otuz (final)

955 93 101
                                    


Sherlock John'un birazdan 222B'ye geleceğini ve yüzyüze konuşacaklarını yazdığında ürkmüştü çünkü pek hayra alamet gibi durmuyordu.

Odayı biraz toparlayarak zaman geçirdi ve kapı çalınca Bayan Hudson'ın adımlarını, ardından John'unkileri dinledi.

Aslında Sherlock niye ustaca bir plan yapmadığını ya da geçmişi gizli tutmaya devam etmediğini bilmiyordu. Belki artık bu belirsizlikten sıkıldığındandı, belki de söz konusu aşk olduğunda zekasının bir işe yaramadığındandı.

John geldiğini bir öksürük sesiyle belli etmeye çalışınca arkasını döndü Sherlock. "Hoşgeldin," diye başladı. "Fazlaca sorun olduğunu tahmin edebiliyorum o yüzden hemen başlayalım."

"Gerçekten beni mi seviyorsun?" sesi çok şüpheli çıkıyordu, inanamazmış gibi.

"Evet, bunun oldukça bariz olduğunu düşünmüştüm." dedi Sherlock. "Seni ilk gördüğümde bile etkilendim ve sonrasında o etki sürekli arttı, bende biraz hakkında araştırma yaptım ve numaranı buldum. Gerisini biliyorsun."

"Yani gaysin?" diye sordu. Belli ki cinsel yönelime isim vermeye takıntılı olanlardandı.

"Açıkçası bilmiyorum, şu ana dek sevgi duygusunu yaşadığım tek kişi sendin."

"Vay canına,"

"Ayrıca karşına çıkmayı erteleme sebebim inkar edecek olsanda gay panik olmandı, bunu sanki lanetli bir şeymiş gibi karşılıyorsun. Oysa eşcinsel olmak gayet normal, sevgi cinsiyet ayrımı yapmaz. Karaktere ve hissettirdiklerine aşık olur insan, iki bacağının arasındaki cinsel organın ne önemi var?"

John güldü, nerdeyse kahkaha atarak."Dediklerinde haklısın ama son kısım hariç. Önemli çünkü, sonuçta ona göre cinsel ilişki tarzı değişiyor."

"Hala seks manyağı bir ergen gibi davranmadığını söyle bana," Sherlock istemsizce gözlerini devirdi, eski zamanları hatırlamıştı.

"Aslında hayır, gerçekten öyle değilim. Sanırım askeri hayat beni çok yönden değiştirdi,"

Sherlock dudaklarını birbirine bastırdı, ne diyeceğinden emin olamadı ve bu; dünyanın tek danışman dedektifin nerdeyse hiç başına gelmeyen bir şeydi.

"Çoğu geceler savaş hakkında kabus görüyorum, erken dönme sebebim atışma sırasında vurulmamdı ve tüm bunları atlatmam kolay olmayacak. Yinede tüm sorunların arasında gelmiş bana gizliden aşık  yıllar önceki mesaj arkadaşımla konuşuyorum," yine güldü, durumun saçmalığı onda öyle bir etki yaratıyor olmalıydı.

"İstersen geçmişi silip sıfırdan başlayabiliriz," dedi Sherlock."İki arkadaş olarak, ya da sadece ev arkadaşı. Açıkçası yakınımda olduğun sürece aramızdaki ilişkinin adı umrumda değil."

"Geçmiş aslında o kadar kötü değildi," John bakışlarını kaçırdı. "Seninle konuşmak hep iyi geliyordu. Hatta vedalaşmamızdan sonra bana tekrar ulaşmaya çalışmadığın için sana sinirlenmiştim bile."

"Bunu isteyeceğini düşünmemiştim." diye itiraf etti Sherlock. "Yani gerçekten öfkeli gibiydin ve hayatında olmamı istemedin, seni zorlamak istemedim hiçbir şekilde. Yinede seni daima özledim, basit birkaç mesaj olsa bile iletişim halinde olmak güzeldi."

"Güzeldi,"

"O zaman şimdi ne yapıyoruz?" çekinerek sordu Sherlock. "Teklifimi kabul edip buraya taşınmanı gerçekten çok isterim."

"Taşınacağım," derin bir iç çekti. "Ama yukardaki yatak odası benim olacak, ayrıca bilmen gerekiyor ki gay değilim. O yüzden benimle flört etmeye falan çalışma,"

Sherlock gülmemek için yanağını ısırdı. Gay değilim derken o kadar kendinden emin olmayan bir ses tonu vardı ki.

"Elbette," dedi. Birkaç adım atarak aralarındaki mesafeyi azalttı. "Sana dünyadaki ilk ve tek olacağım bir meslek sahibi olmak istediğimi söylemiştim, hatırlıyor musun?"

"Evet, bende imkansız olduğunu falan söylemiştim sanırım."

Sherlock kartlarından birini ona uzattı. "Başardım, John."

"Etkileyici,"

"İstediklerimi daima elde ederim," küçük biz göz kırması sonrası devam etti. "Bu yüzden hiç şansın yok, John Watson."





the end.


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.





Şimdi çoğu kişinin what the fxck deyip böyle son mu olur nidalarıyla isyan edeceğini biliyorum fakat daha da uzatmak istemedim çünkü içime sinmiyor gittikçe saçma bir hal almaya başladı.

Zaten yazma isteğimde kaybolup gitti o yüzden hayal kırıklığına uğrayanlardan özür dilerim. Final kısmını da bilhassa ucu açık bıraktım, isteyen istediği şekilde kafasında bitirsin diye. Şahsen ben biraz emek harcanması sonrasında John'un duygularını kabulleneceğini düşünüyorum.

Neyse sizi seviyom bb ben kaçar djkskslsls

sherlock is actually girl's name ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin