Ölümden kaçmak için attığımız her adım, bizi meğer ölüme götürüyormuş anladım. Ama ölümün sanırım bana son bir iyiliği olucak oda bir daha ölmemem.....
Jungkook'tan:
Derin bir sızı ile yüzümü buruşturarak gözlerimi araladığımda başımda uyuya kalmış beyaz tenli ve güzel denilebilecek derecede yüz hatlarına sahip olan kadını görmem bir oldu.Dikleşmeye çalışırken karnımda hissettiğim derin acı ile sesli bir şekilde inlediğim sırada aniden yerinden sıçrayarak ayaklandı. Beni gördüğü sırada derin bir oh çekti fakat odada gözlerini gezdirdikten sonra sanki birini görmek istiyormuş fakat görememiş gibi yüzü düştü.
"Bay Jeon dinlemelisiniz lütfen yerinize geri uzanın" diyerek arkamdaki yastığı düzeltti. Elimden destek alarak "Oturmak istiyorum yastığı diklestir" diyerek kendimi geri yasladım. Yastığı iyice diklestirdikten sonra bana döndü. Elim karnıma gittiği sırada kat kat olan sargıları yeni fark etmiştim. Hemen tişörtümün bir kısmını kaldırarak karnıma baktığımda üstü kanlarla kaplı bir sargı görmüştüm.
"Ne oldu bana?!" diye sesimi yükselterek yanımdaki kıza döndüm. "Bende bilmiyorum bay Jeon bunu arkadaşlarınıza sorsanız daha doğru olur" dedi ama yalandı biliyordu o kadar belliydiki ayrıca "Sen kimsin?!" diye sertçe yüzüne baktığımda gözlerini gözlerime sabitledi
"Ben doktorum sizin için geldim "dedi ve ayaklandı." Müsaadenizle "diyip arkasını döndüğü sırada" Sen bizim doktorumuz değilsin?! "dedim merakla
" Beni buraya ha_eun getirdi. Bay Jeon."dedigi sırada aklıma ha _eun geldi. O neden burada değildi benim başımda değildi." NEDEN seni getirdi. Sana guvenecegimizi nereden biliyormuş?! "diyerek bağırdım.Sinirlenmisti o bana sinirlenmişti cidden komikti
" Başkan Jeon'un duymasını hoşunuza gitmeyeceğini düşündü birde" dedi ve biraz duraksadı "bana güvenip guvenmemeniz umrumda değil "dedi ve odadan çıktı.
Bu neydi böyle kendinde bu hakkı nerde buluyordu bu kız gider ayak sinirlerim bozulmuştu. Tekrar rahat edebileceğim bir konumu aldığım sırada kapım tiklatilmisti. Şimdide gelip özür mü dilicekti.
" Ne var?! "diye karşılık verdiğimde içeri benim 5 arkadaşımın damlaması ile rahatladım. Suga nerdeydi hepsi buradaydı ve ayrıca Ha_eun da ortalıklarda yoktu. 5'i yanıma dolaşırken suga kulağında telefon stresli bir şekilde içeri girdi. Hepimiz beraber ona döndüğümüzde
"Yok yok abi nerede bu kız?!" diye telefonda tekrar bir numaraya tusladiktan sonra kulağına götürdü. "Kim yok oğlum" diye taehyung içimden geçenlerin sesi olduğunda merakla suga'ya döndüm. "Ha_eun, Ha_eun yok tam tamına 56 dk önce konuştuk en fazla 15 dk oradayım dedi ama hala yok başına bir şey geldi kesin" dediği anda Ha_eun'un neden burada olmadığını anlamıştım.
"Ha_eun neden burada değil?!" dediğimde bana döndüler elini omzuma patpatladiktan sonra "Ben sana anlatırım kardeşimde şuan Ha_eun gibi büyük bir sorunumuz var sanırım"
dediği sırada aklına doktor kız geldi. "O kız nerede?" dedigimde hepsi tekrar bana baktı. "O kız doktor kız nerede?!" dediğimde onlarda olayın yeni farkına varmış gibi ayaklandilar. Kafamı cama doğru çevirdiğimde gözüme doktor kız takıldı "Burda!!" diyerek seslendim. "jae bom denen herifle ne işi var bu kızın. Biriniz baksın şu kıza!? " dedigimde j hope ayaklandı suga tekrar tekrar Ha_eun'un ararken neden onu bu kadar merak ettiği sorusu kafamda epey geniş bir yere yer etmişti. Bunu kesinlikle arastirmaliydim ama Ha_eun nerdeyse olduğu yerden çıkmalıydı....
