Keyifli okumalar
🌻
Sinirlerime hakim olamayarak arkamı döndüm. Ve bağırmaya başladım "sana ne be adam. İstediğim yerde, istediğim kadar kalırım. Bana karışma hakkını kendinde nasıl görebilirsin?" adamın ifadesiz suratı gittikçe sinirlenmeye başladı. "bana bak kızm ben Yiğit Süvariyim. Birincisi bana bir daha bağırırsan bağıracak bir sesin olmaz. İkincisi burası benim mekanım ve burada seni istemiyorum. Şimdi defol git!" adamın bağırmasıyla daha doğrusu kükremesiyle yerimden sıçradım. Ve birden gözlerim doldu. Birkaç saniye adamın suratına boş boş baktıktan sonra" bana bağırma! Ayrıca mekanını yemedik merak etme bir daha uğramam zaten. " dedim ve hızlıca yanından ayrılarak bizimkilerin yanına gittim. Onlara bir şey söylemeyecektim çünkü daha fazla laf kaldırabileceğimi düşünmüyordum. Ayrıca boş yere olay çıkarmaya gerekte yoktu ama adamın beni neden mekanından kovduğunu da anlamamıştım. Aslı'nın yanına oturunca "hadi gidelim kendimi pek iyi hissetmiyorum."dedim. Akın" ne oldu hastaneye gidelim mi? Diye sordu. "gerek yok. Dans ederken başım döndü biraz hem yarın dersimiz de var kalkalım." diyerek endişelenmelerini önlemeye çalıştım. Herkes onaylayınca taksi çağırıp eve döndük. Odalara gitmeden önce Aslı "anlat bakalım orada ne oldu ben senin yalan söylediğini hemen anlarım." deyince mecburen gerçekleri anlatmaya başladım. Zaten ben adamın beni neden kovduğunu anlayamamıştım. Belki Aslı 'nın bir fikri olurdu. "bir tane adamla seninle dans etmeden önce göz göze gelmiştik. Hani size birine çarptığımı söylemiştim ya işte o adam bana ' küçük kızlar buraya gelemezler buradan git' falan dedi bende umursamadım. Sonra da tek dans ederken yanıma geldi 'sana git dememişmiydim neden gitmedin?' deyince bağırarak 'sana ne istediğim yerde dururum' dedim. O da daha çok bağırarak 'ben Yiğit Süvariyim. Burası benim mekanım defol' dedi. Bana neden böyle söylediğini hiç anlamadım ona bir şeyde yapmamıştım. Zaten tanımam etmem. " anlatmaya son verip Aslıya baktım." senin hiçbir suçu yok. Bence adam başka bir şeye sinirlenip sana patladı. Üzülme adam Mutlu'nun dediğine göre sinirli birisiymiş. O da sana denk geldi. Zaten ancak okulda görürsün o zaman da görmezden gelirsin ayrıca hadi yatalım geç oldu." deyip ayağa kalktı. Ve iyi geceler deyip odasına gitti. Benimde uykum gelmişti zaten o yüzden gidip yattım. Hem Aslı haklı adam büyük ihtimalle başka birine sinirlenmişti. Ben de ona çarpınca sinirlerini daha da germiş olmalıyım. O adamı daha fazla düşünmeye gerek yok hem ayrı bölümlerdeyiz bir daha göreceğimi sanmıyorum. Uykum iyice bastırınca gözlerim kendiliğinden kapandı.*******************************************
Yiğit SüvariUzun bir aradan sonra bugün üniversiteye gitmiştim. Aslında okulun ilk günleri gitme gibi bir alışkanlığım yoktu ama Egemen çağırdığı için gitmiştim. Devamsızlık gibi bir derdim yoktu çünkü beni okuldan atmaya kimse cesaret edemezdi. İşletme son sınıf öğrencisiyim. Aslında ben 26 yaşındayım ama bazı sebepler yüzünden geç başlamıştım. Gerçi bana kalırsa okumaya gerekte yoktu ama babam işlerinin başına eğitimli bir şekilde geçmemi istemişti. Normalde kimseyi dinleyen bir yapım yoktur ama babam benim için herkesten daha önemli.
Bahçede Egemeni bulunca yanına doğru ilerledim "ne oldu? Beni neden çağırdın?" diyerek yanına oturdum. "bir kızla karşılaştım." deyince "ne olmuş " deyip ona baktım. "sıradan bir kız değil. Kız Ayça'nın kopyası gibi bir şey." deyince dikkatle Egemene baktım. "nasıl yani" "sinemada farkettim. Adı Müge. Yani kesinlikle Ayçayla alakası yok zaten daha bu sene üniversiteye başlamış. İzmir'den arkadaşları ile beraber gelmişler. Bir de sabah karşılaştık. Hukuk fakültesine başlamış." dikkatle Egemeni dinledim. "kızın bir şeyden haberi olmaya bilir bir de biz araştırtıralım kimmiş neciymiş." saate baktım ve dersimin olduğunu farkettim bir girsem iyi olurdu Egemen 'e "dersim var akşam benim mekana gel orada görüşürüz." deyip yanından ayrıldım.
Dersten sonra üniversitenin içindeki kafelerden birine kahve içmek için gittim. Birkaç dakika sonra içeri bir adam ve kız girdi. Karşımdaki masaya oturunca kızın Ayça' nın aynısı olduğunu anladım. Demek ki Müge bu kızdı. Ben ona bakarken göz göze geldik. Ama bakışlarını hemen kaçırdı. Bu kızın Ayça olmadığı çok belliydi çünkü kıyafetleri ve tavırları hiç ona benzemiyordu. Bir kere Ayça daha süslü bir kızdı ve açıkcası şımarığın tekiydi. Ayrıca bana karşı duyguları vardı. Beni görünce gözleri parlar ve bir dakika yanımdan ayrılmazdı. Tabiki ona karşı bir şey hissetmiyordum çünkü o tüm erkeklerle yakın bir kızdı ve ben onu arkadaşımın kardeşi sıfatı dışında hiç görmüyordum.
Egemen tabiki bunu bilmiyordu.Kahvem bitince kızın gözlerine bakarak kafeden ayrıldım.
Akşam mekanda otururken kapıdan giren Müge ve arkadaşlarını gördüm. İçeceklerini içerken göz göze geldik. Yine gözlerini kaçırdı ama ben bakmaya devam ettim. Biraz sonra arkadaşıyla beraber dans etmeye kalktı. O sırada yanıma gelen Sina'yı fark ettim. "ooo en sevdiğim düşmanım. Uzun zamandır görüşmüyorduk ben de bir seni göreyim dedim." deyip yanıma oturdu. Onu umursamadan Müge'yi izlemeye devam ettim. Aslında ona bakınca Ayça'ya bakıyor gibi hissetmiyorum. Sanırım bakışlar görünüşlerden daha önemliydi. Sina nereye baktığımı anlamış olacak ki" kim o güzel kız bir tanışsaydık. "deyince birden sinirlendim ve" defol buradan Sina. O kimse değil tanımıyorum. "" hı hı tanımadığın belli. Neyse sonra ben tanışırım. Seni de sinirlendirdiğime göre görüşmek üzere. "deyip gitti. Tabi ben de o sinirle gidip Müge'yi kovdum ve sonra arkasından bakmak zorunda kaldım.
Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın olur mu? ⬇️⬇️⬇️🥰 🌼
