DELİCESİNE AŞIK

BANA SARILIR MISIN?

Bu olayın üzerinden Murat için içinden çıkılmaz bir ay geçmişti.Hadise'ye çok fena tutulmuştu. Yıllar önce Aslı'da hissettiği duyguları şimdi Hadise'de hissediyordu ama olmaz yapamazdı. Bir aydır görmemişti. İster istemez özlemişti. Okuldakilerden öğrendiğini göre iş için İtalya'ya gitmiş. Bu durum aslında Murat için iyiydi,belki görmezse daha çabuk unuturdu.
O gece onun için çok özeldi,ama hiçbir gece bir bebeğinin olacağını öğrendiği an kadar değerli olamazdı.  Murat Hadise'ye aşık  olduğunu söylediği gecenin sabahında Aslının hamile olduğunu öğrenmişti. Aslı 3 haftalık hamileydi.Bu durumu Hadise söylemeye çalışmıştı,ama yapamamıştı. Hadise çok güzel seviyordu,onun yanında soyutlanıyordu,her şeyi unutuyordu.
Aslı:sevgilim masa hazır gel.
Murat:tamam geliyorum.
Murat masaya doğru ilerler yemeğini yiyen oğlunun saçlarına öpücük bırakır.
Aslı: sevgilim sen iyimisin bu aralar yüzünden düşen bin parça.
Murat:iyiyim canım.
Aslı: oğlum aşkım tabağındakiler bitmiş. Hadi yukarı çık,üzerini giyin tenis dersin var bugün.
Burak:tamam anne.
Aslı: Murat yoksa bebek yüzünden mi bu haldesin
Murat:yo yok canım nerden çıkardın. Ben hala şokunu atlatamadım. İkinci kez baba oluyorum.
Aslı:son bir haftadır normal değilsin,bende bir tuaf oldum.
Murat:yok birtanem,neyse ben çıkayım.
Aslı:Hadise daha dönmedi dimi?
Murat:yok dönmemiştir heralde,neden sordun?
Aslı: şey ya,o yok teksin çok yorumluyorsun.
Murat:iyiyim ben sen merak etme.
Murat aslının yanağına öpücük bırakır ve arabasına binip gider.
Murat aklında deli sorularla okula giriş yaptı.
..

Hadise iki gün önce Türkiye'ye dönüş yapmıştı,muratla yüzleşmek istemediği için İbrahim'de kalmıştı,ama bu sabah öğrendiği haber ile artık Murat'ı görmesi gerektiğini anlamıştı.
Üzerini giyinip çıktı,okula geldiğinde sadece okulun bahçesinde bir kaç araba vardı bunlardan biride Murat'ın arabasıydı. Kendide boş olan bir yere arabayı bırakıp indi.
İçeri girdiğinde öğretmenler odasında evraklarla uğraşan bir kaç öğretmen vardı. Onlara selam verdikten sonra yukarı müdürün yani Sedat hocanın odasına girdi. Neredeyse herkes oradaydı. Ceren,Sedat,Umut,Yunus,Zeynep ve tabi Murat...
Hadise gülümseyerek içeri girdi. Selam verdi, koltuklar dolu olduğu için Murat'ın oturduğu koltuğun baş kısmına oturdu.
Ceren: hoşgeldin Hadise'nin
Hadise: hoşbulduk
Umut:ne zaman geldin?
Hadise:iki gün felan oluyor,şirketteydim burayı biraz boşladım.
Ceren: yetişir ya sıkıntı etme sen.
Hadise:evet bende onu diyecektim,Murat hocam sizede uygunsa bir son duruma göz atsak mı?
Murat:tabi olur.
Hadise: tamam o zaman ben odaya geçeyim,dökümanlar orada di mi?
Murat:evet
Hadise:tamam o zaman görüşürüz.
Hepsi: görüşürüz
Hadise koridorun sonundaki, proje sürecinde Muratla ona verilen odaya girdi. Biraz sonra Muratta geldi. Hadise murat kapıdan girer girmez kollarını Murat'ın boynuna doladı.murat şaşırmıştı.
Hadise:bence bırak artık kendini sende özledin.
Murat gerçekten hipnoz olmuş gibi kendini bıraktı ellerini Hadise'nin beline koydu burnunu saçlarına gömdü.
Hadise: işte böyle, özlendim galiba
Murat:yani biraz
Hadise: ölürsün kabul etsen.
Murat: ölürüm.😉
Hadise:neyse dur ölme, çünkü birazdan heyecandan öleceksin.
Murat: nasıl?
Hadise:burda söyleyemem. Hadi gel benimle.
Hadise Murat'ın elinden tutup kapıdan çıkar. Sonra elini tuttuğu aklına gelir. Hemen Murat'ın elini bırakır,eliyle azını kapatıp güler.
Hadise:sen evliydin dimi yakışıklı
Bunu muratın yanağında makas alırken söylemişti.
Hadise:neyse takip et beni.
Beraber çıkış kapısına gelirler,o sırada içeri Murat'ın en yakın arkadaşı girer.
Kerem:oo abi naber ya
Murat:iyi kardeşim.
Kerem:merhaba ha-hadise hanımdı di mi?
Hadise:evet merhaba siz?
Kerem:kerem ben tanışmıştık aslında
Hadise: öylemi bu aralar yoğunum gerekli şeyleri aklımda tutmaya çalışıyorum.
Hadise'nin cümlesi üzerine kerem bozulurken Murat bıyık altından güler.
Kerem:siz nereye,yani birlikte mi?
Murat:yok kapıda karşılaştık,neyse o zaman görüşürüz.
Murat kendi arabasına biner,hadise aslında buna biraz bozulmuştu. Yalnız bırakmıştı onu ama pek aldırmadı oda kendi arabasına bindi.
Hadise önde Murat arkada gidiyorlardı,biraz sonra muratın aşkını kabul ettiği uçurum kenarına geldiler. Hadise arabadan indi. Muratta arkasından konuşarak geldi.
Murat:niye geldik buraya
Murat: Hadise o gün bitti dedik,olmaz olmayacak bizden.
Murat: hiç gelmemeliydim,neden dinlediysem seni
Murat:bak yine aynı şeyleri söyleyecek hiç başlama.
Hadise:Murat hamileyim.
Murat donup kalmıştı.
Hadise:murat,muratta
Murat:ne
Hadise:hamileyim.
Murat kafasını ellerinin arasına aldı,kendi etrafında dönüyordu.
Murat:emin misin
Hadise:ne demek emin misin?
Murat:off olmamalıydı,olamaz bu kadarı da fazla ama
Hadise: murat sen ne dediğinin farkındamısın?
Murat:olmaz Hadise
Murat son olarak, çokta zorlanarak kurdu şu cümleyi
Murat: aldır o bebeği
Murat'ın bu cümlesi üzerine Hadise Murat'a sert bir tokat attı.
Hadise:sen ne diyorsun,hani sevoyordun.
Murat:hevesmiş.
Hadise:ben seviyorum
Murat:elbet unutursun
Hadise:o senin çocuğun
Murat:istemiyorum.
Hadise: yazıklar olsun sana, nasıl sevmişim senin gibi birini anlamıyorum.
Hadise daha fazla bir şey demenin anlamsız olduğunu biliyordu. Bu yüzden arabasına binip gitti.
Muratsa olduğu yere çöküp kalmıştı, ağlıyordu. Az önce karısı ve çocukları için sevdiğini ve bebeğini reddetmişti.
Bunu yapmak zorundaymış gibi hissediyordu. Burda aslının ve çocuklarının hiçbir suçu yoktu, onlara bunu yapamazdı. Elbette o bebeğinde suçu yoktu,ama Murat'a göre bu olayda tek suçlu kendide değildi. Hadise'de suçluydu.