[13]
haewon-billie eilish-idontwannabeyouanymoreHala aklımı toparlayamamış olmam , hala kendime gelememiş olmam bir yana ; ne zaman bu hale geldiğimi bile bilmez durumdaydım.Ne zaman o nadir ayrıldığım evimden ayrılıp bambaşka bir semte yerleşmiştim ? Ne zaman asosyal olan kimliğimi çöpe atıp , milyonlarca insanın karşısında bağıra bağıra her satırı kalbimin incilerini saklayan o şarkıları söylemeye başlamıştım ? Ne zaman incilerimi başkalarıyla paylaşmaya karar vermiştim hatırlamıyordum ama , eğer bunu yaptıysam binlerce inciyle kıyaslanamayacak kadar değerli bir şeyin peşinde olduğum aşikardı.
Su ayak bileklerime geliyor ve bir ileri bir geri hareket ediyordu.Kulaklarımda kıyıya vuran dalgaların sesi ve bedenimi ele geçiren hafif meltem mükemmel hissetmeme neden olması gerekirken daha da berbat hissetmeme sebep oluyordu.Çünkü hayatım tamamen raydan çıkmış bir hale gelmişti , ben artık hiçbir şeyi toparlayamıyordum.
Derin bir nefes alarak vücudumu rahatlatmak için zorladım kendimi.Tüm kaslarım kasılmış , bilmediğim duyguların tehlikeli yollarında yürüyordum yalınayak.
"Bu kadar durgun olmak sana hiç yakışmıyor küçük kız."arkamdan gelen ve ortamdaki sessizliği bozan sese doğru irkilerek döndüm.Kai ellerini siyah pantolonunun cebine sokmuş bir şekilde gülümseyerek bana bakıyordu.
"O kelimeyi bir daha kullanırsan seni bu denize gömerim Kai."
"Ah, peki."dediğinde onun yanına doğru ilerledim."Bu saatte beni buraya çağırmanın sebebi umarım Taeyong değildir."
"Seninle romantik bir gece geçirmek istemeyeceğime göre ,"dedikten sonra omuzlarımı silktim."Tabii ki de sebebi Taeyong."
"Haewon , bu yaptığın çok gereksiz."dedi sabır dilercesine.
Yüzüme alaycı bir gülümseme yerleştirerek kollarımı göğsümde topladım."Ne kadar da..."yüzümü buruşturdum."Ne kadar da duygsuzsunuz.Ne kadar da bencilsiniz , umursamazsınız.Etrafınızda gezinen insanların , patronlarınızın , halkın köpeği olmuşsunuz."
Söylediğim her kelimede değişen yüz ifadesi en son şaşkınlıkta takılı kaldı."Böyle düşünüyorsan burada ne işin var Haewon."dedi isyankar bir ses tonu ile.Ardından etrafına baktı."Ayrıca burası da neresi ? Nereden buluyorsun böyle tekinsiz yerleri , başına bir şey gelebilir."
Onun yaptığı gibi bende etrafıma baktım ve gülümsedim."Burası Taeyong'un dünya üzerindeki en büyük emaresi."dediğim havayı iyice içime çekerek."Dünyanın en güzel sahili , en güzel sokağı.Burada gökyüzü bile çok güzel,"dedikten sonra bir adım yaklaştım Kai'ye."Burası ; sizin pisliklerle doldurduğunuz gökyüzünün en güzel gözüktüğü yer.Burada pislik yok , burada kötülük yok , burada kin yok.Burası dünyanın en masum köşesi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
savior || lee taeyong
Fanfiction''Neden bu kadar çabuk yıkıldın ?''dedim parmaklarımla oynayarak.Onun sesini duyacağım için gözlerimi sımsıkı kapattım , zedelenmiş sesini duymak içimi milyonlarca parçaya ayırıyordu. ''Bir kurtarıcımın olmadığını ve olmayacağını biliyordum.Kollarım...