- Bomba gibi bir fikir -

42 6 0
                                    

....

İnanılmaz.
Bu sıralar yaşadığım şeyleri özetleyen tek kelime. İnanılmaz.Gerçekten
inanması güç şeyler yaşıyordum.
Daha da önemlisi,ne işim var benim burada?
Yattığım hastane yatağında doğrularak oturduğumda başıma giren ani ağrı yataktan ayrılmamı engelledi.
Yatağımın çaprazındaki koltukta serilmiş bir şekilde oturarak uyuyan Yankı'yı gördüğümde neden burada olduğuma karşı olan merakım daha da arttı.
Başımdaki ağrının hafiflemesinden yararlanarak yataktan kalkmıştım ki bir anda başım dönünce kendimi Yanımdaki sehpanın üzerindeki bardakla birlikte yerde buldum.
Sargılı olan sol elimle şakalarımı ovalarken diğer yandan ayağa kalkmak için çabalıyordum.
"Sude?"
Çıkarttığım seslerden dolayı uyanan Yankı'ya döndüm.
Mahcupça gülümsediğimde dudaklarını birbirine bastırarak başını iki yana salladı.
Yanıma ulaşıp beni kalkamadığım hastane zemininden kaldırdı.Bardağı yerden aldı.
Yankı beni yatağa oturttuğunda teşekkür ettim.
Kapının açılmasıyla ikimizde nefes nefese odaya dalan Ömer'e döndük.
"Ne bu şiddet, bu celal?"
"Asıl sana sormalı.Ne bu şiddet, bu celal?Ömerciğim."
Ömer hastane koltuğuna yayıldığında derin bir nefes alıp bıraktı.
"Cam kırılma sesi geldi ya,onun sesine geldim.Bir şey oldu sandım."
"Sakar Suyumuz uyandı,uyanır uyanmaz işini yaptı,bardağı düşürdü."
Yankı bana dönüp göz kırptı,ben ise ona sadece gülümseyerek karşılık verdim.
"Ee nasıl oldunuz Hanımefendi?"
"İyiyim Ömer Bey. Fakat size sormalı, neden buradayım ben?"
Benim şakayla ciddiye karışık bir imada bulunmama rağmen Ömer ve Yankı'nın bir anda yüz kasları belirdi.
Yankı ağzını açmıştı ki,kapıdan giren annem ve Yağmur'u görünce hiç konuşmadan sustu.
Yankı oturduğu yatağımdan kalkıp Ömer'in yanında dikilmeye başladı.
Annem yanıma gelip Yankı'nın oturduğu yere oturup ellerini saçlarımda bir gezintiye çıkardı.
"Nasıl oldun kızım?"
"İyiyim."
Annemin gözlerindeki endişe kendini fazlasıyla belli ediyordu.Yalandan gülümseyen dudakları bile bu endişeyi saklayamazdı.
Hüzünle nefesini verip dudaklarını araladığında kurumuş boğazım'ın suya muhtaç olduğunu fark ettim.
Annemin konuşmasına izin vermeden ondan önce ben konuştum."Susadım."
Yankı başıyla onaylayıp Ömer'e yanındaki suyu işaret ettiğinde Ömer de şişeyi bana getirdi.
"Suya su verelim bakalım."
Şişedeki su yarıya indiğimde kapağını kapatıp üstünde markasının yazıyor olmuş olduğu kâğıtla oynamaya başladım.
"Öğğh iğrençsin Ömer!"
Yağmur tiksinircesine Ömer'e bakarken o sadece Yağmur'a omuz silkmekle yetindi.
Annem Ömer'e bir bakış atıp tekrar bana döndü.
"Neden yaptın kızım,neler oldu yine?"
Evet anne. Bende kendime bunu soruyorum;Neler olmuş yine?
"Neyi neden yaptım anne?Ne oldu?"
Annem cevap vermediğinde hatırlamak için zihnimi zorladım. Hatırlamaya çalıştıkça başım ağrıdığında Yağmur anlatmaya karar vermiş olacak ki konuştu.
"Elif ile kavga etmiştin hatırlıyor musun?"
Evet,hatırlıyorum.Alp ile Ömer kavga ediyordu,bir şekilde bende dâhil olmuştum.
Onu başımla onayladım."evet."
"Elif seni tuvalete sürüklemeye başladı bende gelecektim, sen istemedin diye beklemeye karar verdim.Bir kaç dakika size konuşmanız için izin verdim. Sonra 15 dakikanın konuşmanız için fazla olmuş olduğuna karar verip tuvalete geldim.Ama kapı kilitliydi.Bende sizi dinlemeye çalıştım. Fısıldaşıyordunuz,yani ne dediğiniz anlaşılmıyordu. Kapı da kilitli olunca endişelendim.Bulunduğumuz koridorda nöbetçi bir hoca olduğu aklıma geldi,gidip hocayı alıp tekrar geldim.Bu sefer ikinizde acıyla inliyordunuz ve Elif hıçkırarak haykırmaya,yardım istemeye başladı "Bu kız kafayı yemiş" gibi bir şeyler diyordu.Hoca en sonunda kapıyı omuzuyla sertçe ittirerek açıp içeri girdiğimizde ikinizde yerde baygın bir şekilde yatıyordunuz ve... ve senin elinde,"
Derin bir nefes aldı
"Senin elinin dibinde kanlı,büyük bir cam parçası vardı.Sude,"

Olanlara anlam ararken kaşlarım çatıldı. İçimdeki Sude bu duyduklarına koskocaman bir kahkaha atıyordu ve ardından büyük harflerle"NE!?"diyerek devam ediyordu.

ZAAFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin