Oğuzhan
Gözlerimi araladığımda güneş yavaş yavaş doğmaya başlıyordu. Oturduğum yerden Yağmur'a baktım. Çok güzel uyuyor. Ayağa kalktım off boynum tutulmuş. Yağmur üstünü açmış bende yorganı tekrar düzgün bir şekilde üstüne örttüm. Saat'e baktığımda 8'e geliyor. 1 dakika nasıl ya biz 17:00 da uyuya kaldıysak bugün başka bir gün eee Berfu gelecekti. Aşağı inerken İbrahim'i aradım. Salon'un yanına gelince telefon çalma sesi duydum. Hemen içeri girdim. Eser,İbrahim ve Berfu farklı koltuklarda uyuyordu. Noluyo burada?
Şaşkınlıkla etrafa bakınmaya başladım. Salon'u hiç bu kadar dağınık görmemiştim. Masanın üstünde bir sürü yapboz parçası, pizza kutuları, içecekler, bardaklar...
Eser: Oooo uyanmışsın kardeşim.
Oğuzhan: Ne oldu burda ya!
Sanırım sesimi biraz fazla yükselttim bu yüzden İbrahim ve Berfu da uyandı.
İbrahim: Noluyo be.
Oğuzhan: Asıl burada noluyo. Açıklama bekliyorum çabuk.
Eser: Eee Yağmur Berfu ile buluşcakmış bizde onu kapıda gördük buradasınızdır diye buraya geldik. Sizi bulamayınca belki odandasındır dedim odanda ikiniz uyuyordunuz. Biz de kıyamadık bu yüzden uyandırmadık.
Oğuzhan: Kıyamadığın için evi dağıtmaya karar verdiniz. Sen de hoşgeldin bu arada Berfu.
Berfu: Hoşbuldum. Aaa benim işe gitmem lazım geç kalıcam yoksa ben çıkıyım. Görüşürüz.
Oğuzhan: Görüşürüz.
Eser: Ben de çıkıcam istersen seni bırakıyım.
Berfu: Zahmet olmasın.
Oğuzhan: Ne zahmet olcak canına minnet.
Eser'in dirseğini karnıma geçirdi hayvan.
Oğuzhan: Ahh!!
Berfu: Efendim?
Oğuzhan: Yani şey burayı toplamaktan kaçıcak o yüzden canına minnet.
Berfu: He tamam.
Eser ve Berfu evden çıktılar.
İbrahim: Oğuz kardeşim bende gidiyim mi?
Oğuzhan: Sen de kaçıyorsun yani.
İbrahim: Eee yani ne bekliyordun.
Oğuzhan: Kaç abi kaç.
İbrahim: Eyvallah.
İbrahim de evden gitti önce salonu temizledim. Daha sonra mutfağa geçtim. Yağmur'a kahvaltı hazırlamak için. Yemekleri yavaştan yaparken bir yandan masayı hazırlamaya başladım.
Çayları koymaya başladım çayları koyarken Yağmur geldi ve bana arkadan sarıldı.
Oğuzhan: Günaydın sevgilim.
Yağmur: Günaydın aşkım.
Yağmur'a döndüm ve hızlıca dudaklarına bir öpücük kondurdum.
Yağmur: Oğuzhan ne yapıyorsun ya birisi görseydi.
Oğuzhan: Merak etme evde kimse yok ben onlara öyle bir koz verir miyim hiç.
