0.3

579 68 35
                                    

"Annenin haberi var değil mi?" Mark'ın sorusu ile elindeki defteri kütüphanedeki masanın üzerine koyup ses çıkarmamak adına kafa salladı. Ardından kitaplar arasından kendi defterini çıkartıp ikisinin önüne koydu. "Şimdi, bu konuyla ilgili derste aldığımız notlar dışında ben videoları takip ederek ekstra notlar alıyorum. Bu yüzden bunları sana paylaşacağım Mark. Bak şimdi..."
...

Elindeki pamuk şekerin ambalajını açıp, parmakları ile bir tutamını kopartıp ağzına attı Mina. "Teşekkür ederim Mark." İkisi de kütüphaneden çıkmış, evlerine doğru ilerliyorlardı. Yani en azından Mark, Mina evine vardıktan sonra kendi evinin yolunu yürüyecekti.

Mina iç çekti. "Gerçekten konuyu çok anlamadın gibi geldi bana. İstersen yarın okulda, ders çalışma saatlerimizde okul kütüphanesinde olalım. Ne dersin?" Mark kafa salladı. "Olabilir." Ensesini kaşımanın ardından bu durumdan muzdaripmişçesine bir yüz ifadesi takınıp konuştu. "Seni yoruyorum Mina. Özür dilerim."

Mina güldü. "Ne özrü? Hem ben çok seviniyorum, hedefinde mükemmel bir matematik öğretmeni olmak isteyen birine bu yaşında stajyerlik yaptırmış oluyorsun gibi düşün. Bu gurur verici."

Mark gülümsedi. "Demek matematik öğretmeni olmak istiyorsun?" Mina kafa salladı. "Biraz saçma ve ufak bir hayal ama, gelecekteki işimi çok çok severek yapacaksam hayalin boyutu önemli değil benim için. Peki sen ne olmak istiyorsun Mark?"

Gülerek omuz silkti Mark. "Bilmem. Hiç düşünmedim. Galiba mimar olmak isterdim. Çizim yapmayı seviyorum." Mina gülümsedi. "Güzel bir hayalin varmış." Mark sırıttı. "Aslında bir hayalim daha var şimdilik içimde tutuyorum."

Mina gözlerini büyüttü. "Bana söyler misin?" Mark, utanarak ensesini kaşıdı. "Yeri geldiğinde neden olmasın."

"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Zero 💢 mark + mina ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin