Yujin gittikten sonra Hyunjin arkasından baktı biraz. Çatının kenarına yaklaşıp gidişini izledi. Birazdan ders başlayacaktı fakat Hyunjin gitmek istemiyordu. Gitse bile derse odaklanamazdı zaten. Bu yüzden ceketini çıkardı ve yere koyup üzerine oturdu. Telefonu titremeye başlayınca gelen mesajlara baktı.
christopherbang sizi " Hyunjin aptallık etme " isimli gruba ekledi
christopherbang: Hyunjin grubun adını sana ithaf ediyorum.
weknow_minho: Hyunjin neredesin sen? Ders başlayacak.
hwanghj: Beni bu derslik idare etseniz. Gelmeyeceğim sanırım derse.
weknow_minho: Neden?
hwanghj: Yujin ile bilmediğim bir nedenden dolayı tartıştık. Ve aklım çok karışık şuan.
christopherbang: Aklın neden karışık bunu anlamadım.
weknow_minho: Siz Yujin'le sevgili misiniz?
hwanghj: Nerden çıktı şimdi bu?
weknow_minho: Değil misiniz yani?
hwanghj: Değiliz.
weknow_minho: Olun o zaman.
hwanghj: Ben bilmiyorum. hwanghj: Kendi duygularımdan bile tam emin değilim ve Yujin beni seviyor mu sevmiyor mu hiçbir fikrim yok.
christopherbang:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
weknow_minho: Chan'e katıldım şuan.
hwanghj: Ne dedim ben şimdi ya?
christopherbang: hYunjİn sAlaK mıSıN?
weknow_minho: Şuan Chan nedense çok haklı konuşuyor. Daha bir şey diyemem. weknow_minho: Hyunjin bizce sen Yujin'den hoşlanıyorsun. weknow_minho: Bu yüzden hislerimden emin değilim demekten vazgeç.
hwanghj: Siz nasıl yazıyorsunuz?
weknow_minho: Dersi dinlemiyoruz? Ve konuyu değiştirme çabanı beğenmedim.
hwanghj: Konuyu değiştirmeye çalışmadım.
christopherbang: Çalıştın.
weknow_minho: Çalıştın.
hwanghj: Tamam belki biraz çalışmış olabilirim. hwanghj: Fakat bilmiyorum. Ondan ne zaman hoşlanmaya başladım veya ondan geçmekten hoşlanıyor muyum. Ve o da benden hoşlanıyor mu yoksa arkadaştan ötesi olamaz mıyız bunun hakkında hiçbir fikrim yok.
christopherbang: Hyunjin olayları anlatsana sen bir. Ona göre düşüncelerimi kesinleştiricem.
hwanghj: Bugün sizde kalayım o zaman anlatırım. Yujin'in beni evde isteyeceğini zannetmiyorum.
weknow_minho: O kadar mı aranız kötü şuan?
hwanghj: O kadar kötü.
christopherbang: Hyunjin eve gitmek ve yalnızken biraz düşünmek ister misin?
weknow_minho: Kapının önündeki çiçeğin taşlarının altında yedek anahtar var. Onunla eve girebilirsin.
hwanghj: Daha ilk günden devamsızlık mı yapacağım?
weknow_minho: Kim daha önemli Yujin mi okul mu?
hwanghj: Yujin.
christopherbang: O zaman git eve. Çantanı falan biz getiririz akşam.
hwanghj: Çok teşekkür ederim. Gidiyorum o zaman.
weknow_minho: Git hadi.
christopherbang: Dikkatlice düşün tamam mı?
hwanghj: Tamam.
Hyunjin çatıdan ayrıldıktan sonra kulaklıklarını cebinden çıkarıp taktı ve yavaş adımlarla eve doğru ilerledi. Şansına apartmanın kapısı açık kalmıştı. Açık apartman kapısından girip saksıdaki anahtarı buldu ve daireye girdi. Bu evde kendi odası gibi olan odaya gitti. Kulaklıklarını çıkarmadan kendisini odadaki geniş koltuğa attı. Tavanı izlerken aynı zamanda olanları da düşünüyordu. Gerçekten Yujin'den hoşlanıyor muydu? Sanırım düşündüğü diğer sorular arasından en kolay soru buydu. Ondan çok hoşlanıyordu. En başından beri Yujin'e daha farklı davranmıştı, ona karşı hep daha farklı hissetmişti. Fakat hislerini asla kabul etmemişti, daha doğrusu edememişti. Çünkü korkmuştu. Yujin'den karşılık alamamaktan çok korkmuştu. Onunla arkadaş kalamamaktan, bir daha onunla konuşamamaktan, onunla beraber gülememekten korkmuştu.
Aklına çatıdan ayrılmadan önce Yujin'in bakışları geldi. Gözleri dolu bir şekilde bakıyordu. Ve Hyunjin biliyordu ki Yujin'in gözleri doldu mu ağlamadan duramazdı. Belki kötü bir şey yapıyordu şuan, hiçbir fikri yoktu. Sadece aklına ne geliyorsa onu yapıyordu. Mesaj kısmını açtı ve belki ağlamasını biraz hafifletir umuduyla mesajını attı.
hwanghj: Lütfen fazla ağlama.
Mesajını gönderip telefonu yatağın yan tarafına bıraktı ve biraz daha tavanla bakıştı.Bir sürü soru düşünüp çoğuna cevap bulduktan sonra bildirim gelmişti. Belki Yujin'dir diye telefona olduğunca çabuk bakmıştı. Ve haklıydı. Mesajı Yujin atmıştı. Eve gelmesini istemiyordu. Hyunjin yanlış bir şey mi yaptım demekten kendini alıkoyamıyordu. Fakat Yujin anlatmamakta ısrarcı davranıyordu. Hyunjin de onun canını sıkmamak için daha fazla üzerine gitmedi. Biraz daha düşündü sonra. Çokça düşündü o gün. Aklındaki soruların cevaplarını düşündü, en başından beri nasıl buraya geldi onu düşündü, annesini düşündü ve çokça Yujin'i düşündü. Fazla düşündüğü için çok yorulmuştu. Farkında olmadan kendisini uykunun kollarına bıraktı. Bu iki aşık farklı yerlerde farklı şeyler yaparken ikisi de arkadaşlarının planlarından bihaberlerdi...
