Yağmur
Oğuzhan yerde gözleri kapalı bir şekilde yatıyor. Ne yapmalıydık hiçbir fikir gelmiyor.
Eser: Suni teneffüs.
İbrahim: Ne?
Eser: Yağmur hadi.
Eser kalp masajı yapıyor, bende suni teneffüs. Yaklaşık 3-4 defa yaptık.
Yağmur: Olmuyo.
Eser: Olucak olmak zorunda. Hadi bir kez daha hadi.
Son kez yaptığımızda Oğuzhan yuttuğu suları öksürerek çıkarabildi. Hemen başını dizime koydum.
Yağmur: Oğuzhan.
Kısık bir sesle cevap verebiliyordu.
Oğuzhan: Yağmur.
Eser: Of oğlum sonunda be iyi misin?
Oğuzhan: İyiyim.
İbrahim: Oğlum biz ne kadar salak insanlarız ya. Az kalsın adamı öldürcektik.
Oğuzhan: Tamam sorun değil. Bak en azından ölmedim. Ölseydim sizi öldürürdüm. Nasıl yapardım bilmiyorum ama yapardım.
Herkes ufak kahkaha atmaya başladı.
Oğuzhan: Ama bakın hâla formumdayım. Sizi güldürebiliyorum.
İbrahim: Hadi seni odana çıkartalım. Hem bizde üstümüzü değiştiririz.
Oğuzhan: Yok ben burada biraz hava alıcam. Siz değiştirin.
Eser: Emin misin?
Oğuzhan: Eminim.
Eser ve İbrahim yanımızdan giderken bizde bahçe'nin kenarında olan koltuğa geçtik.
Oğuzhan: Beni yine dizinde yatırsana kafamı çevirdiğimde senin yüzünü görmek mutlu ediyor.
Yağmur: Tamam gel.
Oğuzhan'ı dizime yatırdım ve saçı ile oynamaya başladım.Oğuzhan'ın yanağına küçük bir öpücük kondurmak istedim ama tam yaklaşınca kafasını bana çevirdi ve dudaklarımız buluştu. Bu sefer çekmedim kendimi. Oğuzhan da oylece durdu. Daha sonra uzaklaştık birbirimizden. Birbirimize her zaman olduğu gibi gülümsedik.
Yağmur: Oğuzhan gel üstünü değişir sonrada saçını kurutalım artık hasta olucaksın.
Oğuzhan: Tamam
Birlikte eve girdik. Oğuzhan odasına çıkıp üstünü değiştirmeye gitti.
Yağmur: Gelirken havlu getirde saçını kurutalım.
Oğuzhan: Peki.
Oğuzhan yukarı çıkarken ben de salona geçtim. Eser telefonla konuşuyordu.
İbrahim: Hoşgeldin.
Yağmur: Hoşbuldum. Kimle konuşuyo?
İbrahim: Bedran aradı dizi hakkında sanırım.
Eser'in telefon konuşması bitince bize döndü.
Eser: Dizi hakkında konuşulcakmış. Ben durumu anlattım o yüzden ben ve İbo gidiyoruz.
