ZAAF

-gergin-

Yaklaşık 20 dakikadır okul müdürümüzün odasında bize verilen nasihat , uyarıları dinlemekteyiz.
Müdürümüz Cemal Bey Yağmur ve beni kınarken tabii ki Sina ve Elif'i de bizden ayırmıyor.

"Bakın çocuklar,bu kaçıncı!Ben artık bu olaylara anlam veremiyorum.Böylesine ciddi yaralara sebep olan kavgalarınızın nedeni ne olabilir?Sizi bıraksak birbirinizi öldürecektiniz resmen!"

"Keşke bıraksaydınız Hocam."
"E bu dayağa doymamış!"
Yağmur Sina'nın üzerine doğru hızla atlayacağında en az onun kadar hızlı olarak bileğini kavrayıp yanımda durmasını sağladım.
Alayla gülerek bir Sina'ya bir de Elif'e baktım.
"Şşş Yağmur!çok istiyorlarsa cehennemi, bir dahakine yollarız."
Yağmur ikna olup bana katılarak sırıtırken kolundaki tırnak izlerinin ne kadar da canını yaktığını anlayabiliyordum. Canının acıdığı ortada olmasına rağmen o Sina'ya baka baka sırıtırken onun aksine odada ondan başka kimse gülmüyordu.
Aslında öğretmenlerimize de hak veriyordum sonuçta bu,okulda aynı kişilerle ettiğimiz ciddi hasarlara sebep olan 3.kavgaydı.Fakat ne yapabilirdik ki? Sonuçta hiç bir kavgayı da başlatan da biz olmamıştık.Bu insan kılıklı yaratıklar duramıyordu,ve haklı taraf her zaman biz olmuştuk.
Karşı taraf daha fazla hasar aldığından,ilk darbeyi biz yaptığımızdan herkes onların mağdur taraf olduğunu düşünse de şeytandı bunlar şeytan.
...
"Yani çocuklar benim diyeceğim bir daha diye bir şansınız yok .Öyle bir şey olmayacak çünkü 3 oldu. Üzgünüm ama ya okuldan atılacak, ya da bir şekilde karşı tarafı ikna edeceksiniz. Ben 2. şık için elimden geleni yapıyorum.Sina ve Elif'in ailesiyle konuştum.Birazdan onlar da burada olacak.Şimdi siz çıkabilirsiniz,rehberlikte bekleyin.Ha birde! Oradaki öğrencilere ve hocalara da benim odama gelmelerini söyleyin."

"Tamam hocam,teşekkürler."
Müdürün odasından çıktıktan sonra nasıl olurda onların haklı çıkıyor olduklarını anlamaya çalıştım.Başlatan taraf onlardı.Her şey Alp'in başının altından çıkmış.Alp gelip Yağmur'dan ona bir şans daha vermesini isterken temasta da bulunmuş .Yağmur ona ne kadar başından gitmesini söylese de, Alp işte.Daha da ileri gidip kızın yanına oturmuş aynı zamanda da temas edince Yağmur dayanamayıp bağırmış.O sırada Ömer de koridorda olunca olanları görüp Yağmur ve Alp'in yanına gelmiş.İlk başta kibarca onu kovmuş fakat Alp ona onu ilgilendirmediğini söyleyip küfürlü konuşunca ve tekrar Yağmur'a sırnaşmaya başlayınca haklı olarak Ömer de sinirlenip Alp'i Yağmur'un yanından sertçe kaldırıp Alp'in sarışın yüzüyle yumruğunu buluşturmuş.

Yankı'yla biz geldiğimizdeyse fazlasıyla şiddetli bir kavga vardı.
Olaya el atıp Yağmur'a yardım ederek Ömer ve Alp'i ayırmaya çalışırken anlamadığım bir şekilde kendimi de kavganın içinde bulmuştum.

"Bak gör,Sina hâlâ Alp'i seviyor.Yoksa niye durduk yere aileme küfür etsin insan kılıklı şeytan?Alp şerefsizi yüzünden oldu tüm bunlar! Sina Alp'in benim peşimde olmasını kendine yediremiyor. Gerçi bende bu durumun hiç mi hiç beni olumlu etkilediğini söyleyemem ama,"

"Neyse ,olan oldu. Önemli olan şimdi ne yapacağımız."

"Vallaha seni veya bizimkileri bilemem Sude ama ben ne yapacağımı gayet iyi biliyorum."

"Ne yapacakmışsın?"

Soruma cevap vermek yerine şevkle sırıtınca aklındaki planı daha da merak ettim.Rehperlik odasının kapısını açıp içeri bir adım atmıştım ki adımımla Yankı'nın dibimde bitmesi bir oldu.
"Sude,dudağın kanıyor!"
Elim dudağımın kenarına gitti,dokunmamın verdiği acıyla sessizce inlediğimde 6 tane korkuyla bakan gözle karşılaştım.
"Sorun yok,çok kötü değil. Öyle birden değdim diye acıdı."

"Siz revire gitsenize."
Yağmur Ömer ve Yankı'ya bu cümleyi kurarken odadaki 2 hocayı kâle almamış olmalıydı.Ve bir dakikda!bu o hoca! Aman Allahım neden ben?
Benden istemediğim halde dayak yiyen nöbetçi hocanın da burada olduğunu görünce başım yere eğildi.
"Yok.Gerek yok."