Salvio Hexia (Dramione)

Bölüm 2: Malfoy

Hermione, Snape ve Dumbledore'un arkasında yürüyordu. Etrafına baktı ve Yoldaşlık'ın Dünya üzerindeki sayısız evlerinden birinde olduklarını gördü.

Mezun olmalarının üstünden geçen 2 yıldan beri hiç normal bir odada karşı karşıya kalmadığı Malfoy ile görüşeceği için gerilmiş, ama yine de cesur bir Gryffindor, derin bir nefes alarak kendini hazırladı.

Dumbledore koridorun sonundaki odanın kapısını açtığında sıcak bir dalga yüzlerine geldi. Muhtemelen odadaki gürül gürül yanan şömineden kaynaklanan sıcaklık Hermione'nin kemiklerini ısıtmış, muhtemelen kuzeye yakın bir ülkede olduklarını düşündürdü.

İçinde oldukları oda içinde pofuduk koltuklar olan rahat bir yerdi. Duvara dayanmış kitaplık ve şöminenin üstünde olan bir kaç eşya dışında boştu.

Odayı incelemeyi bitirdiğinde koltuktan kalkıp Profesörlere selam vermekte olan Malfoy'a baktı. Hala aynıydı! Gözleri dışında. Göz alıcı sarı saçları, soğuk mavi gözleri, yakışıklı suratı... Ama bakışları değişmişti. Hermione bu bakışı adı gibi biliyordu. Okuldan mezun olduktan sonra aynaya baktığında, arkadaşlarında gördüğü bakıştı bu. Yorgunluk, bıkkınlık...

Bu savaşın iki tarafı da yorduğu çok açıktı.

Hermione Malfoy'u incelerken, o da Hermione'ye döndü.

"Granger."

Hermione onun baş selamına karşılık verdi.

"Malfoy."

Dumbledore başka bir şey konuşmayacaklarını anlamış, ikisine de eliyle koltukları işaret etti.

"Oturun, çocuklar. Konuşmamız gerekenler var elbette."

Snape çaprazdaki tekli koltuğa, Dumbledore ve Malfoy tam karşısındaki ikili koltuğa oturunca Hermione tek boş olan koltuğa oturarak Dumbledore'a baktı.

"Çocuklar, okulda aranızın pek iyi olmadığını tabi ki biliyorum. Ama maalesef ikinizin de bunlar olmamış gibi davranmanız gerekiyor. Unutmayın ki, savaş bizden daha büyük ve bu savaşı bitirmek ve en önemlisi bu savaşı canlı bitirmek için birbirimize güvenmemiz gerek. Anladınız mı?"

Hermione kısa bir an Malfoy'a baktı ve genç adamla göz göze geldi. Adamın soğuk gözleri bir anlığına kızı ürpertti ama Hermione hiç belli etmeden Dumbledore'a döndü yine.

"Anlaşıldı, efendim."

Dumbledore Snape'e döndü.

"Senin ekleyeceğin bir şey var mı, Severus?"

Snape kafasını salladı ve sert bir ses tonuyla konuştu.

"Eğer ikinizden birine diğeri yüzünden bir şey olursa ikinizi de öldürürüm. Size bir şey olacağını umursadığımdan değil, bizi iki iyi ajandan edeceğiniz için, aklınızı başınıza toplayın."

---

Harry gözlerini devirdi.

"Gerçekten de böyle mi söyledi?"

Hermione çemberde tam karşısında oturan arkadaşına baktı ve gülerek başını salladı.

"Kelimesi kelimesine böyle dedi."

Ginny göz ucuyla Severus'a bakarak cevapladı.

"Helal olsun adam bu sefer Slytherin'i kayırmamış, direk ikisini de tehdit etmiş."

Herkes gülerken Severus sert bakışlarını Ginny'ye dikti ve onu uyardı.

"Bayan Weasley."