2 yıl sonra
Jeonmochi: jungkook neredesin?
Yu Jin ve ben seni özledik.
" Yah! namjoon hyung!" namjoon hyung elindeki patlamış olan balonu arkasına sakladı ve bana baktı. İşaret parmağımla ona gelmesini işaret ettikten sonra koşar adımlarla bana doğru gelmeye başladı.
"Tanrı aşkına bu patlattığın kaçıncı balon hyung?" Namjoon hyung, işaret parmağıyla kafasını kaşıdı ve parmakları ile teker teker saymaya başladı. "Namjoon hyung!Jungkook'un gelmesine çok az kaldı. Sakarlığı bırak ve balonları patlatmadan şişirmeye çalış."Namjoon hyung, sağ eliyle asker selamı verdi ve balonları şişirmeye geri döndü. Taehyung ve jin evin bir köşesinde onlara verdiğim pasta yapma görevinin ardından cilveleşmeye başlamışken yoongi hyung ve hoseok ise etrafı süslüyor, masayı düzenliyordu.
Gurur dolu bakışlarla hazırladığım -hazılattığım- evin bahçesinde gözlerimi gezdirdim. Herşey çok güzel gözüküyordu, herşey jungkook'un doğum günü için hazırlanmıştı ve jungkook çok sevinecekti.
Elimde tuttuğum telefonumdan bildirim sesi geldiğinde tuş kilidini açtım ve mesaj kutusuna girdim.
Jeonrabbit: bebeğim, bende sizi çok özledim. Eve gelmem 3 saati bulur , bugünlük gecikeceğim. Beni bekleme ve uyu olur mu? Ve hemen bana resim atın!
Jeonmochi: Gecikirsen seninle
konuşmayacakmış ve jikook'u da
sevmene izin vermeyecekmiş.
Jeonrabbit: onu yemek istiyorum...
Kızımız çok güzel, onu asla dışarı çıkarmayacağım.
2 saate evde olacağım küsmesin bana.
Ve ben senden de resim istemiştim.Jeonmochi: Sevgili kocam ne isterse o
Jeonrabbit: siktir!
10 dakikaya evdeyim.Yüzüme yayılan zafer gülümsemesi ile telefonumu cebime koyup bahçeye diğerlerinin yanına ilerledim. Herşey hazır gözüküyordu.
"Jungkook geliyor herşey yolunda değil mi?"
Jin, taehyungun kolunun altından bana öpücük attı ve başını aşağı yukarı salladı.
"Jungkook gerçekten kendi doğum gününü unutmuş olabilir mi Jimin?"
Hoseok ,yoongi hyungun omzuna yasladığı başını kaldırıp bana baktığında ona bir gülümseme sundum. "Jungkook işi ile çok meşgul, eminim ki unuttu. Burayı görünce çok mutlu olacak."
"Kesinlikle katılıyorum sıkıyorsa mutlu olmasın bakalım. Sabah o gider gitmez diktin zaten bizi buraya ne güzel bizim huzurlu bir uykumuz vardı."
Yoongi hyung, hoseok'a göz kırptığın da hoseok utanarak kafasını çevirdi. Yoongi hyunga gülüp diğer çifte çevirdim bakışlarımı.
"Siz ikiniz!" Parmağımla taehyung ve jin'i işaret ettim ve kaşlarımı çattım. " size ne zaman baksam birbirinizi yiyordunuz. Umarım pasta güzel olmuştur."
Jin ,taehyung'un kolunun altından çıkıp bana kaşlarını çatarak bakmaya başladı "Bana baksana sen! Benim elimin değdiği bir şeyin kötü olma ihtimali var mı bücür?!"
Gözlerimi kocaman açarak şaşkınlık ile jin'e baktım. "Sen lisedeyken de böyleydin zaten kıskanç" taehyung sevgilisini tekrar kolunun altına aldı ve saçlarına öpücük kondurdu.
"Sevgilime bağırma Jimin o bu aralar çok hassas" söylediği ima dolu sözleri umursamadan açılan bahçe kapısı ile jungkook içeri girdi.
Koşarak elime pastayı aldım ve şaşkınca bize bakan jungkook'un yanına ilerledim.
"İyi ki doğdun" gülümseyerek jungkook'a baktım. O da benimle birlikte gülümseyerek mumlarını yakmayı unuttuğum pastayı üfledi ve dudaklarıma öpücük kondurdu.
"Ben bile kendi doğum günümü unutmuşken sen..." Elimde ki pastayı aldı ve masaya koydu yanaklarımı avuçları arasına aldı ve alnını alnıma yasladı.
"Öylesine güzel seviyorum ki seni öylesine saf öylesine temiz, öylesine derin."
Jungkook'un gözünden akan yaşa öpücük kondurdum ve sözünü tamamladım.
"Ve öylesine değil."
İlk aşkım, ilk heyecanım, ilk göz yaşım ve ilk kalp kırıklığım. Çektigimiz bütün acılara rağmen yine birbirimize aitiz ve hep öyle kalacağız.
Bizim hikayemiz kötü başladı ve mutlu bitti umarım başrolünde sizin olduğunuz hikayenizde bizim ki gibi mutlu sonla biter.
SON
Artık bitmesi gerekiyordu, kitap ne kadar saçmaysa finali de o kadar saçma oldu. Fazlasıyla aceleye getirdim umarım beğenirsiniz. Sizleri morluyorum💜💜💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Your Picture | Jikook
Roman d'amour"𝖡𝖾𝗇𝗂 𝖺𝗒𝖺𝗋𝗍𝖺𝗇 𝗌𝖾𝗇 𝖽𝖾ğ𝗂𝗅𝗆𝗂ş𝗌𝗂𝗇 𝗀𝗂𝖻𝗂 𝗄𝗈𝗇𝗎ş𝗆𝖺 𝗃𝗂𝗆𝗂𝗇. Ö𝗓𝖾𝗅𝗂𝗆𝗂𝗓𝗂 𝖻𝗎𝗋𝖺𝖽𝖺 𝗆ı 𝗄𝗈𝗇𝗎ş𝗎𝖼𝖺𝗓? 𝖲𝖾𝗇𝗂𝗇 𝗂ç𝗂𝗇 𝗄ö𝗍ü 𝗈𝗅𝗎𝗋. 𝗂𝗇𝗌𝖺𝗇𝗅𝖺𝗋 𝗇𝖺𝗌ı𝗅 𝖻𝗂𝗋 𝖲ü𝗋𝗍ü𝗄 𝗈𝗅𝖽𝗎ğ𝗎𝗇𝗎 𝖻𝗂𝗅𝗆𝖾...