-13-

582 59 39
                                    

öncelikle herkese merhaba !! iyi okumalar demeden önce size söylemem gereken bir şey var. 

Geçenlerde bir youtube kanalı açtım ve orada eğlencesine kpop game oyunları yapıyorum. Eğer bakarsanız ve oyunlara katılırsanız çok mutlu olurum. Linki aşağı bırakıyorum.

İyi okumalar ! Oy vermeyi ve Yorum yapmayı unutmayınnnnn !!





Park Jimin

Maç bittiği halde karşımda oturan ve hala birbirlerine gülüşerek bir şeyler anlatan Minhyuk ve Changkyun'u görmem ile derin bir nefes alıp ayaklandım. Taehyung'un uzattığı bacaklarının üzerinden geçerken parlak parlak gözleri ile gülen Minhyuk'a gözlerimi devirdim. Daha yarım saat önce ben Changkyun ile nasıl konuşurum, ya benimle konuşmak istemezse diye yakınan çocuk yoktu karşımdaki sanki. Bütün o karamsar ve sevimsiz düşüncelerinden sıyrılmış bir şekilde Changkyun'un ağzının içine düşe düşe bir şeyler anlatan sarışın bir ot kafa vardı karşımda.

Sonunda basketbol sahasının o kapalı ortamından kurtulabildiğimde cebimde duran telefonu çıkarıp herhangi birinden mesaj var mı diye kontrol ettim. Aklıma en son Minho'yu bekleyen küçük sincabım geldiğinde onun mesaj kutusuna girdim ama yeni bir mesajla karşılaşmadım. Tam Minho'nun gelip gelmediğini sormak için ona mesaj atacaktım ki spor salonunun kapısından çıkan tanıdık bedeni görmem ile telefonumu kilitleyip geri cebime koydum ve kollarımı göğsümün üzerinde birleştirdim.

"Senin sıkıldığını gördüm ve hemen seni eğlendirmeye geldim." diyerek bir yandan tavşan dişlerini göstererek gülen bir yandan da bana yaklaşan çocuğa gülüp elim ile hafifçe omzuna vurdum.

"Minhyuk ile Changkyun'un gözleri ile birbirlerine kalp kusmalarına daha fazla dayanamadım, üzgünüm." Benim dediğim şeylerden sonra gülerek kafasını sallayan ve bir yandan da eli ile omzuma vuran Jungkook'a baktım. "Bunu sadece ben fark ettim sanıyordum. Ne kadar Changkyun'un sonunda kafasını biraz da olsa telefondan kaldırabildiğine mutlu olsam da onu daha önce hiç böyle görmemiştim. Sana teşekkür mü etsem küfür mü etsem bilemedim." diyerek bir yandan bir elini beline diğerini de çenesinin altına koyan Jungkook'a tek kaşımı kaldırarak "Affedersin ama neden bana küfür ediyormuşsun ?" diye sordum.

"Onların konuşmasını sağlayan sen değil misin ? Bu durumda bütün suçlu sensin." diye konuşan kişiye ağzımı açmış lafa söyleyecektim ki dediklerinde haklı olduğunu fark etmem ile açılan ağzımı kapatıp omzumu silktim ve "Doğru, istediğin kadar küfür edebilirsin." dedim. Bu konuşmadan sonra aramızda kısa bir sessizlik olsa da ikimizde çaktırmadan birbirimize bakmadan duramıyorduk. Bu sessizlik saçma bir hal almaya başladığında elim ile içeriyi göstererek "Hayret, ilk defa Taehyung peşinden gelmedi. Seninle uğraşmayı sevdiğini söylemişti." dedim. Taehyung ismini duyması ile kaşlarını çatan Jungkook'a biraz korkarak baksam da geriye adım atmadım. Her zaman kocaman açtığı gözlerle bana bakan Jungkook'a alıştığım için sinirle bakan gözleri görmem ile gerilmeden de edememiştim. Ama şunu söylemem lazım ki bu Jungkook ayrı bir hoşuma gitmişti.

"O itin ismini ağzına alma. Piç ya, ne garezi varsa benimle ikide bir bana bulaşıp duruyor sıkıntılı herif."

Sinirli sinirli söylediği şeylerin bana komik gelmesinden dolayı gülmeye başladığımda bu sefer çatık kaşları ile bana bakmaya başlamıştı. "Özür dilerim ama aranızdaki ilişki çok komik, çok hoşuma gidiyor." diyerek gülmeye devam ettiğimde onun da çatık kaşları normal halini almış ve parlak gözleri ile tekrardan bana bakmaya başlamıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 11, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sports & Arts High School | jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin