𝐌𝐲 𝐒𝐞𝐜𝐫𝐞𝐭 𝐃𝐞𝐯𝐢𝐥-𝐇𝐚𝐜𝐤𝐞𝐫 𝐀𝐠𝐞𝐧𝐭(𝐉𝐉𝐊)

_7_

HATIRLATMA:

Ha_Eun :Icestorm

Ae_cha:fullmoon

Hei_ryung:Back

So_min:Last shot

Young_mi:Last change

Erkekler:

Min_jae:Highest

Dong_Hyun:Create 

Nam _kyu:Poison

Shin_il:Explosive

Min_Hee:Way

Dong_jaehyun:speed

Başlıyorum:

Fullmoon 'un dediği şeyle hemen hiç bir şey demeden dışarı koştum.

Arabama atlayıp bugün gittiğim kısa yola doğru sürmeye başladım. Gaza bastıkça arkamdan öttürülen korna sesleri çoğalıyordu.

Kırmızı ışığa geldiğimizde beklemeden hemen geçerken birden önüme araba çıktı. Hızla direksiyonu kıvırıp yönümü değiştirdim ama duvara çarpmaktan kurtulamamıstım.

Öne doğru savrulurken kafam cam ile direksiyon bir kez hızla çarptı. Başımda hissettiğim sızıyı düşünmeden hemen arabadan indim.

Hızla koşmaya başladım. Arabalar sanki üstüme üstüme geliyordu. Hızla koşmaya devam ettim. Hastanenin arka tarafına geldiğimde. Başımın dönmeye başladığını fark ettim.

Başımı sert çarpmıştım ama jungkook'a bir şey olmasına izin veremezdim. Korumalar hiç bir şey demeden ittirip içeri koştum.

Uzun koridoru bitirirken uzaktan korumalar bağırdım.

"Hemsire içeri girdi mi!!!?" diyerek soluk soluğa kapıya ulaştım.

Koruma "Evet yeni girdi" demesiyle hızla onu ittirip içeri girdim.

Benim içeri girmeme başım tekrar döndü. Hemen hemşirenin saçından tuttum ve yere fırlattım. Jungkook 'un kolundaki serum iğnesini hızla çektim ve koparttım.Hemsire kaçmaya yeltenmisken

"Bay Min yakalayın o jungkook' a ağrı kesici yerine potasyum enjekte edicekti!!" dediğim anda suga kadını oldu yerde yakaladı.

Jungkook 'a dönüp. "İlacı enjekte etmismiydi?" dedim endişeyle.

Bana bakıp "Sadece biraz, tam zamanında geldin." dedi.

Nefes nefese yere çöktüm ve sırtımı soğuk duvara yasladım. Jungkook biraz diklesip

"Sen iyi misin? Başına ne oldu?!" dedi merakla. Gözlerimi sımsıkı yumup elimi başıma götürdüm.

Elime ıslak bir sıvı geldiğinde gözlerimi açıp elime baktım.  Elime gelen kırmızı sıvının kan olduğu belliydi.

Gözlerim yavaş yavas kapanırken bana bağıran jungkook'u ve en son beni kucağına alan suga'yı görmüştüm ve kendimi karanlığın esaretine bırakmıştım.

2 saat sonra:

Gözlerimi açmama  beyaz renkli tavanı görmem bir oldu. Hemen diklestim. Aniden yanımdaki suga bana döndü.

"İyi misinin?" dedi. Ona çatık kaşlarla bakıp

"İyi misiniz dicektiniz herhalde bay min" dedim.

Bana bakıp başını hafifçe iki yana salladı. Ayaklarımı yataktan sallandırdım ve kolumdaki serum bantını bir kerede kolumdan kopardım. Suga ayaklanıp