Bölüm #7

5.1K 485 165
                                    

uyarı: hafif cinsel içerik ⚠


Jimin uyandığında ve Jeongguk'un odasında inlediğini duyduğunda, neredeyse rahalamış hissetmişti. En azından, bir süre onunla konuşmak zorunda değildi. Jimin hala kendine bu kadar zayıf ve meraklı olduğu için kızgındı. Alfa olan olması gerekiyordu, büyük olan taraf, güvenilmesi gereken kişi. Bir daha asla.

Birdenbire, Jeongguk'un inlemeleri arasında birkaç söz duymuş ve oturma odasına gitmişti, omeganın duş almak istediğini tahmin ediyordu.

"Jimin..."

"Evet? Buradayım. Banyoya mı gitmek istiyorsun?"

"J-Jimin..."

Oh siktir, pekala. Jimin kızarmış ve yatağına geri dönmüştü, Jeongguk'un adıyla inlemesini görmezden gelmeye çalışıyordu. Üzgün bir şeyler, üzgün bir şeyler hakkında düşün! Taehyung'un ona Jeongguk'un onu unutabileceğini söylediğini hatırlamaya çalıştı ama hiçbir şey midesinde yanan ateşi bastıramıyordu.

Jimin alt dudağını ısırdı ve başka bir şey hakkında düşünmeye çalıştı ama bu gittikçe tehlikeli olmaya başlıyordu. Eğer hissettiği heyecanı rahatlatacak bir şey yapmazsa kızgınlığını tetikleyecekti. Bunun üstüne, bu tamamen bir kâbus olurdu, ve ayrıca Taehyung ve Yoongi'nin iki azgın kurda aynı anda bakmaktan başka işleri de olabilirdi.

Jimin elini kendi etrafına sardı ve memnuniyetle hafifçe inildedi. Bunun duygusal olmasına gerek yoktu. Çok hızlı ve pratik de olabilirdi. Yavaşça kendini çekmeye başladı, kendine dokunmasının üzerinden ne kadar geçmişti merak ediyordu, belki iki hafta olmuştu. Jeongguk'a göz kulak olmak sürpriz ona olmuştu ve vücudunu buna hazırlamamıştı. Aklını da.

Tek eli yeterince iyi hissettirmiyordu, bu yüzden diğerinin baldırlarında dolaşmasına izin verdi. Jeongguk'un parmaklarının kendisini okşadığını hayal ediyordu. Omega hakkında düşünmenin yanlış olduğunu biliyordu ama eğer bundan ona bahsetmezse sorun olur muydu ki? Beyni Jeongguk'un onu öptüğü ve sertçe penisini sürdüğü, menilerini istediği ya da gözlerinin içine bakarken penisini yaladığı hakkında yeni senaryolar üretmeyi durduramıyordu-

"S-siktir!" Jimin inledi, tişörtüne doğru geldiğinde kalbi deli gibi çarpıyordu.

Acı vermeye başlayana kadar kendini çekmeye devam etti, orgazmından sıyrılıyordu. Daha az uyarılmış hissediyordu ama bu yeterli değildi. İkinci tur. Elini yeniden penisinin etrafına sardı ve baş parmağıyla hafifçe ucuna vurdu, suratını buruşturmuştu. Şu an çok hassas olsa da kendini okşamaya devam etti, dişlerini gıcırdatıyor ama hala Jeongguk'un ona dokunduğunu, sırtını tırnaklarıyla çizdiğini ve altında dokunulmadan geldiğini hayal ediyordu-

"Siktir!"

Nefes nefeseydi, ikinci defa boşaldığında acıdan ve zevkten yüzünü buruşturmuştu. Bacaklarını ellerinin hareketini durdurmak için birbirine bastırdı. Çok fazla, çok fazla... Jimin ağır ağır nefes aldı, avuç içini tişörtüne silip gözlerini kapamıştı. Kendini çok yorgun ve çok fena boşalmış hissediyordu. Sarılmaya ihtiyacım var. Ürkütücü bir titremeyle ne istediğinin farkına varmıştı. Yana doğru döndü, vücudu onu Jeongguk'a yönlendiriyordu ama ona dokunamayacağını biliyordu.

Aptalca bir şey yapmak yerine, Jimin kendine uykuya dalmak için izin verdi.

•••

"Bugün nasıl hissediyorsun?"

"Dün gece korkunçtu."

Jeongguk, Jimin'in onu tamamen sessizlik içinde banyo yaptırmasına izin vermişti ve alfa sırtını sabunla keselerken onu hiç rahatsız etmiyordu. Jeongguk çok kötü görünüyordu ve Jimin'in onunla önünde sonunda konuşması gerekiyordu.

light is burning | jikook [türkçe] ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin