Teoman'ın tüm şarkıları Sinan'ın karakterine cuk diye oturuyor, ağlamak istiyorum..."Abi, normalde benim yapmam gereken hareketler bunlar. Sana noldu?" Kerem endişeli bir şekilde Osman'ın yaralarına bakıyordu.
Osman'a pansuman yapan ise anlamadığı bir sebepten dolayı Sinan'dı. Herkesten çok o endişelenmiş, hemen yanına koşmuştu.
Boş sınıfta bok Necdet'i bekliyorlardı, Osman arkadaşlarını da bu işin içine karıştırdığı için kendini kötü hissetse de bir yanı o dövme olayından sonra rahatlamıştı.
"Yalnız fena benzettin he." dedi Eda sırıtarak.
Işık, Sinan'ın yanında diz çökmüş, yavaşça Osman'ın yaralarına dokunmak için uzanmıştı. Çok acıyor mu diye soracaktı ama Sinan buna izin vermedi.
"Dokunma!" Sesi istediğinden daha sert ve sesli çıkmıştı, Işık irkilip elini hemen geri çekti.
"Dokunma, canı daha çok yanmasın..."
Osman kaşlarını çatarak Sinan'a baktı. Gözleri dudağına bastırdığı pamuğa odaklıydı ama Osman, sinirlenerek yüzünü geri çekti.
"Dokunabilirsin, Işık." dedi Sinan'ın aksine sakin bir ses tonu ile.
Sinan şaşırdığını belli etmesede eli ilaçla birlikte havada kalmıştı, sonra pansuman yapmayı bıraktı. Osman'ın ona neden kızdığını anlayamıyordu.
Necdet sınıf odasına girip her zamanki gibi ezberlediği "elbet bir gün sizi bu okuldan atacağım" konuşmasını yaparak iğneleyici bakışlarını attıktan sonra herkes kafa dağıtmak için Sinan'ın evine geçmeye karar verdi.
Osman hariç herkes.
"Siz gidin ya, ben eve gidip uyumak istiyorum."
Sinan'ın aklı gün boyunca Osman'da kalmıştı.
🌰
Ertesi gün okulda Osman Sinan'ı görmezden gelmeye başladığında iyice kafası karıştı Sinan'ın. Onunla konuşup gülmeyi, sesini duymayı çok özlemişti. Sadece bir gün geçmesine rağmen...
Osman'a düşündüğünden daha çok bağlanmıştı. Bu durumu düzeltmek için elinden geleni yapacaktı.
Zil çaldığında kararlı bir şekilde toplanacakları yere gitmeden önce Osman'ın yanına gidip onu kolundan tuttu.
"Konuşabilir miyiz?"
🌰
Çimenlere oturmanın yasak olduğu yere koydukları banka oturdular.
Sinan daha ne diyebileceğini düşünürken Osman tahmin etmeyeceği bir soru sordu.
"Işık bugün niye okula gelmedi?"
Sinan kaşlarını çatarak omuz silkti. Gelmediğinin farkında bile değildi. Belki hastalanmıştı, okuldan sonra onu aramaya karar verdi.
"Bilmiyorum, bugün konuşmadık."
Osman dalgınca kafasını sallayıp ağzına fındık atmaya devam etti.
"Seni kızdıracak birşey mi yaptım diye düşünüyorum dünden beri." Sinan gözlerini Osman'a odakladı. "Öyleyse, özür dilerim."
Osman gülümsedi, içten değildi. "Bu iki oluyor."
Sinan'ın sabrı giderek azalıyordu, Osman henüz olumlu bir cevap vermemişti. Birden bakışına karşılık verirken sinirli olduğunu fark etti.
"Sinan, beni kızdırmadın ama Işık'a olan tavırların kızdırdı. Kıza ne halde davrandığının farkında bile değilsin. Güya sevgilisiniz ama bugün okula neden gelmediğini bile bilmiyorsun. Ne kadar da ilgilisin kıza karşı, gözlerim yaşarıyor." Osman dalga geçiyordu, sinirinden alnındaki damar ortaya çıkmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
benimle kayboldun | sinman
Teen Fiction"durup baktın göz ucuyla, başka biri vardı yanında sakin kalamazdım benim olacağını bilmesem"