Okumaya başladığınız saati yazın kuzucuklar,keyifli okumalar <3
-Ne tür bir insan iki tane hat kullanır ki ?
Kahvemden bir yudum aldım ve gözlerimi kızlara diktim.Nilay söze girdi:
-Ulan aklıma bir şey de gelmiyor ki anasını satayım.
Nazlı ordan atılmıştı.
-Düşünüyorum ben de.
-Aslı ile konuştum işte dün ben de onun da aklına bir şey gelmedi sizin gibi.Düşündükçe kafayı yiyecek gibi oluyorum.Saldım artık ben de.
-En iyisi
Dışardan gelen bağırışmalarla irkildik.
-Noluyor ?
-Birileri kavga ediyor sanki,gelin bakalım.
Uzun dar koridordan bahçeye doğru inen merdivenleri izledik ve kalabalığı yararak olay mahline ulaştık.Arzu, tanımadığım bir kızın saçından tutmuş hesap soruyordu.Arzu,okula henüz yeni gelmişti. Tolga ile de baya uzun zamandır sevgililerdi ama fuckbuddy mi sevgili mi oldukları belli değildi.
-Ne ulan bu? Kim lan bu yelloz ? Ulan Tolga gelmişini geçmişini eline vericem.
-Aşkım valla o beni ayarttı, ben bir şey yapmadım.
Kızlarla izlerken gülme krizine girmiştik.
-Ulan yiyişirken kendinden geçmiştin pezevenk ağzımı açtırtma şimdi.
-Aşkım pezevenk falan ayıp oluyor ama
Ulan Tolga feci sıçtın işte bu sefer, Arzu'yu azıcık tanıdıysam bunu onun yanına bırakmazdı.Kadriye Hoca bağırışmaları duymuş olsa gerek kalabalığı yararak geldi sinirle.
-Noluyor burda ? Arzu napıyorsun sen ?
Arzu Kadriye Hoca 'yı görünce kızın saçını bıraktı,neye uğradığını şaşırdı.
-Hocam ben..çok üzerime geldi.
Kızı işaret etmişti.
-Ne yalan söylüyor, aldatılmaya katlanamadı.
-Ne diyorsun sen be?!
Tam atak yapıyordu ki Kadriye Hoca durumu kontrol altına aldı.
-Siz ikiniz odama yürüyün, dağılın siz de hadi
Tolga ucuz yırtmıştı. Kalabalık dağıldı, bizi gördü yanımıza geldi. Korkudan boncuk boncuk terlemişti.
-Hayırdır, ne bu halin pek bi korkmuşsun ?
Dedim dalgaya vurarak.
-Kızım dalga geçme lan Arzu beni az daha öldürüyordu.
-Kadriye kurtardı seni işte daha ne istiyon
-He sorma nasıl kurtardı ama
Hababam sınıfının o meşhur melodisi bahçede yankılanmaya başladı.
-Zil çaldı hadi yürü
-Ah ulan ah napıcam ben şimdi
-Onu o kızla yiyişmeden önce düşünecektin Tolga Bey
-Cazibeme dayanamıyorlar kızım ben napayım
Gülüşerek koridorları çıktık. Sınıfa girmeden önce Aras'ı gördüm,ister istemez heyecan yaptım ve suratım düştü.Sanki her anımda yanımdaymış gibi hissetsemde görünce elim ayağıma dolaşıyordu.Her zamanki gibi sıkıcı Matematik dersine girdim.En sevdiğim yanı uzak diyarlara dalmamı sağlıyordu. Yemyeşil,kenarında deniz olan bir yerdeydim.Etrafımdaki çiçeklerin kokusunu içime çekmeden duramadım. Laleler,zambaklar, nergizler,papatyalar ve nicesi...Kulağıma gelen kuş cıvıltılarını en güzel melodi olarak ilan edebilirim.Güneşin zirvede olduğu bu yer adeta bir cennete benziyordu.Renklerin canlılığı bana gitme diye bağırıyordu sanki.Şeker pembesi olan piknik örtüm çimlerle uyum sağlamıştı.Üstündeki çeşit çeşit meyveler adeta bir resim tablosundan çıkmıştı.Etrafıma bakınırken çok hoş bir koku alıyordum.Bu ne denizin o doğal kokusuydu ne çimlerin etkileyici kokusuydu.Her şeyin karışımıydı sanki ve bu beni çok etkilemişti.Kafamı sola çevirdiğimde bu kokunun kime olduğunu anlamam uzun sürmedi.Güneş ışığı ile parıldayan kumral saçları,bana aşkla bakan o ela gözler,gülerken çıkan gamzesi,o güzel dudaklar adeta aklımı alıp uçurmuştu.Bu güzel manzarada eksik olan bir şey yoktu.Tamamdım sanki,tamamlanmıştım. Doğal güzelliklerin birleştiği bir yerde Aras... yüzümün kızardığını,göz bebeklerim büyümeden edemiyordu.Ellerimi o yumuşak saçlarında kaybettiğimi hissettim.Bu kadar çekici olamazdı böyle biri.Normal miydi?
