~Gidiyorum, ama orda da çiçekleri değil, yalnızca seni izleyeceğim
Azerbaycan yazarı
Cefer CabbarlıKmTh: Jinniee~
KmSj: Sakın bana şirinlik yaparak beni kandıra bileceğini düşündüğünü söyleme
KmTh: Sen neden sinirlendiğinde uzun cümleler kuruyorsun ki?
KmSj: Konuyu saptırma!
KmTh: Ama Jin aşkım
Fazla abartmadın mı sence?KmSj: Öyle mi diyorsun?
Ah evet ya fazla abartdım
Çünkü Jungkook'un kucağına oturmanı es geçersek
Ve bir de Jiminle sarmaş dolaş bir şeyler izlemeni de
Ha bir de Yoonginin dizine yatmasını da
Ve benim yanıma geldiğimiz andan itibaren yanaşmamanı da çıkarsak
Evet fazla abartmışım
Hatta senin üzerine fazla geldiğim için özür dilerimKmTh: Sorun değil canım😚
KmSj: Acaba mal mısın?
Ya da beni daha fazla mı sinirlendirmeye çalışıyorsun?KmTh: Ama ayıp edion
KmSj: Ayıbı sen ediyorsun be!
Seninle sevgili olan kişi benim
Unutmasan sevinirim
Gerçi benden başka herkesle ilgilendiğine bakarsak
Unutmuşsun bileGörüldü
Taehyung şaşkınlıktan beş karış açılmış gözleri ile telefonu oturduğu koltukta yanına bıraktı. Seokjin biraz haklı ola bilirdi ama sadece birazdı işte.
Hemen çaprazındaki koltukta gergin bedeni ile oturan bir adet Seokjin vardı ve konuşmaları bitmesine rağmen çatılmış kaşları ile bir şeylerle ilgileniyordu. Haklı olup olmadığını sorguluyordu ve bu yüzden düşündü; gerçekten bugün hiç mi yanına gitmemişdi? Ve evet, Tanrım, cevap büyük bir Evetdi!
Şimdi gitseydi emindi ki Seokjin o sinirlendiği için yanına geldiğini düşünürdü ama umursamadı. Sadece bir kaç saniyelik bakışla salondaki milletin ne ile ilgilendiklerine baktı. Hoseokla Yoongi koltukta uyuya kalmışlardı, Namjoon gamzelerini belli edecek şekilde sırıtarak birileri ile mesajlaşıyordu, Jiminle Kook ise az önce bilinmeyen(!) bir sebebden odaya çekilmişlerdi. Şuan yanına gitsem kimse bize karışamazdı diye geçirdi içinden.
Koltuktan kalktı ve rotasını Seokjinin kucağına ayarlayarak yürümeye başladı. Tam karşısına geldiğinde bile kafasını kaldırmadı sevdiği. Boş bir ekrana baksa bile ona dönmeyecekdi, emindi Taehyung.
Bacaklarını ayırıp tam kucağına oturdu iki yanına da ayaklarını sallayarak. İyice yerleştiğinde yanan bedenini es geçti ve elindeki telefonu alarak koltuğa bıraktı, ardından kafasını tam da Seokjinin boyun girintisine yerleştirdi. Elleri ile sırtını küçük dokunuşlarla okşamaya başladı ve o.. O tapılası boynuna kokusunun saklı olduğu tek yermiş gibi bakarken derin bir nefes aldı.
Aldığı oksijen onun kokusu ile şenlenerken aldığı tüm soluklarda onun kokusuna ihtiyaç duyduğunu hissetti küçük olan. Hiç durmadan burda soluklanmak istedi çünkü.. Tanrım, bu koku Yer yüzünde sadece bir kişide varmış gibi eşsiz ve huzur doluydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Foolish||Taejin|Texting
Fanfiction~|Tamamlandı|~ kimtata: ~tüm yıldızları sığdırmışdık kalbimize, ve gözlerimiz içimize sığan yıldızlar yüzünden parlıyordu bakışlarımızın kesiştiği her an. ve şimdi her günüme herkese umut olan güneşin beni sinir eden ışıkları ile uyanıyorum. geceler...