Ali
Sabah telefonumun sesiyle uyandım bir küfür savurdum ve yataktan kalkıp odadan ayrıldım
Gereksiz bir aramaydı ve uykumdan olmuştum yeterince gerginken birde bunlarla uğraşmak beni iyice geriyordu
"Alii"
Onun sesini duyduğumda içime gelen huzuru anlatamam yanına gittim ve gülümseyerek beyaz tişörtümü giydim
"Bugün gitmeyeceksin değil mi"
Bir nefes verdim
"Aşkım bu akşam yemeğinde olamayacağım dışarda yemem gerekiyor"
"Neden ve kimle"
Saçlarını okşamaya başladım
Kendime çekip alnından öptüm
"İş yemeği hayatım"
Modunun düştüğünü hemen anlamıştım
"Bebeğim merak etme kimse sizi rahatsız edemeyecek"
Gülümsedi ama bu gülümseme sahteydi
Ağlamaya başlayan uzayın yanına koşarak gittiğinde bir süre baktım arkasından
Hayatımın aşkını bulmuş ayrıca oğlumuzuda büyütüyorduk
Tebessüm etmeden duramadım
"Ali uzayın mamasını hazırlar mısın"
Gülerek aşşağıya indim ve uzayın mamasını hazırlamaya başladım
"Selin"
"Efendimm"
"Bebeğim bu bisküvilerden kaç tane koyuyorduk"
"Aşkım 3 tane koy ama püre gibi olsun tamam mı"
SELİN
Uzayı yıkarken uzayın suya olan aşkını izlemeye doyamıyordum sürekli alkışlıyor ve bana su fırlatıyordu gel gelelimki şampuanı gördüğü anda huysuzlanıp ağlamaya başlıyordu
Uzayın minik bornozunu giydirip odasına götürdüm
"Üşümesin bebeğim üşümesin"
Uzay boncuk gözleriyle beni izlerken gülmeye başladı
Mavi beyaz tulumunu giydirip uzayla birlikte aşşağıya indim
Tam alinin yanına ilerleyecekken kapı çaldı
Kapıya yönelip kapıyı açtığımda simsiyah giyimli ama bakımlı birisi karşımda duruyordu
"Buyrun"
Dedim sorar gözlerle bakarak
YAZARDAN
Ateş selini ve uzayı bir süre süzdükten sonda gülümsedi
"Ben ateş"
Dedi elini uzatarak
Selinin içini korku kaplayınca aliye seslenip merdivenlerden uzayın odasına geri döndü ali gülümseyerek geldiğinde karşısında ateşi görünce sinirlenmişti
"Senin burda ne işin var lan"
Ateşi itip kendiside dışarıya çıktı
"Yengem ve oğlunla tanışmak istedim"
"Eceline mi susadın lan sen"
Ateş gülerek saçlarını düzeltti
"Bu hayatta önemsediğin kişilerin olduğunu bilmek güzel mertoğlu"
"Ateş senin soluğunu keserim"
"Hadi ya yapsana"
"Ölümün benim elimden olucak merak etme"
"Bana şuan yapacağın tek bir hamlede"ateş aliye keskin nişancıyı gösterdi
Ve devam etti
"Çok sevdiğin karın ve oğlunu indiririm"
Ali sinirle elini sıktı
"Evimden çık git akşam görüşeceğiz"ateş hay hay diyerek evden ayrıldı ali korkmuştu kendisi için değil karısı ve oğlu için korkmuştu
Bu akşam onları güvende bırakmalıydı
Telefonunu çıkarttı
"Ahmet,evdeki güvenliği en üst seviyeye çıkartın bu akşam karımı ve oğlumu
İyi korumam gerekiyor"
Ali eve girip selin ve uzayın yanına ilerledi
"Aşkım bu akşam alt katta kalmanız gerekiyor"
Selin uzayı kucağında sakinleştirmeye çalışırken aliye bakıp başını olumlu anlamda salladı
"Benim şimdi çıkmam lazım"
Ali lacivert takımını giyip evden ayrıldığında saat 17.00'ı gösteriyordu
Restauranta vardığında ise saat 19.27'yi gösteriyordu ali adamlarını ateş gibi dışarıda bırakıp içeriye girdiğinde ateş masasında oturmuş gülümseyerek aliyi karşılamıştı
"Hoşgeldin mertoğlu biraz geç kaldın"
Ali umursamaz tavırlarla karşısına oturdu
"Ee ateş görmeyeli nasılsın"
Dedi dalga geçer tavırla ali
"Seni gördüm daha iyi oldum"
Ali güldü
"Uzatma ateş"
"Direk konuya girelim diyorsun yani"
Devam et diye eliyle işaret etti ali
"Bir anlaşma yapalım mertoğlu"
Ali'nin gözleri sinirden dahada mavileşmişken gözlerini ateşe dikti
"Ben şeytanla anlaşmam ateş ya ölüm ya ölüm"
Ateş güldü
"Tek istediğim basit bir anlaşma ali"
"Korkuyor musun ateş"
"Güldürme beni mertoğlu ben sadece ağabeyimle bir anlaşma yapmak istiyorum"
Ali masaya elini vurdu
"Ben senin ağbeyin değilim"
Çok sinirlenmişti
"İstediğin kadar reddet meroğlu biz seninle beraber büyüdük"
"Bu mu lan senin beraber büyüdük kavramın,beni öldürmek mi"
Ateş arkasına yaslandı
"Sakin ol ali tek derdim karın"
Ali gözlerini ateşe çevirdi ve belindeki silahı çıkardı
"Bir daha sakın karımdan bahsetme seni burda gözümü kırpmadan gebertirim"
"Yapmayacaksın ali"
Ali tetiği çekti ve ateşi omzundan vurdu
"Beni sakın sınama ateş bir dahakine omzundan vurmam haberin olsun"
