SELAAM. BEN GELDİM.
-İYİ OKUMALAR-
-yoongi-
Hoseok hamileliğinin son zamanlarına yaklaşıyordu. Hamileliği dolayısıyla daha çok hassaslaşmış ve daha çok ilgi isteyen birine dönüşmüştü.İstediği ilginin yüz katını veriyordum. İşten yeni dönmüştüm bu yüzden kısa bir duş almış ve biraz bir şeyler atıştırdıktan sonra güzel eşimin yanına gelmiştim.
Üstsüz bir şekilde etrafına yastıkları dizmiş uyuyordu. Yanına yaklaştığım da yavaş hareketler ile yanına uzandım. Hamileliğinin 7. ayı olduğu için Jungkook bana süresiz izin vermişti. Sadece klip çekimlerine ve ilk comeback sahnelerine çıkacak sonra eşimin yanına dönüp iznime devam edecektim.
Anlaşmamız bu şekildeydi. Elimi Hoseok'un karnına koyup okşamaya başladım. Dudakları hafif tatlı nefesleri ile güzelce uyuyor arada dudaklarını yalıyor ve uykusuna devam ediyordu. Gözünün önüne gelen saçları kenara geri çekip, dudaklarına küçük öpücükler bırakmaya başladım.
Uyansın istiyordum biliyorum bu bencillikti. Öpücüklerim karşısında kıpırdanmaya başlayıp daha sonra gözlerini yavaşça açtı. Beni görünce gülümseyip, kollarını boynuma sardı. "Gelmişsin" boynuna öpücüklerimi kondururken başımı salladım. " Geldim bebeğim"
"Ne zaman geldin?"
"Yarım saat oldu sanırım, senin uyuduğunu görünce uyandırmak istemedim. Duş alıp, bir şeyler atıştırdım. Bir kaç dakikadır da seni izliyordum. O kadar güzelsin ki dayanamadım."
Hoseok kıkırdayıp yanağıma öpücük kondurmuştu. "Hadi kalkalım elini yüzünü yıkayalım. Senin de bir şeyler yemen lazım"
Yataktan kalktıktan sonra hızlıca Hoseok'un tarafına geçtim. Rahat yatabilmek için dizdiği yastıkları kaldırdıktan sonra, yavaşça doğrulmasını sağlamıştım. Oturur pozisyona geldiğin dce birazcık o şekilde durup kendine gelmesini beklemiştik.
Karnı büyüktü ve çok fazla ağrısı oluyordu. Kendine geldikten sonra, yataktan ayağa kalmıştı. Bir kaç adım atmamıza rağmen mızmızlanmasına kendimi tutamayıp gülmüştüm. Bana bakıp dudak büzdüğün de o dudaklarına bir öpücük kondurdum.
Elini yüzünü yıkamış, üstüne bir şeyler giymeyi kesin bir dille reddetmişti. Yavaş adımlarla aşağı inmiş ve mutfağa geçmiştik. Ben ona bir şeyler hazırlarken oda masanın üzerinde duran meyvelerden yiyordu.
Hazırladığım atıştırmalıkları büyük bir iştah ile yedikten sonra bahçeye çıkmış - sürekli dinlenerek- 1 saatlik bir yürüyüş yapmıştık. Ağrılarına iyi geldiğini ve doktorunun da yürüyüş yapmasını söylediği için günlük 1 saat evimizin bahçesinde yürüyüş yapıyor daha sonra da birazcık havuz keyfi yapıp, yıkandıktan sonra yatakta uzanıp film keyfi yapıyorduk.
Alışkanlık haline getirdiğimiz bu rutini tekrarlamıştık. Saatlerce bir şeyler izlemiş, kitap okumuş, şarkı dinlemiş, birlikte akşam yemeği hazırlamış, pasta yapmış birlikte güzel zaman geçirerek günü tamamlamıştık. Sabaha ise Jungkooktan gelen güzel bir arama ile uyanmıştık.
Jimin'in doğum yaptığı haberinin üzerine hemen giyinip hastaneye gitmek için yola koyulmuştuk. Odaya girdiğimizde elini tuttuğum Hoseok benim arkamda kalmıştı. Jungkook uyuyordu ve jimin kucağında minik bebeğini severek oturuyordu.
Bebeğe yaklaştıkça hoseok huzursuz mırıltılar çıkarmış ve biraz daha arkamda durmuştu. jimin bizi görünce sevimlice gülmüştü. "geçmiş olsun jimin"
"Sağ ol yoongi hyung"
"geçmiş olsun"
"sağ ol hobi hyung"
Jimin'in kucağında ki minik kedi çocuk Hoseok her yaklaştığında huzursuzlanıyordu. Bu yüzden olabildiğince uzak durmaya çalışıyordu.
"Neden bu kadar huysuzlandı bir anda bilmiyorum. Az önce çok sakindi"
Jimin dudaklarını büzerek, kucağında ki minik bebeğini sakinleştirmeye çalışırken Hoseok bir kaç adım geriye gidip kısık sesiyle konuşmuştu.
"Tilki olduğum için benden korkuyor. Ona ve size zarar vereceğimi düşünüyor."
-----
Aradan bir kaç saat geçmişti. Sooyoung, Hoseok ile iyi anlaşmaya başlamıştı. Zararsız olduğunu anlamış olmalı ki, artık ondan korkmuyordu.Tabi Hoseok bu duruma çok sevinmişti. Kontrollerimizi yaptırıp Jiminlerin yanına geri dönmüş onlar ile biraz vakit geçirdikten sonra evimize dönmüştük.Hoseok son zamanlarda sıklıkla yaptığı gibi çocuk odasına kapanmış orada ki koltukta oturarak etrafı izliyor, odayı havalandırıyor, etraftaki eşyaların yerin sürekli değiştiriyor heyecanını böyle bastırmaya çalışıyordu. Doğum yaklaştığından Hoseok son zamanlarda çok stresliydi.
"Bebeğim, yine mi buraya geldin?"
"Yoongi~ baksana şu tulumu çıkardım. Biz kutusunu hiç açmamıştık, içinde emzik koymuşlar birde baksana çok şeker değil mi ~"
" Evet bebeğim, üzerinde ki desenleri de çok şirinmiş. Hadi kalk oturma yerde daha fazla"
Hoseok yerden kalktığında, kenarda ki koltuğa oturmasına yardımcı oldum. Yerde ki tulum,emzik gibi şeyleri geri kutusuna koyarak, dolaba kaldırdım.
"Yoongi, süt içmek istiyorum"
"Gel bebeğim"
Koluna girdiğim gibi beraber mutfağa ilerlemiştik. Mutfaktaki sandalyeye Hoseok otururken bende dolaptan sütü çıkarmıştım.
"Sade mi, çilekli mi, kakaolu mu istersin?"
"Çilekli istiyorum"
Dolaptan çıkardığım çilekli tozu süte katarak karıştırdım. İyice eridiğinden emin olduğumda sütü Hoseok'un önüne bırakarak tezgahı temizledim.
Elimde ki bezi bıraktıktan sonra Hoseok'un önüne oturdum. Sütü içtikçe mayışmış gözleri yarı kapalı halde sütünü içiyordu.
"Sütünü iç biraz uyu çok yoruldun bugün"
"Hm hm"
-------------
"Yoongi, Sungjae ağlıyor bakabilir misin? Tuvalete gitmeliyim"
"Geliyorum"
Ben tuvalete girerken koşturarak Yoongi odaya girmiş ve Sungjae saniyeler içerisinde sakinleşmişti. İşimi bitirip çıktığımda, Yoongi Sungjae'yi göğsüne yatırmış sırtını sıvazlıyordu. Yatağa geçip sırtımı başlığa yasladıktan sonra tişörtümü çıkardım. Kucağıma yastığı koyup Sungjae'yi kucağıma aldım.
Anında göğsüme saldırmış emmeye başladı. Yoongi Sungjae'nin bu halin gülerek onu öpmüştü. Emerken rahatsız edilmekten hoşlanmayan Sungjae kuyruğunu Yoongi'ye savurmuştu. Yüzüne kuyruk yiyen Yoongi gülerek ve burnunu tutarak geri çekilmişti. Onların bu hali benide güldürmüştü.
ARKADAŞLAR GERÇEKTEN ÇOK ÖZÜR DİLERİM AMA ASLA YAZAMIYORUM. BU BÖLÜMÜ BİLE ZAR ZOR YAZDIM ASLA NE YAZACAĞIMI BİLEMİYORUM CÜMLELERİ DEVAM ETTİREMİYORDUM.
ÇOK SEVDİĞİM KİTABIMIN FİNALİNİN BÖYLE OLMASINI HİÇ İSTEMEZDİM :(
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tilki Çocuk ~Sope
FanfictionHoseok bir tilki çocuktu. Binlerce yıl önce bilim adamları bazı insanlara bilim ve büyünün getirdiği güçle kurt, kedi, köpek, tavşan ve tilki özellikleri vermişti. Bu ozelligi taşıyan ailesi olmayan kişiler petshoplarda satılıyordu. Ancak tehlikeli...