Highest'ten:
Ha_eun 'un dedikleri ile beynimden vurulmuşa döndüm. Eğer ona bir şey olursa ben ne yapardım.Way' e daha hiç bir şey söylemeden hızla arabayı çalıştırdım. Telefonumdan son sinyal noktasına ararken way'in telefonu çalmaya başlamıştı. Herkez kırmızı alarma geçmişti.
Way'in telefonuna gelen alarmı görünce "İcestorm" dedi ve bir an bana baktı. Kafamı yavaşça bir şekilde sallayarak ona döndüm. "Sağ çıkarsam dedi Way!! " diye,Ha_eun 'un bana dediklerini tekrarlıyordum.
"Ona bir şey olmıcak korkma o İcestorm bilmiyor musun?" diye beni rahatlatmak istercesine omzumu patpatladi "Bu sefer farkı anlasana O ÖLÜYOR WAY!!!" "dedim ve hızla arabayı kırıp ormanligin içine girdim. Ben önde Way arkamda koşarken bir süre sonra uçurumun kıyısına gelmiştik.
Yerde bulunan bir miktar kanı görmem ile dünyam başıma yıkılmıştı. Aşağıya egildigimde ne bir haraket nede bir işaret vardı. Tam atlicağım sırada Way beni tutup. Böyle nasıl bulacaksın baksana en küçük bir haraket bile yok dediğinde onu dinlemeyerek suya atladım. Kalp atışlarımın ritmi bende bağımsız atarken kendimi eşsiz maviliğin içinde beyaz tenli, siyah saçlı duru bir güzellik arken bulmuştum.
Her 5 dk bir dışarı çıksamda ne bir iz nede onu bulabilmistim. Hiç bir şey yoktu ona ait. Kalbime saplanan ağrılar canımı yakmakla kalmıyor ve benide güçsüz bir hale sokuyordu.
Artık yapabilecek bir şeyim kalmadığını anladığımda 2 saat geçmişti. Kendimi kıyıya zar zor atmış ve bir süre ayaklananmamistim.
Way'in yardımı ile ayaklanmış ve eve gitmeye başlamıştık . Onu istiyordum sadece onu.
Gerekirse bütün dünyayı yakar ama onu bulurdum ben diye kendi kendime güçsüzleşmiş bedenim ile konuşurken gözlerimden iki damla yaş düştü "Sen hep gül diyen birinin seni ağlatması kadar koyan bir şey yoktu bu hayatta"
❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️❤️
Nasıl buldunuz canlar bu bölümü bu bölümü rookielatte ye hitap ediyorum seni çok seviyorum askommm💋❤️❣️❤️💋❣️❤️💋❤️❣️❤️❣️❤️💋❣️❤️💋❤️❣️❣️❤️❣️❤️❣️❤️❣️❤️💋❤️❣️💋❤️❣️❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐌𝐲 𝐒𝐞𝐜𝐫𝐞𝐭 𝐃𝐞𝐯𝐢𝐥-𝐇𝐚𝐜𝐤𝐞𝐫 𝐀𝐠𝐞𝐧𝐭(𝐉𝐉𝐊)
Adventurexᴜɴ𝟺 ᴀᴅıɴᴅᴀ ɢɪᴢʟɪ ʙɪʀ ʏᴀsᴀ ᴅışı ɢʀᴜʙᴜɴ ᴀᴊᴀɴı ᴏʟᴀɴ ʜᴀ_ᴇᴜɴ ɢöʀᴇᴠ sᴀʏᴇsɪɴᴅᴇ ᴍᴀғʏᴀ ᴏʟᴀɴ ᴊᴇᴏɴ ᴊᴜɴɢᴋᴏᴏᴋ ᴜɴ ʏᴀɴıɴᴀ ᴋᴏʀᴜᴍᴀ ᴏʟᴀʀᴀᴋ ʏᴇʀʟᴇşᴛɪʀɪʟɪʏᴏʀ. ᴊᴇᴏɴ ᴊᴜɴɢᴋᴏᴏᴋ ᴜɴ ʏᴀsᴀ ᴅışı ʏᴀᴘᴛığı ɪşʟᴇʀɪɴ ʙᴇʟɢᴇʟɪ ʜᴀʟɪɴɪ ᴋᴀɴıᴛ ᴏʟᴀʀᴀᴋ ɢᴇᴛɪʀᴍᴇsɪ ɪsᴛᴇɴɪʟᴇɴ ʜᴀᴇ _ᴇᴜɴ ɪʟᴇ ᴊᴇᴏɴ...