Bilmiyordum o an sadece öpmek istedim.O güzel elleri yüzümde dolaştığını hissettiğimde gözlerimi kapatıp rüzgarın esintisine bıraktım kendimi.Gözlerimi açtığımda o parlak ela gözler yeşil gözlerime odaklanmıştı.Yavaş yavaş yaklaşmaya başlamıştım.O an kaybedeceğim hiçbir şey olduğunu düşünmedim.Sadece ben ve o.Bir elini belimde bir elini yüzümde hissederek nefesini duyacak mesafedeydim.Kalbi ağzına geliyordu adeta.En sonunda dudaklarında buldum kendimi.Bu nasıl bir etkiydi? Her şeyiyle nasıl bu kadar güzel bir insan olabilir?.Birleştiğimizi hissetmiştim artık.Damarlarımdaki o zonklamayı hissediyordum.Gözlerimiz kapanarak kendimizi keşfetmeye başlamıştık.Gözlerimi açarak onu o an görmek istedim.Mutluluğum çok uzun sürmedi.Buz kesmiştim.Damarlarımdaki her damla kanın çekildiğini hissettim,kolum uyuştu. Dudaklarım buz kesti.Sırtımda o keskin metalin,verdiği acıyla feryat koptu dudaklarımdan. Bir karaltı gördüm ve Hilal'i karşımda gördüm.Her şey bir anda olmuştu. Sırtımda hissettiğim o keskin metal, her saniye canımdan can alıyordu ama bu yetmemişti sanırım.Neden ? Diye sordum gözlerimden yaşlar boşaldı.
Neden yaptın Hilal ?
Hilal bana bakarak güldü ve ayağa kalkarak Aras'ın kollarına sardı kendini. Aras'ın bana bakınca içi gülen gözlerinin yerini nefretle bakan biri almıştı şimdi.Sanki o Aras değil de başkasıymış gibi. Daha biraz önce dudaklarını dudaklarımda dans ettiren o değilmiş gibi.Rüyalarda hani acı hissetmek yoktu,Yoksa geleceğin habercisi miydi? Acıyı hissederken onun bana gülüşü hafızama kazınmıştı.
-Açelya, Açelya
Gözlerimi kırpıştırarak nerede olduğumu idrak etmeye çalıştım. Rüya görmüştüm ve rüyanın etkisinden çıkamamıştım,gözlerim dolmuştu.
-Derste uyumak yok demedim mi ben size ?
Kendimi zar zor tutuyordum ağlamamak için.
-Hocam izninizle lavaboya gidebilir miyim ?
Hoca başını salladı, onayı almamla lavaboya koştum,bir tanesine girip kapıyı kitleyip hüngür hüngür ağlamaya başladım.Rüya beni çok etkilemişti.O rüyadan sonra daha da çok irdelemeye ve sorgulamaya başladım. Aklımda bin bir türlü cevapsız soru fink atıyordu sanki. Çok geçmeden lavaboya kızlar geldi. Birkaç yabancı kızın arasından Nazlı ve Nilay'ı seçebilmiştim.
-Öğle arası mıydı ?
-Evet de noldu sana ?-Ben artık bu rüyalardan anlam çıkarmaya başlayacağım.
-Ne gördün bu kadar kötü olcak?
-Ne üzdü seni bu kadar,kıyamam
-Aras mı yine ?Sorularla etrafım doluşurken kendimizi kantinde bulduk.Yemekleri masaya koyduktan sonra :
-Kızlar birkaç gündür rüyalarım kabusa dönüşüyor sanki anlam veremiyorum.Umarım aklımdan geçen olaylar başıma gelmez.
Nilay:Kurmaya başlamayalım istersen
diyerek olayı geçici süreliğine kapatmıştı.Yemek yiyerek düşüncelere daldığım sırada yanıma bir sandalye çekildiğini gördüm.Yanıma döndüğümde yanımda Aras'ı hissettim.Aklımdaki onlarca cevapsız sorunun sahibi şimdi gelip yanıbaşımda bitivermişti.
Belki de bir histi sadece bilemiyorum,belki de benim kuruntularımdı,belki de kurucak ya da üzerine düşünecek bir şey dahi yoktu ortada.
Ama içimden atamadığım bir şey vardı ki...
İçimden bir ses bazı şeylerin artık eskisi gibi olmayacağını söylüyordu.Hayat,biz planlar yaparken başımıza gelenlerdir demişti bir bilge.
Tek dileğim yolun sonunda hala canlı kalmaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KATARSİS
RomanceGerçek yaşanmış olaylar ve kurgunun harmanıdır. Dudakları her zamankinden nemliydi. "Bir şey mi var ? " Diye sordum. Kafasını alnıma dayayıp aldığım nefesi soludu. "Sen varsın ya işte." Gerçek aşk her zaman kazanır mı ? Aşk her şeyin üstesinden gel...