14.Bölüm

105 5 0
                                    

Yağmur

Sabah uyandığımda ilk işim saate bakmak oldu. Yanımda duran telefonu almak için hamle yaptığımda aklım daha yeni başıma gelmişti. Ben yine Oğuzhan'ın göğsünde uyumuşum.

Oğuzhan'ın başını alıp kolu'nun üstüne koydum. Daha sonra telefonumdan saat'e baktım. 13:00 olmuş saat. Yuh! Başımı kaldırdığımda Nurdan'ın da uyandığını gördüm. Önce bana göz kırptı daha sonra yanında duran yastığı alıp İbrahim'in başının altına koydu.

Yağmur: Günaydın.

Nurdan: Günaydın.

Yağmur: Ne kadar tatlı uyuyorlar ya.

Nurdan: Evet. Şşt ne dersin kahvaltı hazırlayalım mı?

Yağmur: Tabiki.

Birlikte mutfağa geçtik. Ben pek birşey yapmadım Nurdan'a yardım ettim çoğunlukla. Yemek yapmakla aram pek iyi değil. Kahvaltıyı bahçede yapmaya karar vermiştik. Nurdan'ı mutfakta bırakıp bahçedeki masayı kurmaya gittim. Teker teker yiyecekleri getirip masayı kurdum.

Tekrar Nurdan'ın yanına gidecektim ki çalılıklardan bir ses geldi. Baktığımda 2 tane adam duruyordu. Bakınca kafalarını çevirdiler. Bunlar kim ya?

İçeri girdim Oğuzhan'a baktığımda yerinde yoktu İbrahim de öyle. Arkadan bir el uzanıp ağzımı kapattı. Tepinmeye başladım. Hareket ederken Oğuzhan'ın olduğunu fark ettim. Sesini kalınlaştırarak konuşmaya başladı.

Oğuzhan: Şşt sessiz ol yoksa sevdiğin adam ölür. Şimdi ağzını açıcam sesini çıkartma.

Elini ağzımdan çekince beni kendine doğru çevirdi.

Yağmur: Oğuz ne yapıyorsun?

Oğuzhan: Yemedin demi.

Yağmur: E yani.

Oğuzhan: Tamam neyse boşver.

Yağmur: Günaydın.

Oğuzhan: Günaydın aşkım.

Yağmur: İbo nerede?

Oğuzhan: Nurdan'ın yanına gitti. Gel bizde gidelim.

Elimi tuttu ve birlikte mutfağa geçtik.

Oğuzhan

Yağmur'u korkutamadım böyle şeyleri pek beceremem. Yağmur'u elinden tutup mutfağa ilettim. İbrahim oturmuş Nurdan'ı izliyordu.

Oğuzhan: Hayvan yardım etsene.

Nurdan: Yok yok boşver kesin kendine zarar verir. Zaten bitti bunu alıp gelirim ben siz geçin.

İbrahim: Duydun.

Nurdan'ı mutfakta bırakıp bahçedeki masaya geçtik. 5 dakika sonra Nurdan geldi. Kahvaltımızı yapmaya başladık. Yağmur sürekli etrafa bakıyordu.

Oğuzhan: Yağmur sen iyi misin? Sürekli bir yerlere bakıyorsun.

Yağmur: Hiiç öyle etraf çok güzel ona bakıyorum.

Oğuzhan: Sende bir gariplik var ama neyse.

Yemeğimizi yedik ve sohbet etmeye başladık. Biraz sohbet ettikten sonra Yağmur ve Nurdan masayı toplamaya başladılar. Elindekileri mutfağa bırakıp Nurdan yanımıza gelmişti ama Yağmur hâla gelmedi.

Bir aşk meselesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin