Hocanın anlattığı hiç bir şeyi dinlemiyor, rengi solmuş ucuz A4 kağıdına tahtadaki formülleri geçiriyordu. Esra birşeylerden bahsediyor ama onu da dinlemiyordu.Hala ayılamamıştı. Birden telefonu titredi.Bankadan başka kim arayabilir diye düşündü. Ekrana baktığında ev arkadaşı Gizemden mesaj geldiğini gördü.
" Selam şeker naber?Annen gitti mi?Herneyse kirayı yatırmamız gerekli unutma! "
Siktir dedi alçak sesle.Çalıştığı boktan yayınevi daha parasını yatırmamıştı.Banka hesabındaki parayı hesaplamaya çalıştı.Ancak bir haftalık sigara parasına yetecek kadar para vardı.Şu işe yaramaz annem umarım kiramı öder diye geçirdi içinden.
Sonra bir mesaj daha;
"Hey tatlım,gerek kalmadı.Benim muhteşem erkek arkadaşım bu ay ki kirayı ödeyeceğini söylüyor.Hadi öpüldün"
Bu kız yine ne işler peşinde diye düşündü Selda.O kıllı herif niye bizim kiramızı ödesin ki? Beni de mi becermek istiyor?
Esranın dürtüklemesiyle kendine geldi.
" kızım hoca sana diyor, cevap versene! "
Gözlüklü ve göbekli yaşlı profesör gözlerini dikmiş Seldaya bakıyordu.
Aslında bu adam her zaman Seldaya bakıyordu.Gizliden gizliye onu süzerken yakalamıştı.İki kez odasına çağırmış, halini hatrını sormuş, bir kezde kıçı kırık bir projede ona yardım etmesini istemişti.
" Milattan önce olması gerekiyor, çünkü o zamanlar insanlar civanın kadınları güzelleştirdiğine inanıyorlardı değil mi Selda Hanım? "
" Evet hocam " dedi Selda en masum sesiyle.
Esra yine dürtüklemelere başlamıştı.Fısıltıya yakın bir sesle,
" Kızım bu adam senin başına iş açacak gibi, kolla götünü haha " dedi ve ufak çaplı bir gülme krizine girdi.
Haklıydı, çok yakın zamanda Selda başına çok büyük işler alacaktı. Ve bu budala ahmak Seldayı sonuna kadar kullanacaktı.
Ama şimdi düşünmesi gereken çok daha önemli meseleleri vardı.Birincisi ve en önemlisi annesini evinden yollamak, ikincisi ise para bulmaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER
Random"Ben anneme benziyorum." diye mırıldandı. "Onun gibi çürüyüp gideceğim."
