Milyonda bir görülen bir hastalık.
"Kseroderma Pigmentosum"
Ve bu hastalığa mahkum genç bir kız.
Hayatında hiç Güneş'e çıkamayarak sosyal yaşama meydan okuyor...
Bu hastalık kendisine yanlızlığı,çaresizliği ve psikolojik sorunlar yaratırken karşısın...
Medya'yı en sevdiğim şarkılardan biri olduğu icin sizlerlede paylaşmak istedim.Dinlediyseniz nasıl buldunuz?
Yeni kitabıma hoş geldiniz.❤ Tarihleri atalım hemen💫😉 Herkes hazırsa başlıyoruz😇
____________________☆___________________
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
●Kurabiye Canavarı●
■Geçmiş ■ [8 Haziran 2010,İzmir]
Küçük kız mutlu bir sabaha uyanmış annesi ile birlikte kurabiye yapıyordu. Annesi sabahları kurabiye yenmemesini ,kahvaltı yapmasını ne kadar çok söylesede küçük kızının inadını kıramıyordu.Sonunda pes ederek küçük kızının dediği gibi kurabiye yapmaya mutfağa gittiler. Minik kız annesinin kurabiye teklifini kabul ettiği için sevinçten yerinde dönüp duruyordu...
Mutfağa geldiklerinde annesi durdu. Annesine bakarak küçük kızda durdu. Annesi küçük kızının o ela gözlerinin harelerini görmek için önüne çöktü. Şimdi tam aynı boydalardı.İkiside birbirlerine sevgi dolu bakıyordu. Küçük kız o büyüleyici ela gözlerini annesinden almıştı.Herşeyiyle tepeden tırnağa annesinin kopyasıydı.Saçları annesinki gibi açık kahve,teni annesininki gibi kar beyazı,gözleri annesinki gibi bal rengiydi... Annesi küçük kızını daha fazla bekletmeyerek söze girdi.
"Bugün benim aşçı yamağım olmak istermisiniz küçük hanım."Annesinin bu teklifi karşında ağzını sevinçten kocaman açan minik kız yaşadığı mutluluğu tarif edecek sözleri bulamıyordu.Onun yerine annesine kocaman sarılarak;
"Bugün gerçekten senin aşçı yamağın olacağım Loli"dedi.
Küçük kız annesine hep Loli derdi.En sevdiği peluş köpeğinin adıydı Loli. Hoşuna gidiyordu bu isim.Annesi de ona sıklıkla küçük hanım yada kurabiye canavarı diye hitap ederdi.Bu iki lakapta hem annenin hemde küçük kızın çok hoşuna gidiyordu.
Annesi kızına çok düşkündü.Kızının dünyaya gelişinde öğrendiği hastalığı karşsında yıkılsada asla kızına olan sevgisinden vazgeçmedi.Yıllar geçti ve bu sevgi kat ve kat daha çok arttı.Bu dünyada onu ayakta tutan tek şey kızı ve büyük aşkı eşiydi. Eğer dışarıda kocaman bir dünya var olsa bile ,o kızı için kocaman küçük bir dünya yaratabilirdi. O Güneş'in annesiydi...
"Kurabiyelerim neden olmuyor Loli?"
Küçük kız çatık kaşları ve bükülmüş dudaklarıyla annesine baktı.Annesi kendi yaptığı kurabiyelerden gözlerini alarak kızının yaptığı kurabiyelere göz attı.Gördüğü görüntü karşısında ufak bir kahkaha koptu ağzından.Küçük kız sinirli bakışlarını annesine gönderdi. Ne kadar uğraşsada onun gibi yuvarlak kurabiyeler yapamamıştı.Oflayarak arkasını döndü.
