[8]
taeyong||demi lovato-lonely
geçmiş,2012
Genç adam elleri cebine sokmuş bir şekilde karanlık sokağın köşesinde dikilirken ayağıyla yerdeki küçük çakıl taşına vurdu ve bakışlarını kaldırarak sokağa bir göz attı.Bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyordu ve bedeni sırılsıklam olmuştu , kahverengi saçları alnına yapışmıştı.Bunu umursamadı ve derin bir nefes aldı.
Bedeni buz gibiydi ,kıyafetleri sırılsıklamdı.Muhtemelen eve gidince annesinden sağlam bir azar işitecekti ama o gece o sokakta olmalıydı.
Cebinde titremeye başlayan telefonu kaşlarını çatarak çıkarttı ve arayan kişinin ismini okudu.
Haewon(: arıyor...
Kaşlarını daha da çatarak telefonu açtı ve kulağına götürdü :
''Haewon neredesin hala ?''dedi sahte bir sinirle.
''Oradayım.''dedi genç kız.Haewon'un kısılmış sesini duyan Taeyong bir adım öne çıktı ve sokağı tekrardan taradı.
''Neredesin ? Ben seni göremiyorum.''dedi Taeyong şaşkınlıkla.
''Ben seni görüyorum , çok ıslanmışsın hasta olacaksın Taeyong.''dedi Haewon , sonlara doğru sesi git gide kısılmıştı.
''Haewon ne saçmalıyorsun , oyun mu oynuyoruz gelsene yanıma !''dedi ,gerçekten sinirlenmiş ve tedirgin olmuştu.
''Gelemem Taeyong , gelirsem eğer bir daha gidemem.''dedi Haewon ağlayarak.
Taeyong hissettiği çaresizlik yüzünden çıldırmak üzereydi.''Haewon , neler oluyor ?!''dedi , aynı zamanda sokağın her köşesini tarıyordu.
''Biz farklı dünyaların insanıyız Tae.''dedi Haewon.
''Şakanın sırası değil !''diye bağırdı Taeyong , her şeyin şaka olmasını diliyordu.
''Çok özür dilerim , gerçekten çok özür dilerim ama bunu yapmak zorundayım Taeyong.''hıçkıra hıçkıra ağlayarak söylediği şeyler karşısında Taeyong'un gözünden çaresizce bir yaş düştü ve yağan yağmurun oluşturduğu akıntıya karıştı.
''Haewon,''dedi ama boğazına oturan yumru yüzünden konuşmakta zorlanıyordu.''Yapma.''dedi sessizce.
Kulaklarına sadece asfalta çarpan yağmurun ve telefonun diğer ucunda ağlayan kızın sesi doluyordu.''Söyle neredesin , yanına gelmek istiyorum Haewon.''dedi.
''Söyleyemem Taeyong , gelirsen bırakamam seni,''dedi Haewon.''Kendine iyi bak , hoşça kal.''dedi.
''Onlar yüzünden mi gidiyorsun ?''diye sordu Taeyong hayretle ama Haewon çoktan telefonu kapatmıştı.''H-Haewon , Haewon !''diye bağırdı Taeyong ses gelmeyince , ardından telefonu titreyen eliyle kulağından çekti.Kilit ekranı ile göz göze geldiğinde , ıslak telefon gürültülü gecede gürültüsüz bir şekilde yere düşerek parçalara ayrıldı.
Genç adam ilk kaybını vermişti ve ;
Taeyong o geceden sonra her yağmur yağdığında o sokağa geldi ve gözleri her zaman , hiçbir zaman bulamadığı Haewon'u aradı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
savior || lee taeyong
Fanfiction''Neden bu kadar çabuk yıkıldın ?''dedim parmaklarımla oynayarak.Onun sesini duyacağım için gözlerimi sımsıkı kapattım , zedelenmiş sesini duymak içimi milyonlarca parçaya ayırıyordu. ''Bir kurtarıcımın olmadığını ve olmayacağını biliyordum.Kollarım...