam evini düzelticen demi istersen yardım edebilirim.
Yağmur: Gerek yok ben hallederim. Görüşürüz.
Oğuzhan: Tamam. Görüşürüz.
Vedalaştık ve Yağmur evine gitti.
Yağmur
Kendi evime gitmek için çıktım. Kendimi mutlu hissediyordum. Kapıyı kapattım ve sırtımı kapıya yasladım. Ben niye Oğuzhan'ın yanına gitmek istiyorum. Niye heyecanlandım ben ya. Yağmur kendine gel sen aşık olamazsın. Kendime bile söyleyemesemde ben aşık oldum.
