YA DA BAŞLAYAMIYORUZ

33 9 1
                                    


Tekrardan selam! Size yeni bir bölümle daha geldin zaten artık alıştığınızı düşünüyorum çünkü 3-4 günde bir yeni bölüm atıyorum ama bu bölüm aslında olayların''başlamaya başladığı'' bölüm olacak o yüzden bu bölümü çok sevdim orada havalar nasıl bugün İzmir'de hava 37.5 derece ve ben size bu sıcakta sonbahar civarlarında geçen hikaye yazmaya çalışıyorum  o yüzden şimdi müziğimizi açalım okumaya başlayalım iyi okumalar dilerim...(Bu arada gizemin ela'ya ne söylediğin çok merak ediyorsunuz biliyorum ama onun daha zamanı var şimdilik gizli kalmalı)


Aradan bir kaç gün daha geçince artık bu olayı düşünmemeye başladım ne olursa olsun kafasında da değilim sadece bir şeyler yapmamız gerekiyor evet,bunu biliyorum ama bunu biz mi yapmalıyız bilmiyorum ama  eğer vazgeçersem ne olacağını düşünmek bile istemiyorum  çünkü bunu yapamam,yapmamalıyım.Gizem ile konuşmalıyım yada konuşmamalıyım hani bazı anlar olur ne yapacağımızı bilemediğimiz günlerce üstüne düşünüp karar veremezsiniz en sonunda ise kalbinize bırakırsınız, kararı ona verdirirsiniz ya hani hatırladınız mı o hissi işte tamda onu yaşıyordum gözlerimi kapattım derin bir nefes alıp vucüdumu hissizleştirdim kararı aynen anlattığım gibi;kalbime bıraktım git diyordu içimdeki o ses gittim Gizem'de bende Ecem'de Bartu'da Ada'da yanlız insanlardı onu aramak istediğimde kimseye Gizem nerede diye soramazdın çünkü kimse onu nerede olduğunu umursamazdı  sınıfın askısından hırkamı alıp üstüme geçirirken o esnada sınıfa bir göz attım sınıfta yoktu 5.kattaki sınıfımızın koridorunda da yoktu okulun ilk katı giriş,forma satın alabileceğimiz yerler,revir ve danışmadan oluşuyordu danışmada ise melek abla duruyordu 2.kat ise okulun deposu,kantin ve yemekhaneyi kaplıyordu 3 ve 4. katlar ise ilkokul katıydı 5 ve 6 katlar ise ortaokul içindi Gizem 5.katın koridorunda da yoktu aşağıya başlarda içimden kantin geçsede içimdeki ses beni 7.kata yani  müzik,resim gibi dersleri yaptığımız yere yönlendirdi müzik atölyesinden gelen piano sesi ile gizemin orada olduğunu anladım  konuşmamız gerektiğini söyleyerek konuya başladım 

Anlaşılan konuşmak için en doğru zamanı yani öğle yemeği arasını seçmiştim ardından Gizem başladı söze.

-Seni gerçekten iyi anlıyorum,ama artık bu yola baş koyduk vazgeçemeyiz.

-Peki bana aklından geçen her şeyi anlattığına emin misin? Sanki Bartu bu konuda benden daha fazla şey biliyor gibiydi?

-Evet o senden fazla bir şeyler biliyor, ben henüz ekibimizin yeterli olduğunu düşünmüyorum.

-Ha sen ciddi ciddi bu işi yapmayı düşünüyorsun yani.

-Başka türlü yapamazdık bunu sende bende biliyoruz

-Tamam,tamam bunu sonra konuşacağız,''ekibimizin yeterli olmadığını düşünüyorum'' derken ne kastediyorsun?

-Diyorum ki birilerini daha almalıyız aramıza.

-Melek ablanın kızı Beren mesela?

-Ela sen sandığımdan da verimli gidiyorsun ekibe?

-Olurum tabi  verimli de Beren işini nasıl halledeceğiz?

-Bir taşla iki kuş vurarak şimdi gidip yemek yiyeceğiz ama  Berencığımızın masasında.

-İyi Bartu hariç tüm ekibi çağır  ha birde bugün manti varmış diye duydum.

Tam o sırada çalan alarm ve gelen sarsıntıyla bir anda yerimizden sıçradık Gizem ile yedinci katta iken olabilecek en son şey tehlikeydi çünkü biliyordum ki Gizem tehlike anında kafayı yerdi bunu bilmesem bile şu a çığlık atarak dolanmasından anlardın.

-GİZEM!! SAKİN OL BEN BURADAYIM SAKİN OL... Şimdi kafanı koru aşağıya iniyoruz

ardından Gizem ile birlikte doğruca bahçeye çıktık tabi biz 7 kat inene kadar neredeyse tüm okul bahçedeydi,bahçeye iner inmez üstümüze atlayan Ecem ve Alrika'ya durumu anlattıktan sonra  aklıma öğle arasında telefonlarımızı kullanabildiğimiz geldi ve hemen cebindeki telefonumu çıkardım yanımıza Bartu da oturunca hemen son depremlere baktım ve yakın bölgemizde  hiçbir depremin olmadığını gördüm hatta en son deprem Elazığ'da 1.7 şiddetinde olmuştu bu sarsıntıyı Elazığlıların bile hissetmediğine emindim hemen ekibe seslendim  'bir telefonlarınıza baksanıza bende hiçte deprem olmuş gibi gözükmüyor'' bunu fazla sesle söylediğimi ise tüm çevremizdekiler telefonlarına sarılınca anladım ardından tüm bahçeden  'gercekten de hiçbir şey yok''   ''bu ne ya?'' gibi sesler duymaya başlayınca sorunun bende olmadığını anladım tam o sırada bahçeyi parfüm yağmuruna tutan Zeynep Hoca konuşmaya başladı, Çocuklar,çocuklar ya bir sus çocuğum sonra da konuşursun ya! Bak hala susmuyor,Melek 5/A ,Ezel birde 7/C Aslan, bir velileri aransın'' anlaşılan bir yanlışlık olmuş deprem falan yok sakinleşebilirsiniz.'' bahçeden tekrar yükselen seslerle birlikte tüm ekip birbirimize baktık Gizem ise birileri konuşmamızı istemiyor deyiverdi hepimiz kafalarımızı ışık hızında birbirimize döndü hepimiz neler olduğunu anlamıştık birileri bir şeyler karıştırdığımızı biliyordu. Yarın Beren'le de konuşup hemen başlıyoruz dedi Ecem  az önce tüm ekip bir anda yaptığımız hareketi şimdi de Gizem ile yapıyorduk ''ben bilirim'' diyen Ecem adeta aklımıza okumanın verdiği küstahça gülerken biz Alrika ile çoktan dedikoduya başlamıştık...


Eveeeet karşınıza  upuzun bir bölümle daha geldim,deprem konusunda kendi hayatımdan ilham aldım çünkü haziran ayı boyunca depremler peşimizi bırakmadı maalesef bu arada  ailecek bir seyahat  düşünüyoruz ve büyük ihtimalle gideceğiz yaklaşık 1 ay kalmayı düşündüğümüz için kesinleştiği anda size 3-4 bölümle birden geleceğim bu arada tyt-ayt tarzı üni.sınavlarına giren herkese başarılar dilerim umarın istediğiniz yeri kazanırsınız...

şimdilik bye bye

EFES GÜNLÜKLERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin