Aslı'nın bana seslenmesiyle gözlerimi araladım. "hadi uykucu kalk Mutlu aradı. Acıkmışlar. Ben de acıktım yemek yiyelim. Üzerini değiştirip gel sofrayı hazırlayalım." deyip odadan çıktı. Yatağımdan kalktım banyoyada yüzümü yıkadıktan sonra dolabımdan tayt ve t shirt alıp giydim. Saçlarım kapardığı için tarayıp topuz yaptım ve mutfağa gittim. Aslı makarna ve salata yapmış, sofrayı hazırlıyordu. Bana " hadi çocukları ara da gelsinler. Çok acıktım. Gerçi sen uyanmadan sandviç yapıp yemiştim ama o benim kıymetlimin üçte birini doldurmadı. Aslıya gülüp Akın'ı aradım. Üçüncü çalışta açtı." Akın yemek hazır Mutlu'yu da alıp gelin hadi. "" tamam maviş. Bir şey lazım mı marketten alalım."" Yok yok Aslı almış bir şeyler hem gelirken yaptıkları da var çabuk gelin acıktık. "" tamam geliyoruz. " on dakika sonra kapı çaldı. Mutfaktan çıkıp kapıyı açtım. Mutlu, Akın'ı ve beni kenara itip içeri koştu. Akın " çok acıkmışta ondan. "dedi. Ona bakıp güldüm" hadi geçelim. " beraber mutfağa gidip masaya oturduk. Aslı makarna için herzaman ki özel sosunu kullanmıştı ve çok güzel olmuştu. Mutlu " ya kızım seni alan yaşadı lan çok güzel olmuş. " Aslı kibirli bir gülümsemeyle " herzaman ki gibi. " dedi. Akın ile birlikte onlara bakıp güldük.
Yemekten sonra sofrayı beraber toplayıp bulaşıkları yıkadık. Gündüz uyuduğumuz için hiçbirimizin uykusu yoktu. Güzel bir macera filmi açıp izlemeye başladık.
İki tane daha filmden sonra çocuklar evlerine geçti. Bizde odalarımıza geçtik. Biraz kitap okuduktan sonra yatağıma yatıp uyudum.
Öğlene doğru uyanınca banyoya ilerleyip güzel bir duş aldım. Üzerime sade beyaz bir elbise giydikten sonra içeriye gittim. Aslı ortalıkta gözükmüyordu. Odasına gidip, baş ucuna geldim. Masasının üzerinde duran bardağı alıp içindeki suyu kafasından boşalttım. Birden sıçrayarak uyandı. Haline kahkaha atıp "günaydın uykucu hadi kalk bakalım. Kahvaltımızı dışarıda yapalım. Ben çocuklara haber vereyim diyerek o kendine gelmeden koşarak dışarı çıktım. Anahtarımı alıp, karşı dairenin ziline bastım. Uzun süre kimse açmayınca ısrarla çalmaya devam ettim. İçerden yüksek küfür sesleri gelmeye başlayınca zili ritimli bir şekilde çalmaya devam ettim. Kapıyı açan Akın " ne var lan ne var bir uyutmadın." dedi. Gülümseyip, bağırarak "günaydınnn hadi dışarı çıkıyoruz hazırlan ve Mutlu 'yu kaldır." dedim. Akın bir kaç saniye yüzüme boş boş bakıp " tamam." deyip aniden kapıyı yüzüme kapattı. Evin kapısını açıp salona ilerledim.
Uzun ısrarlar sonucu Aslı' yı Avm'ye gelmeye ikna ettim. Neymiş oradaki kafelerde servisi geç yapıyorlarmış ta hanımefendi aç kalmayı sevmezmiş neyseki
ufak yalanlarla, oradaki kafelerde servis çok hızlıymış ve Avm bununla ünlüymüş deyince benim bunu nereden bildiğimi hiç sorgulamadan kabul etti.
Avm'ye gelince son kata çıkıp kafeleri inceledik ve iskender yemeye karar verdik. İki saat sonunda restorantdan çıktığımızda Aslı adeta burnundan soluyordu. "kızım hani bunlar çok hızlıydı hani servisi hemen yaparlardı." ama ben öyle okumuştum bir yerde deyip işin içinden sıyrılmaya çalıştım ama Aslı bunu tabiki de yememişti. O sırada Mutlu, Aslı'nın bana çemkirmeye hazırlandığını anlamış olacak ki " hadi sinemaya gidelim deyip Aslı' yı çekiştirmeye başladı. Akın da kolunu omzuma atıp" hadi şunları takip edelim. "dedi.
Mutlu korku, Aslı aşk filmi istediği için on dakika kadar tartışıp bilim kurgu filmine girmeye karar verdik. Salona girince numaralarımızın olduğu koltuklara geçtik. En sağda ben yanımda Mutlu, Aslı, Akın şeklinde oturmuştuk. Benim diğer yanım boştu. Filmin başladıktan iki dakika sonra bizim sıranın başında biri belirdi bana baktıktan sonra yerine oturdu. Ama sonra aniden bana tekrar baktı. Ve şaşkınlıkla "Ayça" dedi.
